E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

İşte Kanuni Sultan Süleyman Gerçekleri! Sadece Şahzede Mustafa'yı Değil, İki Oğlunu ve Altı Torununu Daha Katlettirdi!

Türkiye, Şehzade Mustafa'nın idamının ayrıntılarını dört buçuk asırlık küçük bir gecikme ile öğrenebildi.

16.02.2014 - 08:29
İşte Kanuni Sultan Süleyman Gerçekleri!

Murat Bardakçı/Habertürk

 Kanunî'nin idam ettirdiği ve kanından gelen tek kişi Mustafa değildir, hükümdar Mustafa'nın idamından sekiz sene sonra, 1561'de bir başka oğlunu, Şehzade Bayezid'i beş çocuğu ile beraber boğduracaktır.

TÜRKİYE, dört buçuk asır önceki tarihi ile yeni tanışıyor..,
Üstelik okuyarak, o zamanın kaynaklarını elden geçirerek falan değil; bir TV dizisi, "Muhteşem Yüzyıl" sayesinde...
Evlât katli konusu, Kanunî Sultan Süleyman'ın büyük oğlu Mustafa'yı 1553'ün 6 Ekim'inde Konya Ereğlisi yakınlarında idam ettirmesini canlandıran meşhur çadır sahnesinin ardından bu kadar asır sonra gündemimize girdi... Şehzade Mustafa'nın Bursa'daki kabri asırlardan buyana ilk defa ziyaretçilerle dolup taştı, hattâ vatandaşın biri savcılığa Kanunî hakkında suç duyurusu bile yaptı!

Türkiye, Kanunî Süleyman’ın oğlu Şehzade Mustafa’yı idam ettirdiğini dört buçuk asırlık küçük bir gecikme ile öğrendi ve kıyamet koptu... Şimdiden hatırlatayım: Kanunî, Mustafa’nın ardından küçük torununu, sonra da Hürrem Sultan’dan doğan bir başka oğlunu, kendisine isyan eden Bayezid’i ve Bayezid’in küçük yaşlardaki beş çocuğunu da boğdurmuştur!



HÜRREM SULTAN'IN OĞLUYDU

Muhteşem Yüzyıl ne kadar devam edecek ve sonraki bölümlerde nelere yer verilecek bilmiyorum ama, daha sonraki bölümlerde zannedersem bir başka facia ile karşılaşacağız: Kanunî Sultan Süleyman'ın, Şehzade Mustafa'nın ardından bir diğer oğlunu ve beş torununu idam ettirmesi ile!

Kısaca söyleyeyim: Kanunî'nin idam ettirdiği kanından gelen kişiler sadece Şehzade Mustafa ile sınırlı değildir, hükümdar toplamda iki oğlu ile altı torununu boğdurmuştur! O zamanların Türkiye'si 1553'teMustafa ile küçük oğlunun idamından sekiz sene sonra bir diğer şehzadenin, Kanunî'nin Hürrem Sultan'dan doğan bir başka oğlunun, Şehzade Bayezid ile Bayezid'in küçük yaşlardaki beş oğlunun idamı ile sarsılacaktır!



Şehzade Mustafa’nın ardından idam edilen küçük oğlunun cenazesi.

İKİ ŞEHZADENİN SAVAŞI!

İşte, Kanunî'nin bir diğer evlâdını, yani Şehzade Bayezid'i katlettirmesine kadar uzanan hadiselerin kısa öyküsü:

Sultan Süleyman'ın sekiz oğlu olmuş; Murad, Mahmud ve Abdullah çocukken ölmüş, hükümdarın favorisi olan Şehzade Mehmed 1543'te hayata veda etmiş, Mustafa 1553'te idam edilmiş, en genç şehzade olan Cihangir de bu idamın verdiği üzüntü ile kısa bir müddet sonra hayattan ayrılmıştı...
Geriye, iki şehzade kalıyordu: Her ikisi de Hürrem Sultan'dan doğan Selim ve Bayezid...
Şehzadeler, o zamanın âdeti uyarınca Anadolu'da sancaklara yollanmışlardı. Selim'in yeri Manisa,Bayezid'inki de Kütahya idi. İki kardeş güç mücadelesine girdiler. Oğullarının hırsları ve birbirlerinden nefretleri yüzünden ortalığın kan gölüne dönmesinden endişe duyan Kanunî yanlarına "lâla" denen danışman hocalar vererek her iki şehzadeyi birbirlerinden daha uzak yerlere, Selim'i Konya'ya,Bayezid'i de Amasya'ya gönderdi.

Asıl kargaşa bu değişikliklerden sonra yaşandı, şehzadeler arasındaki çekişme lâlâlarının kışkırtması ile daha da arttı ve 1559'da savaşa kadar uzandı.

CEM SULTAN GİBİ...

Kanunî şehzadelere nasihatçiler göndermesine rağmen sözünü dinletemedi, iki şehzade orduları ile birbirlerinin üzerlerine yürüdüler ve 1559 Mayıs'ında Konya Ovası'nda karşı karşıya geldiler. 30 Mayıs sabahı başlayıp akşama kadar devam eden savaş kesin bir netice vermedi ve hangi tarafın kazanıp kimin kaybettiği ortaya çıkmadı ise de, Şehzade Bayezid askerlerini alarak geri çekilmeyi tercih etti ve Selim'e karşı daha uygun bir zamanı beklemeye başladı.

Bayezid'in hareketi artık taht mücadelesinin sınırlarını aşmış ve devlete isyan halini almıştı. Vaziyetin gittikçe ciddileştiğini farkeden Kanunî o senenin 5 Haziran'ında ordu ile beraber Üsküdar'a geçti ve Amasya'daki oğlunun üzerine yürümek üzere hazırlıklara başladı.

Şehzade Bayezid en büyük hatasını işte o zaman, babasının Üsküdar'a geçtiğini haber alınca yaptı: Oğullarından dördünü yanına aldı ve 12 bin kişilik bir kuvvetle iltica etmek üzere İran'a doğru yola çıktı!
Bayezid'in kaderi, artık büyük amcası Cem Sultan gibi olacaktı!

ASKERLERİNİ GERİ YOLLADI!

Kanunî, oğlunun imparatorluğun o sırada düşmanı olan İran'a sığınmasını önlemek maksadı ile arkasından Sokullu Mehmed Paşa'nın kumandasında bir ordu gönderdi ama Bayezid'in askerleriSokullu'nun ordusunu İran sınırında kılıçtan geçirdiler ve şehzade bu zaferin ardından askerleri ile beraber İran'a ulaşmayı başardı.

Bayezid, 1559'un 21 Ekim'inde İran'ın o zamanki başkenti Kazvin'de Şah Tahmasb tarafından parlak bir törenle karşılandı. Osmanlı'ya karşı eline çok büyük bir koz geçmesinden dolayı büyük memnuniyet duyan Tahmasb, şehzadenin emrine bir saray tahsis etti, oğullarının herbirini İranlı beylerin himayesine verdi ama bu arada Bayezid'in beraberindeki 12 bin askerden 9 bininin Osmanlı topraklarına dönmesini sağladı.

PAZARLIK KONUSU OLDU

Şehzadenin yanında hâlâ 3 bin asker vardı ve bunlardan bazıları Kanunî ile Şehzade Mustafa'ya karşı başarı kazanılamamış olmasına rağmen İran'da ellerinde hâlâ bir şans bulunduğunu düşünüpŞah Tahmasb'ı devirerek İran'a hâkim olma hevesine kapıldılar... Bu teşebbüslerin haber alınmasıBayezid'in ilk felâketi oldu ve Şah şehzadenin askerlerini kılıçtan geçirdikten sonra Bayezid'i hapsettirdi.

O günlerde İstanbul ile Kazvin arasında yoğun bir elçi trafiği vardı. Kanunî ile Şahzade Selim'in elçileri Şah'tan Bayezid'in ölü veya diri kendilerine teslimini istiyorlardı, Şah da bu işi mükemmel bir pazarlık konusu haline getirmişti.

Bayezid o günlerde babasına şiir şeklinde mektuplar yazıyor, hata ettiğini söyleyip affedilmesini istiyordu. Kanunî Süleyman da aynı şekilde, yani şiir biçiminde gönderdiği cevabî mektuplarındaBayezid'e "Tövbe ettiğin takdirde affedebilirim" diyordu ama bütün bu yaşananların ardından artık affetmesi mümkün değildi...

ANNESİNDEN ALIP BOĞDULAR

Gurbetteki şehzadenin kaderi, 1561'in 25 Eylül'ünde acı şekilde noktalandı! Şah Tasmab, 1 milyon 200 bin altın ve Kars Kalesi'nin verilmesi karşılığında Bayezid'i Kanuni ile Selim'in elçilerine teslim etti ve bu işi son derece utanç verici şekilde yaptı! Bayezid'in sakalını ve bıyığını traş ettirdikten sonra yanına getirtti, Osmanlı elçilerini de çağırdı, elçilere "Bayezid Han bu mudur?" diye sorup"Evet" cevabını aldıktan sonra teslim etti ve Şehzade Selim'in bir adamı, isyankâr şehzadeyi hemen orada boğdu ve ardından Bayezid'in İranlı beylerin konaklarında tutulan dört şehzadesi de idam edildi. İdamlar bu kadarla da kalmadı, Şehzade'nin İran'a giderken çok küçük olduğu için yanına almayıp Amasya'da bıraktığı oğlu da annesinin kucağından alınarak boğduruldu!

Kanunî, Şah Tahmasb ile daha önce yaptığı pazarlıklarda asi oğlunun sağ olarak teslim edilmesi şartını koymuştu ve idamına izin verilği için Şah'a yaptığı vaadlerin tamamını yerine getirmedi. 1 milyon 200 bin altın yerine sadece 400 bin altın ödedi ve Kars Kalesi'ni İran'a vermekten vazgeçti!

KANUNNÂME'YE UYGUN

Şehzade Bayezid'in İran macerası, Osmanlı tarihinde Cem Sultan hadisesinden sonra yaşanan en hüzünlü hadiselerden idi ama Kazvin'deki idam taht vârisi kardeşler arasında çıkan savaşları ve onbinlerce kişinin hayatını kaybetmesi ile neticelenecek diğer mücadeleleri önlemek için yapıldığından, Fatih'in "Kanunnâme"sine göre hukukî bir hak idi ve hattâ mecburiyet sayılırdı.

Türkiye'nin bundan dört buçuk asır önceki tarihinin karanlık sayfalarından birini, yani Kanunî'nin oğluŞehzade Mustafa'yı idam ettirdiğini şimdi öğrenmesinden sonra bu kadar kıyamet kopmasına bakılırsa, "Muhteşem Yüzyıl"da Şehzade Bayezid hadisesi de anlatıldığı zaman kimbilir ne gümbürtü çıkacak!

EVLÂD KATLİ BİZE MAHSUS DEĞİLDİR AVRUPA'DA DA BOL ÖRNEĞİ VARDIR!

BUNDAN asırlar önce meydana gelmiş tarihî olaylar bugünün şartları ve kuralları içerisinde değerlendirildiği takdirde, yanlış ve sağlıksız neticelere varılır.

Kanunî Sultan Süleyman'ın oğullarını, diğer bazı padişahların da kardeşlerini idam ettirmeleri konusu da bugünün kavramları ve değer yargıları içerisinde düşünüldüğünde varılacak olan sonuçlar aynı şekilde sağlıksız olur.



Fatih'in "Kanunnâme"sinde kardeş katlinin yeri geldiğinde mümkün olduğunu ve ulemadan çoğunun buna izin verdiğini ifade eden maddenin, o zamanın şartları ile değerlendirilmesi gerekir. İznin verilmesine sebep olan gerekçelerin başında, taht mücadelelerinin devleti parçalaması ve tahtı elde edebilmek maksadı ile girişilen savaşlarda sivil halktan onbinlerce, hattâ yüzbinlerce kişinin hayatını kaybetmesi gelir.
Üstelik, evlât ve kardeş katli sadece Osmanlılar'a mahsus değildir ve o devrin bütün monarşilerinde"devletin bekaası için" sık rastlanan bir uygulamadır...

Bu konuda iki önemli örnek:
Rusya'nın kurucularından kabul edilen ve tarihlere "Korkunç" unvanı ile geçen Dördüncü İvan,kendisine isyan ettiği gerekçesi ile 17 yaşındaki oğlu İvan İvanoviç'in kafasına elindeki asa yahut sopa ile vurmuş, İvan 19 Kasım 1581'de ölmüştü.

Bir diğer evlât katli Saint Petersburg'daki Çarlık Sarayı'nda yaşanmış, Çar Pedro, oğlu ve veliahdıAleksis Petroviç'e yine kendisine karşı başkaldırdığı gerekçesi ile işkence yapılmasını emretmişti. Bu arada oğlunu senatörler ile asillerden oluşan bir mahkemede yargılatmış, Aleksis Petroviç 7 Temmuz 1918'de işkence sırasında can vermiş ve hakkındaki idam kararı ölümünden iki gün sonra çıkmıştı!

YORUMLAR
Toplam 6 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
Misafir 12 Ağustos 2014 Salı 00:47

ecdadımla gurur duyuyorum o zamanın gereği neyse o yapılmıştır devletin ve milletin bekası için gereken buydu yoksa 600 yıl boyunca tüm dünyada adından söz edilmesi mümkün müydü?elbetteki talihsiz olaylar olmuştur ancak bu osmanlının yüceliğine asla gölge düşüremez medeniyete katkısı olmadığını söyleyen yapılan yüzlerce esere baksın sırf bu yüzden ecdadını kötüleyen de deniz gezmişi adnan menderesi ve onlarcasını görmeyi öğrensin

Yorumu oyla      18      10  
Misafir 16 Şubat 2014 Pazar 20:36

hırsız oğullarını koruyan iktidar sahipleri düşünsün! hırsızları sokakta gördüğümüzde HIRSIZLAR diye bağıracağız!

Yorumu oyla      19      10  
Misafir 16 Şubat 2014 Pazar 16:34

dahası da var...

Yorumu oyla      19      10  
Misafir 16 Şubat 2014 Pazar 12:48

Birisi bu katilleri ecdadımız diyerek sahiplenmişti . Kimdi acaba ??

Yorumu oyla      18      12  
Misafir 16 Şubat 2014 Pazar 09:32

Ekim 1917de bolşevik devrimi olmuştu, nasıl olur da 1918de çar PETRO oğlunu yargılatıp işkence yapabilir? Bu işte bir bilgi veya tarih YANLIŞI var.

Yorumu oyla      19      11  
Misafir 16 Şubat 2014 Pazar 09:14

Ben Üniversite mezunuyum Liseyi de Ed bölümünde okudum. Cumhuriyet Osmanlı tarihini okuturken Osmanlı padişahlarını asla kötülememiş ve yüzeysel okutmuştur. Esasında Osmanlı denilen Devletin nasıl yönetildiğini pisliklerini yanlışlarını bizlerin gözüne sokması gerekirdi. Zamanında medeniyete tek bir katkısının olmadığını sadece kılıç gücü ile yükseldiğini islamın yayılmasına katkı yapacağına islam olmayanlardan vergi almakla kasalarını doldurduğunu çağa ayak uyduramadığını anlatmalıydılar.

Yorumu oyla      21      12  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Prof. İnam Turktime’a Konuştu: Türklüğü Benimsemeyenlerin Burada İşi Olmamalı!
Türkiye’nin önde gelen felsefecilerinden ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. ...
PROF. DÜZGÜN TURKTIME’A KONUŞTU: DİNİN RUHU KABUĞUNA KURBAN EDİLİYOR!
Balyozdu, Anayasa değişikliğiydi derken gündemimiz kısır tartışmalara ...
Türkiye'ye Ağır Konuk!
Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, Çin Halk Cumuhuriyeti'nden Nobel Edebiyat ...
 
Ünlü ressam Fikret Otyam hastaneye kaldırıldı!
Antalya'da yaşayan gazeteci, yazar ve ressam Fikret Otyam, şiddetli ağrıları ...
Grup Yorum üyeleri açlık grevine başladı
Grup Yorum üyeleri, 4 üye hakkındaki yurt dışı yasağının kaldırılması ...
Nymphomaniac Filmi Olay Oldu!
Lars Von Trier'in son filmi 'Nymphomaniac'ın Berlin'deki gösterimi güne ...
 
Türk sinemasının alternatif açılışı
Uluslararası Berlin Film Festivali, ABD’li yönetmen Wes Anderson’un ‘Büyük ...
Eyvah Eyvah 3'e büyük ilgi
'Eyvah Eyvah 3' haftasonu 778,475 kişi tarafından izlenerek sezonun en yüksek açılışını yaptı.
İstanbul'da en çok nereli var?
Türkiye İstatistik Kurumu, İstanbul'a göç edenlerin aslen nereli olduklarını ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
twitter
ygs
yangın
ygs sonuçları
Ukrayna
seçim
Ezgi Mola
ygs 2015
Yükseköğretime Geçiş Sınavı