Florence Nightingale Hastaneleri Kalp Damar Cerrahisi Bölüm Koordinatörü Prof. Dr. Belhhan Akpınar, yaptığı açıklamada, kalbin olduğundan daha fazla ya da yavaş çalışmasının kalp ritim bozukluğu olarak tanımlandığını belirtti.
En çok görülen kalp ritim bozukluğunun ''Atriyal fibrilasyon'' olduğunu kaydeden Akpınar, bunun kalbin hızlı ve düzensiz atışı olarak tanımlanabileceğini ifade etti.
Tedavi şekilleri
Atriyal fibrilasyonlu hastaların üç ayrı yöntemle tedavi edilebileceğini aktaran Prof. Dr. Akpınar, şunları kaydetti:
''Bir grup ilaçlar, özellikle yeni atriyal fibrilasyona girmiş hastalarda başarılıdır. Başarı oranı, atriyal fibrilasyon süresinin uzunluğuyla ve eşlik eden ek bir kalp rahatsızlığının varlığıyla azalır. Kalpte belli ileti yollarının anjioda 'kateter ablasyon' denilen bir yöntemle etkisiz hale getirilmesi ve erken yakalanmış Atriyal fibrilasyon olgularında, özellikle eşlik eden başka bir kalp hastalığı yoksa denenebilir. Ameliyatla ritim bozukluğuna yol açan kalp ileti sistemi etkisiz hale getirilerek (ablasyon) normal sinüs ritmi sağlanır.
Ablasyon ise çeşitli enerji kaynaklarını kullanarak hücrelerin yapısını değiştirmek ve onları elektriksel olarak iletken olmayan bir hale getirme işlemidir. Bu işlemde soğutma ile yapısal değişiklik gerçekleştirilebileceği gibi, elekrik, ultrason ve günümüzde en yaygın kullanılan radyofrekans gibi enerji kaynakları ile de bu işlem gerçekleştirilebilir.''
Ablasyon işleminin, kalpte ritim bozukluğuna yol açan bölgelerdeki iletiyi yok etmek için yapıldığını belirten Akpınar, iletinin normal yollara yönlendirilmesi ve ritim bozukluğu yaratan merkezlerin yok edilmesi ile normal ritmin sağlandığını ifade etti.
AA
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...