"Anestezi uzmanı Dr. Mehmet Çelik, hastaneye icapçı nöbetçi olarak yetişmeye çalışırken hayatı boyunca hiç Olağanüstü gecenin ertesi Boğaziçi Köprüsü'nde mucize doğum
unutamayacağı bir hikâyenin de kahramanı oldu. Dr. Çelik, trafikten ve kargaşadan hastaneye yetişemeyen bir kadının doğumuna son anda yetişti. Dr. Çelik "O kadar şaşırmış ve heyecanlanmıştım ki bebeğin cinsiyetine bile bakmak aklıma gelmedi." dedi.
KÖPRÜ BAŞINDA BİR HAYAT
Anestezi uzmanı Dr. Mehmet Çelik 16 Temmuz sabahı icapçı nöbetçi olarak hastaneye çağrıldı. Ataşehir'deki evinden çıkan Dr. Çelik, arabasıyla bir oraya bir buraya gidiyor, Avrupa yakasına geçebilmek için bir yol arıyordu. Tam 'Herhalde geçemeyeceğim, eve döneyim' diye düşünürken Boğaziçi Köprüsü'nün açıldığı öğrendi. Altunizade kavşağı yakınlarında trafik tamamen durmuşken, ilerde bir hareketlenme gördü. Doktor refleksiyle hemen kalkıp oraya gitti. "Herhalde biri fenalaştı" diye düşünürken, "Doktor musunuz?" diye sordular "Evet" dedi.
"BEBEK ELLERİME DOĞDU"
Kalabalık bir anda açıldı ve Dr. Mehmet Çelik'e yol verdi. O anları Dr. Çelik şöyle anlattı: "Altunizade kavşağı yakınlarında trafik tamamen durmuşken biraz ileride bir hareketlenme olduğunu, insanların koşuşturduklarını farkettim. Bir sağlık problemi olduğunu anlayıp yardım etmek için koştum. Olay yerine vardığımda bir arabanın arka koltuğunda bir kadının sırt üstü yatırıldığını gördüm, doğum başlamıştı. Kendimi tanıtmamla birlikte herkes çekildi ve kısa süre içinde bebek ellerime doğdu. Uzmanlığım kadın doğum olmadığı için çok şaşırdım. Giderken 'Herhalde biri sıcaktan fenalaştı ya da kalp sıkışması' gibi düşünerek gittim. Bir baktım takside bir kadın sırt üstü yatıyor, bebek geliyor. Çok heyecanlandım, inanılmaz heyecan yaşadım.
"BABAM VE OĞLUM"U SEYREDERKEN DAHA NELER DEMİŞTİM
Göbeğini iki yerden gazlı bezle bağladım. Muhtemelen bir ilk yardım çantasından çıkan bir bisturi uzattı bir vatandaş. Onunla kestim göbeği ve kendi üzerine düğümledim. Bebeği pışpışladım, hemen ağladı, ayaklarını kontrol ettim, uzatılan bir bezle ağzını temizledim, kalp atışlarını kontrol ettim, gayet iyiydi. Annesinin göğsüne yatırdık yavruyu. Sonra anneye tekrar ıkınmasını söyleyip plasentayı çıkardım. Vajinaya tampon niyetine gazlı bezler yerleştirdim. "Anne de bebek de gayet iyi, hastaneye gidin hemen" diyip arabama döndüm. Olay boyunca sakin kalmaya çalışsam da inanılmaz bir heyecan yaşadım, dakikalar sonra bile elim ayağım hâlâ titriyordu. Bebeğin cinsiyetini soruyor herkes. Bilmiyorum! Bakmak hiç aklıma gelmedi. Bir anda olup bitti her şey ve böylesi bir korkunç günden hayatımın belki de en unutulmaz mesleki anısı çıktı. "Film gibi" diyor pek çok arkadaşım. İtiraf ediyorum, Babam ve Oğlum filmini seyrederken, kadının darbe günü yolda doğum yapmasına burun kıvırıp 'Daha neler' demiştim. Burun kıvırdığım olay başka bir darbe sabahı aynen başıma geldi! Hayat mı garip? Yoksa yaşadığımız ülke mi? İnanamıyorum!
HAYAT VARSA UMUT DA VAR
Dr. Mehmet Çelik bebeğin cinsiyetini öğrenmeden önce şöyle yazmıştı, "Bu kara günde dünyaya gelen, kim olduğunu bırakın, cinsiyetini bile hiçbir zaman öğrenemeyeceğim bu bebeğin güzel bir hayatı olur dilerim. Hayat varsa umut da vardır."
O KADAR MUCİZEVİYDİ Kİ KADIN TAKSİCİ DOKTORA ULAŞTI
Daha sonra Mehmet Çelik, bunu kendi Facebook hesabından paylaştı. Olay o kadar mucizeviydi ki birden binlerce insan beğendi, yüzlerce kişi paylaştı. Sonra olayın ikinci güzel tarafı ortaya çıktı. Doğumun gerçekleştiği taksinin şöförü bir kadındı. Kadın taksi şöförü Reyhan Soylu Facebook paylaşımını görmüştü ve doktora ulaşmayı başarmıştı: Bebek kızdı.
Hürriyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...