CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir grup gazeteci ile Çanakkale mitingi sonrası buluşarak sorulara yanıt verdi. T24'ten Murat Sabuncu'nun haberine göre, Kılıçdaroğlu, iktidarın ekonomi politikalarını eleştirdi.
Milletvekili listeleri açıklanalı iki gün oldu ama tartışması devam ediyor. Bugün sizin mitingin yapılacağı alanda da gelirken insanlar bu konuda sıkıntılarını anlatıyorlardı. Tartışmaları siz nasıl okuyorsunuz?
İlk kez beş parti bir parti logosu altında seçime giriyor. Dolayısıyla herkes sanki sadece CHP'liler giriyor ve CHP'li değil nasıl bizim listede yer alır diye bir şey söylüyor. Yani eski alışkanlıklardan kurtulunamayan bir atmosfer var. Zaman içerisinde olacak. Bugün geldiler mesela sahnede İYİ Parti milletvekili adayları, Gelecek Partisi milletvekili adayı, CHP'li milletvekili adayları hep beraber bir arada durduk. Zaman içerisinde oturacak, taşlar yerine oturacak.
"ERDOĞAN ÜLKEYİ YÖNETEMİYOR"
Vaatler çok ön plana çıktı seçim sürecinde. Aile destek paketi, mülakat kaldırılacak... Bu kez sizden duymadık, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'dan duyduk. Dolayısıyla tanıdık geliyor mu vaatler size? Kopya çekme diye düşünüyor musunuz?
Ortaya çıkan bir gerçek var: Erdoğan artık ülkeyi yönetemiyor. Dolayısıyla Erdoğan bizi izliyor. Biz ne dersek, acaba oradan ne kapsam da ben bunu yapacağım desem, noktasına geldi. Ülkenin iyi yönetilmediğini aslında o da görüyor. Onun partisi de görüyor, milletvekilleri de görüyor. Ülkenin içinde bulunduğu sorunları aşağı yukarı o da yakından görüyor, biz de yakından görüyoruz. Dolayısıyla Erdoğan'ın yapması gereken vaat vermek değil, izzeti ikbal ile bab-ı hükümetten (hükümet kapısı, dairesi) çekilmek yani. Doğrusu odur. Çünkü hem Türkiye'yi yordu, hem kendisi yoruldu. Türkiye'yi o kadar yordu ki Türkiye'yi bir sorunlar yumağı haline getirdi. İşin içinden çıkamıyor. Dolayısıyla pek çok soruna doğrudan doğruya kaynaklık yapıyor. O nedenle bir an önce güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçme konusunu onun da bir şekliyle en azından kendi iç dünyasında sorgulaması lazım. Ya bir yerde hata yaptık galiba, bu Kılıçdaroğlu doğruları söylüyor ve beni öyle bir noktaya getirdi ki ben onun söylediklerini tekrar eder noktaya geldim. Doğru. Benim söylediklerimi tekrar eder noktaya geldi. Eskiden hep eleştirirdi. Ama benim şimdi söylediklerimi tekrar ediyor. Çünkü o nasıl yönetileceğini bilmiyor ama ben nasıl yönetileceğini biliyorum. Hem de çok iyi biliyorum. Başka bir şey daha var: Sorun alanlarını da bilmiyor. Yani ülkede pek çok sorun var. Sorun alanlarını, tarımda sorun var, sorunun nasıl çözüleceği üç aşağı beş yukarı bellidir. Gençlerin sorunları var. On tane genci, bağımsız genci oturup dinlese aslında sorunları görecek. Efendim mülakatı kaldıracağız. Mülakatta yapılan haksızlıkları dünyada herkes duydu. Yeni mi duyuyor kendisi.
"BEN KÖPRÜ YEMİYORUM Kİ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün yaptığı toplantıda 20 yıl boyunca yapılanları hatırlattı. Tek tek sıraladı, hastaneleri, yolları köprüleri, askeri projeleri. Sonra da "Bir soğan kaç para, patates kaç para" diyerek küçümser tavırda bir söylemi oldu. Bunu nasıl yorumlarsınız?
İnsanlar her gün en az üç kez yemek yemek, karınlarını doyurmak zorundadırlar. Eğer siz 20 yıldır devleti yönetiyorsanız ve insanları karınlarını doyuramaz noktaya taşımışsanız oturup sorgulamanız lazım. Ben köprü yemiyorum ki. Ben yemek yiyeceğim! Çocuğun beslenme çantasına köprü koymayacağım ki; beslenme çantasına süt koyacağım. Neyse, biz bütün okullarda çocuklara sütü, suyu, beslenmeyi tümüyle ücretsiz yapacağız. Devlet okullarının tamamında. Erdoğan bunu da belki tekrar eder.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...