Kurtulmuş, Ankara Palas'taki iftarda medya kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle bir araya geldi.
Bakan Kurtulmuş, yaptığı konuşmada, son günlerde döviz üzerinde spekülatif bir hareketlilik olduğunu belirterek, 2013'te ABD Merkez Bankasının (Fed) para sıkılaştırma politikası çerçevesinde Türkiye'de faizlerle bir kıpırdanmanın ortaya çıktığını daha sonra Gezi Parkı olayları ile başlayan bir süreç yaşandığını anlattı.Gezi Parkı olaylarının başlamasından önce Türkiye'de faiz oranlarının yüzde 4.84 olduğunu ifade eden Kurtulmuş, daha sonra 17-25 Aralık ve 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı süreçte özellikle döviz kurları üzerinden birtakım spekülasyonların yapıldığını kaydetti.
Türkiye'nin ekonomisi üzerinde yapılan saldırılara karşı o günün şartlarıyla gerekli cevapları vermeye gayret ettiğini belirten Kurtulmuş, Türkiye ekonomisinin son üç yıldır bir faz değişikliği içerisinde olduğunu söyledi.
'SPEKÜLATİF HAREKETLERİN ARKASINDA, TÜRKİYE'NİN ÜRETİM GÜCÜNÜN KIRILMASI NİYETİ VAR'
Para üzerindeki spekülatif hareketlerin arkasında Türkiye'nin üretim gücünün kırılması niyeti bulunduğunun altını çizen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
Son birkaç günde kullanılan terminolojinin de bir algı operasyonunun parçası olduğunu görüyorum. Bunlardan birisi kur krizi lafıdır. Sık sık duymaya başladığımız kur krizi lafı tipik bir algı operasyonu terimidir. Buradan da kast edilen şey, özellikle özel sektörün yüksek borçluluğu işaret edilerek son zamanlarda gerçekten üretime doğru yönlendirilmiş olan özel sektörün daha fazla üretim yapmasının sakıncalı olacağı şeklinin ortaya çıkarılmasıdır.
Türkiye ekonomisinde kurun bu kadar hızlı bir şekilde oynak olması sadece içeride teknik tabiriyle oynak olması bireysel spekülatörlerin yaptığı işlerin sonucu da değildir. Burada Türkiye ekonomisine karşı planlı hareketin olduğu anlaşılıyor. Ekonomiyi yöneten kurum ve kuruluşların elinde enstrümanlar kullanılıyor, kullanılacaktır. Türkiye ekonomisinin yapısal olarak bazı sorunları olsaydı, diyelim ki mali yapısı bozuk, kamu borçluluğu çok ağır olsaydı, enflasyon oranları 2012 öncesindeki gibi yüksek olsaydı bütçe dengelerinde olağanüstü büyük bir bozukluk olsaydı, bir ekonominin ana yapısını oluşturan bu rakamlarda bozukluk olsaydı bu spekülatif dalgalanmalardan endişe edilirdi.
'BU DALGA ATLATILIR'
Türkiye ekonomisinin yapısal yönden sağlam olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şu değerlendirmede bulundu:
Bugünkü karardan sonra bir miktar daha aşağıya inecek. 24 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye'de ekonomi dünyasında da ciddi bir güven ve istikrar yakalandığı zaman bu tür spekülasyonları yapanların da hiçbir sonuç almayacağını görüyorum. Geçici bir dönemdir, vatandaşlarımızın da endişelenmesine ve telaşlanmasına gerek olmadığını düşünüyorum. Kısa süre içerisinde spekülatif hareketler de tamamıyla göğüslenecek, Türkiye ekonomisi kendi tabii aksında yoluna devam edecektir.
Sağdan soldan bütün bu spekülatif hareketlere bakıp, el ovuşturup Türkiye'nin yeniden IMF'ye yeniden muhtaç hale geleceği günleri arayan bazı yorumların yapılmakta olduğunu görüyoruz. Bunun son derece yanlış bir heves olduğunu ifade etmek isterim. Hiç kimse, Türkiye'yi IMF'nin önünde diz çökecek bir noktaya getiremeyecektir. Bu istikamet devam ettiği sürece, Türkiye'nin ekonomisinde milli gücünü artırma hevesleri sürdüğü sürece Türkiye ekonomisi yapısını sağlamlaştırarak yolunu devam ettirdiği sürece Allah'ın izniyle o dönemlere geri dönüş olmayacaktır. Birilerinin böyle bir hayallerinin olduğunu yavaş yavaş görmeye başlıyoruz. Bu dalga atlatılır, Türkiye çok daha kuvvetli bir şekilde yoluna devam eder.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |