Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Diplomasi Akademisi Başkanı Mesut Özcan, "Çok fazla etnik, dini ya da mezhebi kimlik üzerinden siyaset yapılması ayrıştırmayı beraberinde getiriyor. Ne yazık ki, 2005'ten itibaren Irak'taki siyasal süreçlere baktığımızda, siyasetin belirli bir program veya gündem etrafında değil de bu türden kimlikler üzerinden yapıldığını görüyoruz" dedi.
Bilim Sanat Vakfı'nda düzenlenen "Ateş hattında Irak" konulu toplantıya katılan Özcan, Irak'ta son dönemde meydana gelen gelişmeleri değerlendirdi.
Günümüzde Irak'ta yaşananları anlayabilmek için 2003 sonrası sürecin gözden geçirilmesi gerektiğini belirten Özcan, Irak'ın son 11 yılda geçirdiği siyasi, politik süreçleri anlattı.
Özcan, Irak'ta yaşananlar değerlendirilirken, coğrafi, etnik ve stratejik özelliklerinin de dikkate alınması gerektiğine vurgu yaparak, 2003 sonrasında Irak'ta yeni bir devlet yapısı ortaya çıktığını, 2005'te yeni anayasanın yapılmasının ardından ise Irak'ın yapısında bir bölünme yaşandığını dile getirdi.
Irak'ta önceki anayasadan farklı olarak, 2005'ten sonra Kürt bölgesinin, 3 vilayetten oluşan bir federal bölge olarak ortaya çıktığını hatırlatan Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çok fazla etnik, dini ya da mezhebi kimlik üzerinden siyaset yapılması ayrıştırmayı beraberinde getiriyor. Ne yazık ki, 2005'ten itibaren Irak'taki siyasal süreçlere baktığımızda, siyasetin belirli bir program veya gündem etrafında değil de bu türden kimlikler üzerinden yapıldığını görüyoruz. Bunun da sebebi şu; Irak denilen coğrafya, oldukça zengin bir coğrafya. Tarihsel olarak bakıldığında; Mezopotamya... İki büyük nehrin aktığı yer burası. İkincisi ise insan kaynağı olarak daIrak önemli bir potansiyeli bünyesinde barındırıyor. 30 milyonun üzerinde nüfustan bahsediyoruz. Bu nüfusun özelliğine baktığımız zaman, Irak aslında Ortadoğu'nun Prusyası olabilecek bir ülke olarak nitelendiriliyor geçmişte. Çünkü Arap dünyasına ve Ortadoğu ülkelerine baktığınız zaman, hem insan kaynakları hem de doğal kaynakları bünyesinde barındıran çok fazla ülke yok."
Dünyanın en önemli petrol kaynaklarından birine sahip Irak'ta, halkın elektrik, su, güvenlik gibi en temel ihtiyaçlarının karşılanamaz durumda olduğunu aktaran Özcan, "Kaynak var. İnsan kaynağı da var. Bunların doğru bir şekilde yönetilip halka hizmet olarak sunulması ile ilgili bir şey var" dedi.
Güvenlik konusuna da değinen Özcan, Amerikan askerleri çekildikten sonra Irak ordusunun güvenliği sağlayabilecek yeterlilikte olmadığına dikkati çekti.
Özcan, bugün bakıldığında, Irak'ın bir bütün olarak bir arada durması ihtimalinin azaldığını ifade ederek, daha gevşek bir yapının ortaya çıkabileceğini kaydetti.
aa
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...