MHP'DEN VATİKAN SUÇLAMASI 

TBMM Genel Kurulunda, Vakıflar Yasasının 25. maddesi üzerinde CHP grubu adına konuşan Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, 2 Temmuz 2002'den bu yana Meclis'te halkın yararına yasa çıkarılmadığını savunarak, bu yasanın da halkın yararına olmadığını iddia etti. ''Biz tam demokrasi istiyoruz. Sadece iktidara değil, muhalefete de demokrasi istiyoruz'' diyen Öztürk, hangi dilden, dinden ve ırktan olursa olsun herkesin eşit yaşamasını istediklerini belirtti.

 Öztürk, çağdaş ülkelerde azınlıklara hangi haklar veriliyorsa, Türkiye'deki azınlıklara da o hakların verilmesi gerektiğini kaydetti. ''AB Yunanistan'a gitsin, orada Türk azınlığa hangi haklar veriliyorsa, bizden de azınlıklara o hakları vermemizi istesin'' diyen CHP'li Öztürk, Lozan Anlaşmasını ihlal ettiğini ileri sürdüğü bu kanunun hemen geri çekilmesini istedi.

 -''KONU SUİSTİMALLERE AÇIK''-

MHP Hatay Milletvekili Süleyman Turan Çirkin de ''AKP, Türkiye'nin başına çorap örülmesine neden olacak bu kanunu tekrar gündeme getirdi'' dedi. Azınlık vakıflarına verilecek taşınmazların sayısı kanunda belli olmadığı için, bu konunun suistimallere açık olduğunu savunan Çirkin, ''Yasayla İstanbul'da küçük bir Vatikan oluşması içten değildir'' diye konuştu.

DTP Diyarbakır Milletvekili Gültan Kışanak ise Genel Kurulda yapılan bazı konuşmalarla, bazı vatandaşlara, ''Siz bizimle aynı değilsiniz'' denildiğini ileri sürdü. ''Azınlık vatandaşlarımız, nasıl ötekileştiriliyor, ikincileştiriliyor? Hiç düşündünüz mü?'' diye soran Kışanak, empati yapılmasını ve ona göre düşünülmesi gerektiğini kaydetti.

 -''DOĞRU BİR DÜZENLEME...''-

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı da madde üzerinde yaptığı konuşmada, Lozan Anlaşmasının azınlıklarla ilgili düzenlemesini okudu. Bu sırada, Bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in sözlerine itiraz etmesi üzerine Yazıcı, ''Bakın Sayın Genç, söz atmayı hep alışkanlık haline getirdiniz. Burası milletin meclisi, millet bizi seyrediyor. Ama sizin davranışlarınızı görünce, 'Acaba orada yabancı unsur mu var' diyecek. Lütfen dikkatli olun'' dedi.

Cemaat vakıflarıyla ilgili olarak Osmanlı'dan bugüne kadar yapılan yasal düzenlemeler hakkında bilgi veren Yazıcı, 2002 yılında çıkarılan yasayla vakıfların taşınmaz edinmesine imkan tanındığını anımsattı. Bakan Yazıcı, kendisine laf atan MHP'li milletvekillerine, ''Kimseyi suçlamıyorum, ayıplamıyorum. Doğru bir düzenleme yapılmış. Ama biz iktidara geldikten hemen sonra neden yasa çıkardığımız soruluyor. Biz 2003 yılındaki kanunu, 2002'deki düzenlemenin uygulamasını kolaylaştırmak için çıkardık'' diye konuştu.

Vakıfların vakfiyelerinde yazılı olması halinde uluslararası faaliyette bulunup, dış temsilcilik ve şube açabileceklerini kaydeden Yazıcı, vakıfların doğrudan doğruya üniversite açamadıklarını, bunun için ayrı bir prosedürün uygulandığını söyledi. Vakıfların denetimden kaçırıldığı iddialarının da doğru olmadığını kaydeden Hayati Yazıcı, ''Düzenlemenin eleştirilmesi doğal ama bu kadar eleştirilmesini anlamakta güçlük çekiyorum'' diye konuştu.

 -''BEN YABANCI UNSUR DEĞİLİM...''-

 Tunceli Bağımsız Milletvekili Genç ise sataşma olduğu gerekçesiyle söz alarak, ''Yunanistan nasıl bir yasa getiriyorsa, biz de onu getirelim. Cüzdana bağlı vicdan içinde olmayın. Biz ülkenin birliğini, bütünlüğünü savunuyoruz. Ben ne diyorum ki yabancı unsurum... Yabancı unsurun ne olduğu ortaya çıkıyor zaten. Ben yabancı unsur değilim, laik Türkiye Cumhuriyetinin asli ve soylu bir vatandaşıyım'' dedi. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır da ''Eğer Sayın Bakan böyle bir söz söylediyse tutanaklardan çıkarılsın'' derken, Başkanvekili Eyyüp Cenap Gülpınar, ''Bakan'ın bu anlamda söylemediğini'' kaydetti.

 Bakan Yazıcı da Kamer Genç'e, ''Öylesiniz anlamında kullanmadım. Ama siz bu davranışlarınızı sürdürürseniz millet üzülecek, 'Ne oluyor' diyecek. Ben bunu ifade ettim'' diye konuştu. Başkanvekili Gülpınar, yasanın 25. maddesi üzerinde görüşmeler sürerken, çalışma süresinin dolduğunu belirterek, birleşimi yarın saat 14.00'te toplanmak üzere kapattı.