Mumcu her şeye rağmen partisinin yöneticilerinin seçime yalnız girme talebinde bulunması durumunda buna karşı duramayacağını da ifade etti. Mumcu açıklamanın ardından kararın alınacağı MKYK toplantısına girdi. İşte Mumcu'nun açıklamalarından satırbaşları....
18.04
Artık bütün sorumluluk bu süreci gerçekleştirmekle görevli komisyona aittir. Aday listelerini de onlar belirleyecek. Çalışmaları yöneticilerimize götüreceğiz. Sade bir üye olmak dışında bir görev almayacağım. Ancak parti seçime kendi başına gitme kararı verirse ben partimin başında kahramanca bir mücadeleye yapmaya hazırım.
18.01
Daha cumartesi kongremde söylemedim mi sade bir üyelikten başka bir şey talep etmeyeceğimi söylemedim mi? Buna rağmen şahsıma ve şahsımdan öteye ailemi ve yakınlarımı rencide edilecek eleştiriler insaf çizgisini aştı.
Gazetelerde yazılanları toplattırdım. Bu söylenenler acaba bu ülkeyi tehdit edenler için söylendi mi? Herkesin bunu görmesini istiyorum. Anavatan Partisi kurumsal olarak yapabileceklerinin sonuna gelmiştir. Biz bu ülkeye hizmet etmiş köklü bir kuruluşuz. Dolayısıyla benden her fedakarlığı bekleyebilirsiniz ama Anavatan Partisi bana emanettir, onun hukukundan fedakarlık yapmamı bekleyin. Çünkü bu emanete hıyanet olur.
17.59
Bütünleşme için nasıl bir takvim oluşturulacağı konusunda anlaştık. Geriye aday listelerinin nasıl oluşturulacağıdır. Biz bu bütünleşmenin kalıcı kalmasını istiyoruz. Bu sürecin bir kelle pazarlığına dönüşmesi herşeye zarar verecektir.
Biz böyle bir pazarlık içinde olmayacağız. Eğer bütünleşme gerçekleşsin isteniyorsa, bu samimiyetin herkes tarafından bilinmesi gerekir. Anavatan teşkilatlarının onurunu gözeten bir tutum ortaya konmalı. Biz bütünleşmenin gerçekleşmesi için yapılacakların sorumluluğunu sayın Ağar'a bırakıyoruz.
Bütünleşmenin gerçekleşmesi için tüm yapılacakları yapmaya hazırız. Bu süreçte hakkımda söylenenleri olgunlukla karşıladım. Ama yine de bazı şeyleri hatırlatmam gerekirdi.
Herkes kendisine şunu sorsun: Yapılacak ne vardı da ben yapmadım. Hekes kensini benim yerime koysun ve ben ne yapmadım. Benim yaptıklarımın beşte birini kim yaptı, yapabilirdi.
17.54
Demokrat Parti altında birleşmek için yapılabilecek her şeyi yaptık. Türkiye devlet otoritesi ile milletin idare edildiği bir ülke olacak mıdır yoksa Türkiye kendi devletine meydan okuyan bir anlayışla mı karşı karşıya kalacaktır. Yoksa devletle milleti birbirinden ayırmayan bir siyaset mi yapılacaktır. Bu noktada DP bir çatı mı olacak?
Anavatan Kongresi sırasında süreç kesildi. Ne olduğuna girmeyeceğim. Ancak biz bu sürece tüm benliğimizle girerken şunu bilmek istedik: Bu bütünleşmenin yöntemi ne olacaktır. Eşit temsili mümkün kılan formül ne olacaktır. Teşkilatlar ve aday oluşturmada hangi ilkeler izlenecek bu konuda bir açıklama istedik. Bu noktada süreç kesildi.
Ve dün sayın Ağar'la bir görüşme yaptık ve yeniden birleşmenin gerçekleşebileceği için mutabık kaldık.
17.50
Olup bitenleri gözden geçirmek gerekiyor. Türkiye değerlerinden uzaklaştırıldIğı bir seçim ortamına çekiliyor. Kaygı verici bir ortama sürükleniyor.
İzmir'de yapılan miting Erzurum'daki mitingle karşılaştırmak isteniyor. Bu ortamdan çıkarılmak için millet olarak birleşmek için yapılacaklar siyasetin bir numaralı maddesi olmalı. Ortaklaşa yaşadığımız hayatın ortak değerlerle yapılanmasına hava ve su kadar muhtacız.
Bir orta yol siyaseti bu ülkenin en öncelikli ihtiyacıdır. Yarışan partiler taraf seçtiler ve gittikçe derinleşen kamplaşmadan yarar sağlamaya çalışıyorlar.
hürriyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...