Önce şu bilgiyi dikkatle ve önemle bir kez daha hatırlatayım: D vitamini stoklarınız yeterli değilse ve kan tahlil raporunuzdaki D vitamini değeriniz 50’NİN ALTINDAYSA bağışıklık gücünüzün kâfi düzeyde olmadığı kesindir. Yeterli düzeyde D vitamini stokuna sahip olmak ise bağışıklık gücünüzün bir numaralı vazgeçilmezidir. İşte bu nedenle bu hafta sonunu daha önceki notlarımdan da faydalanarak yeniden D vitamini meselesine ayırıyorum. Umarım faydalı olur...
VARAN 1 SÜLFATLI D VİTAMİNİ DAHA DEĞERLİ
Takviye olarak faydalandığımız D vitaminleri, hayvan ya da bitki kaynaklı. Takviyelerdeki D vitaminleri doğal olanlarının aksine “sülfatlı değil, sülfatsız”. Sülfatsız oldukları için de suda değil sadece yağda eriyebiliyorlar. Neticede de hücrelerimizdeki etkileri “hem suda hem de yağda eriyebilen doğal D vitaminine oranla” daha sınırlı kalıyor. Diğer taraftan mesele sadece “sülfatlı olup olmama meselesi” ile de sınırlı değil. Basit ama önemli bir ayrıntı daha var. O ayrıntı da şu..
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...