Usta öykücü Rasim Özdenören, "Solcular daima sağdaki yazarlara kör olduğu halde şimdi Türk Edebiyatı dergisinin yaptığı 'Behçet Necatigil Özel Sayısı' için bir kaşık suda kıyamet koparıyorlar." dedi.
Türk edebiyatında, özellikle 27 Mayıs 1960 darbe sürecinde belirginleşen ideolojik ayrışma sonrası edebiyat mahfillerinin tartışma konularından biri olan, "dergilerde ideolojik kamplaşma", bu hafta Türk Edebiyatı dergisinin şair Behçet Necatigil'in doğumunun 100. yılı vesilesiyle hazırladığı "Behçet Necatigil Özel" sayısı ile bir kez daha gündeme geldi. Derginin, Necatigil'in kızı, akademisyen, yazar ve çevirmen Ayşe Sarısayın ile yapılan röportaja özel sayısında yer vermemesi üzerine sol görüşlü yazarlar tarafından yöneltilen "sansür" suçlamalarına merkez dergilerden itirazlar yükseldi.
Konuya ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan usta öykücü, Hece dergisi genel yayın yönetmeni Rasim Özdenören, lise yıllarında mahalli gazetelere edebiyat sayfaları hazırlamaya başladığını belirterek, şöyle konuştu:
"Edebiyat sayfaları hazırlamaya başlarken solcuların en solcularıyla, sağcıların en sağcılarıyla irtibat kurdum ve yazılarını, şiirlerini yayınladım. Kimseye herhangi bir sansür uygulamadım. Yine 1976 yılında kendi çıkardığım Mavera dergisinde de, Ertuğrul Özkök'ünden, en sağdaki isimlere, herkesle irtibat kurduk ve yazılarına yer verdik."
"Memet Fuat, Karakoç'un şiirini alıntılayınca solcular kıyamet kopardılar"
Özdenören, sol edebiyat dünyasında, sağ yazarların takdir edildiğine hiçbir zaman şahit olmadığını vurgulayarak, şunları aktardı:
"Mesela Sezai Karakoç'un 'Köpük' şiiri, uzun bir şiirdir. Muhtelif yerlerde şiirin parçaları yayımlandı. 1960'larda Yeni Dergi'nin sahibi Memet Fuat, her yıl 'Memet Fuat'ın Seçtikleri' diye bir antoloji hazırlardı. Bir antolojisinde Karakoç'un 'Köpük' şiirini alıntıladığı için solcular ona kıyametler kopardılar, 'Nasıl olur da sağdan birisinin şiirini antolojine alırsın?' diye yazılar yazdılar."
"Behçet Necatigil Özel Sayısı' için bir kaşık suda kıyamet koparıyorlar"
Özdenören, "Solcular daima sağdaki yazarlara kör olduğu halde şimdi Türk Edebiyatı dergisinin yaptığı 'Behçet Necatigil Özel Sayısı' için bir kaşık suda kıyamet koparıyorlar." şeklinde konuşarak, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Necatigil'in kızının kendisinin bir tavrı var ve o tavrı öne çıkartıyor. Konjonktürel siyaset elbette bizim gündelik hayatımızı etkiliyor, edebiyat dergileri de bundan etkilenerek, günlük siyaseti, hükümetin tutumunu dikkate almış, bir duruş sergilemiş olabilir. Almıştır da, ben buna da bir şey söyleyemem, hatta alması gerektiğini söylerim. Ayşe Sarısayın'dan mülakat istemeleri 'Biz sana açığız, sana yer veriyoruz' manasına gelir, fakat günlük politikanın gerekleri var bir de. O gerekler bir dergi için önem arz edebilir. Bu sansür uygulama manasına gelmemeli, daha farklı dengelerin nazarı dikkate alınması ile ilgili bir olay."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...