Şeker krizini böyle çözdüler! 

Şeker sektöründe son yıllarda büyük bir gelişme söz konusu.Şekerli Mamüller Tanıtım Grubu (ŞTG) ise faailyetlerini sürdürüyor.
Türk şekerini dünyaya tanıtmak için yola çıkan Şekerli Mamüller Tanıtım Grubu (ŞTG) faaliyetlerine hızla devam ediyor. ŞTG bu kapsamda 15- 18 Nisan tarihleri tertip eden Food Hotel Endonezya Fuarı'na çıkarma yaptı. 45 ülkeden gelen ziyaretçiler Türk standında, lokum, şekerleme, çikolata, Türk lokumu, baklava ve Türk kahvesi gibi mahsulleri tatma imkanı buldu.


Fuar ile ilgili konuşan ŞTG Yönetim Heyeti Azasi Kazım Taycı, "Endonezya 240 milyon nüfusuyla dünyanın en büyük 4. ülkesi. Bu pazara girmekte Türk firmaları olarak geç kaldığımızı düşünüyoruz. 250 milyon dolar ihracatımız, 2 milyar dolar ithalatımız var. Bu dengesizliği bozmamız gerekiyor. Artık bu pazarda henüz aktif rol oynamak için çabalayacağız" dedi.


Türkiye'nin lezzet ülkesi meydana geldiğini tüm dünyaya anlatmaya çalıştıklarını aktaran Taycı, "2015 yılında Türk şekerleme ürünlerini tanıtmak amacıyla Delightland temasıyla yola çıktık. Türkiye'nin bereket üçgeninden bulunduğunu anlatmak için 36 ülkede henüz fuara katılacağız. 2023 yılında hedefimiz meydana gelen 10 milyar dolarlık ihracatı yakalamak istiyoruz. Bu rakama ulaşmak için Uzakdoğu pazarı çok önemli" diye konuştu.


ŞEKER KRİZİNİ ÜRETİCİ ÇÖZDÜ


Yasalar gereği ihtiyaç duyulan hammaddeyi devletten satın meydan şekerleme sektörü Konya Şeker ve devlete ait şeker fabrikalarında stoklar tükenince şekersiz kaldı. Şeker krizini ihracatçılar dünya şeker borsasından şeker satın alarak çözdü. Yaşanan Kriz ile ilgili açıklamalar yapan Kazım Taycı, "Tonu 420 dolara Cezayir, Fas, Brezilya, Hindistan ve Çek Cumhuriyeti'nden 80 bin ton şeker getirdik. Bu miktar üreticinin 6 maaş ihtiyacını karşılayacaktır. Umarım 6 ay sonra iç imalat ile sorunlarımız çözülmüş olur" dedi.             13 BİN FİNCAN LOKUM İKRAM EDİLDİ


Ziyaretçilere, Almanya, Dubai ve Tokyo'da yaklaşık 13 bin fincan kahve ve lokum ikram ettiklerini altını çizen Kazım Taycı, Endonezya'da da 2 bin fincan kahve ve lokum ikram ettiklerini söyledi.


Son dönemlerde komşu ülkelerde yaşanan vakalar sonucu ihracatın negatif etkilendiğini aktaran Taycı, "Yeni hedef ülkelerin belirlenerek bu ülkelere yönelik tanıtım atağının arttırılmak için hedef pazarlarımızı çeşitlendirmeye çalışıyoruz" dedi.


Dünya pazarlarında markalaşmış ürünlerin seçenek edildiğine dikkat çeken Taycı şöyle devam etti: "Sektörümüzde yer meydan ürünlerimizi dünya markası haline gelmiş markalarla en iyi koşullarda pazarlayabiliriz. Markalaşmak bu manada önemli. Kuvvetli ve büyük Türkiye varlığını bu manada dünya pazarlarında da hissettirmektedir bugün ülkemize ve markalarımıza güven oranı yüksek. Türk mahsulleri markalarıyla seçenek ediliyor hale geldi. 2023 vizyonu için ortaya konan hedeflere ulaşabilmenin en önemli yolu elbette dünya markaları haline gelmiş markalarımızla yöntem almaktır. Üreticilerimizin bu manada markalaşma çalışmalarını destekliyoruz. AR-GE ve innovasyon faaliyetleri pazarlardaki talebi arttıracağı gibi ürünlerimize meydana gelen güven artacaktır. Hedef ülkeler olarak seçtiğimiz bilhassa Uzakdoğu ve ABD bizim için önemli pazarlar Bu ülkelerde etkin tanıtım çalışmalarını sürdüreceğiz. "