TÜRBAN İÇİN UZLAŞMA TAMAM 

Bahçeli: Samimiyiz

Erdoğan: Çözüm siyasetin görevi

Türk: Destekleriz

Başbakan Tayyip Erdoğan, türban sorununu çözeceği iddiasıyla bir anayasa değişikliği öneren MHP'ye sıcak mesaj verdi: "Arkadaşlarım kendileriyle görüşmek suretiyle bu işin müşterek bir çözüme kavuşturulması için ellerinden gelen gayreti gösteriyor."

AKP grubunda konuşan Erdoğan, türbanla ilgili şu mesajları verdi:
Hiçbir mesele çözümsüz değil: Demokrasimiz, hukuk devleti anlayışımız her sorunu tartışacak, çözüme kavuşturacak olgunluğa ulaşmıştır. Toplumu huzursuz eden her ne sorun varsa demokrasi içinde özgürce, hukuka uygun olarak, gerilimlere yol açmadan tartışılmak, müzakere edilmek zorundadır. Siyasetin temel görevi toplumun talep ve beklentilerine cevap vermektir. Biz bu yola, 'Türkiye'nin hiçbir meselesi çözümsüz değildir' diye girdik. 22 Temmuz'da milletimiz hem geçen dönemdeki politikalarımıza güvenoyu vermiştir, hem de önümüzdeki dönemdeki beklentilerine cevap vermemizi istemiştir.
CHP'ye eleştiri: Üzülerek söylüyorum: Bazı sorunlar sorun olmaktan çıkarsa, tedavülden kalkarsa bazı çevreler adeta işsiz kalacaklarını, tedavülden çıkacaklarını düşünüyorlar. Bu yüzden sık sık 'Hiç kimse şu sorunu çözemez' diye açıklamaları kamuoyunun gündemine getiriyorlar. Bazıları, milli iradeye dayanarak, milletin sorunlarını siyasetin konusu yapmamızdan rahatsız oluyorlar.
Eski tartışmalar: Nüfusun yarısı 28 yaşın altında. Bu genç nüfusun tamamı aynı meseleleri, temaları aynı argümanlarla tartıştığımız bir ortamda büyüdü. Dünyayı algılamaya ilişkin çoğu tartışma konularımız, Berlin Duvarı'ndan önceden kalma. İçeriye dönük çoğu tartışma konularımız, 12 Eylül'den kalma. Oysa bugünkü nüfusumuzun yarısı 12 Eylül'ü görmedi. Artık bazı tartışma konularını tedavülden kaldıralım.
Gayret gösteriliyor: "MHP'nin türban sorununu çözeceği iddiasıyla hazırladığı Anayasa'nın eşitlik ilkesini düzenleyen 10. maddesindeki değişikliği önerisine karşı cevabınız hazır mı?" sorusu üzerine): Arkadaşlarım kendileriyle görüşmek suretiyle bu işin olgunlaşması, müşterek bir çözüme kavuşturulması için ellerinden gelen gayreti gösteriyor.

Bahçeli'den destek sözü 
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, türban konusunda TBMM'ye gelecek çözüm önerilerine destek vereceklerini açıkladı. Bahçeli yasağın sadece üniversitelerde kalkmasını istediklerini belirtti.
Bahçeli partisinin dünkü grup toplantısında şu mesajları verdi:
Siyaset elini çekmeli: Çözümün ön şartı, bu konunun istismar düşünce ve niyetlerinin gölgesinden ve ipoteğinden kurtarılmasıdır. Siyaset, başörtüsünden elini çekmelidir. Başörtüsünün ve dini inanç ve anlayışlar nedeniyle başörtüsü takılmasının, tek başına devlete ve rejime tehdit oluşturmayacağı da kabul edilmelidir. Sorunun çözüm yeri TBMM'dir.
İlköğretimi kapsamaz: Önerimiz (Anayasa'nın 10. maddesinde değişiklik) sadece kamu hizmeti alanlarını kapsamaktadır. Kamu kurum ve kuruluşlarında kamu görevi yapanlar, kamu hizmeti verenler kılık-kıyafet düzenlemelerine uyacaklardır. Çözüm önerimizin odağında da, yükseköğretim hakkından bu nedenle yararlanamayan kızlarımız bulunmaktadır. Başörtüsü serbestisi ilk ve orta öğretimi kapsamayacaktır.
Samimiyiz: Bu konuda samimi ve kararlı olduğumuzdan ve bunun arkasında sonuna kadar duracağımızdan kimse kuşku duymamalıdır. Bu çerçevede bir çözüm önerisi Meclis'in önüne geldiğinde, MHP 70 milletvekili ile destekleyecektir.
Yargıdan gelen açıklamalara yanıt: 40 yıldır tartışılan ve toplumsal bir gerilim kaynağı haline gelen sorunlara çözüm üretmeye çalışan herkesin Cumhuriyet'in niteliklerine karşı olduğunu söylemek hukuka ve insafa sığmayan bir haksızlık ve adaletsizlik olacaktır.

İmza toplanıyor
AKP, MHP'nin önerisi üzerinde çalışmalarını sürdürürken, MHP bir atak daha yaptı. Üniversitelerde türban yasağının kaldırılmasındaki kararlılıklarını göstermek isteyen MHP, getirdiği öneri için kendi milletvekillerinden imza toplamaya başladı. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, "Hazırlık amacıyla imza topladık. AKP'den henüz bir öneri gelmedi. Gelirse onu da değerlendireceğiz" dedi.

DTP'li Türk: Erdoğan reçete sunsun 
DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, Başbakan Tayyip Erdoğan'ı "Türban ile ilgili reçete sunmaya davet etti.

Partisinin TBMM'de grup toplantısında konuşan Türk, Erdoğan'ın türban sorununa yaklaşımını eleştirdi. Erdoğan'ı "Tartışma açıp üzerinden siyasi rant elde etmekle" suçlayan Türk, "Sayın Başbakan bir alışkanlık haline getirmiş; bir şeyleri ortaya atar, herkesi tartıştırır, ama çözüm konusunda bir reçete sunmaz" dedi.

Başörtüsü sorunun çözümüne destek vereceklerini ifade eden Türk, türban sorununu kadın hakkı, insan hakkı ve özgürlükler temelinde değerlendirdiklerini söyleyerek, Erdoğan'ı çözümsüzlük üreterek siyasi rant elde etmekle suçladı.

İnanç özgürlüğü kapsamına sadece türbanın girmediğini ifade eden Türk, "Alevi yurttaşlarımızın da bir inancı, bir felsefesi, bir talebi var. Onların taleplerini de yerine getirmemiz gerekiyor" dedi.

Erdoğan'ın yerel seçimlerde Diyarbakır, Batman, Tunceli gibi belediyeleri hedef gösterdiğini anımsatan Türk şunları söyledi: "Beş kilo kömür, beş kilo makarna, beş kilo şekerle halkı kazanacağını zannediyor. Halkın başka talepleri var. Halk, kan dursun, barışık bir süreç belirsin diyor, çocuklarımız askerde ölmesin diyor, dağda ölmesin diyor. Bizim halkımız onurludur. Ne yaptığını çok iyi biliyor. Halkımız üç kilo makarnaya, bir kilo şekere tenezzül edip kendisini satmaz."

Medeniyetler ittifakı projesinde aktif rol oynayan Erdoğan'ın, aynı zamanda Sudan Cumhurbaşkanı Ömer El Beşir'i davet etmesini eleştiren Türk, Erdoğan'ın medeniyetlerden önce kendi insanlarını buluşturması gerektiğini söyledi.

Geçen hafta yaptığı konuşmasındaki 'Kürtler bu topraklarda dört bin yıldır var. Azınlıklar sonradan geldi' sözlerine de açıklık getiren Türk, konuşmasının yanlış değerlendirildiğini savundu: "Kesinlikle insanın Kürt, Laz, Çerkez olması değil önemli olan, her kültürün her dilin kendisini özgürce ifade etmesidir."