E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Türkiye'de İntiharlar Yüzde 35 Arttı PEKİ GERÇEK SORUMLU KİM?

Türkiye İstatistik Kurumu’na göre, son 10 yılda Türkiye’deki intiharların sayısı 2 bin 300’den 2 bin 816’ya yükseldi. Bir başka deyişle, intiharlarda yüzde 35 artış var.

11.04.2010 - 08:22
Türkiye de İntiharlar Yüzde 35 Arttı

İntiharların en büyük bölümünü ise, 25 yaş altı gençler oluşturuyor. Sadece geçen hafta dört liseli öğrenci intihar etti. Fethiye’de annesi dershane borcunu ödeyemediği için hapse düşen 18 yaşındaki Soner Sipahioğlu’nun intiharı ise tüm Türkiye’yi gözyaşına boğdu. Türkiye’nin önde gelen psikiyatristleri ile intiharlardaki hızlı artışın ardında yatan nedenleri masaya yatırdık.

Dr. Erdal Atabek: “İntiharların en önemli sebebi toplumdaki şiddetin artması”

* İntihar olaylarının artmasındaki en önemli sebep Türkiye’de genel şiddetin artması. Son 3 yılda birçok alanda şiddet arttı. Bunların başında “politikanın dili” geliyor. Dil şiddeti gözle görünmeyen bir şiddettir. Ama son derece ciddi psikolojik etkiler yapar. İkinci sebep ise ekonomik şiddettir. İşsizlik de bir “ekonomik şiddettir.” Bugün Türkiye’de işsizlik oranı yüzde 14’tür. Gençler arasında da yüzde 25’tir. Yani, her dört gençten biri işsiz.

* İnsanlar artık şiddeti kendi sorunlarının çözüm yolu olarak kabul ediyor. Esas tehlike buradadır. Mafya ile bağlantılı hareketler, silah kullanmanın artışı, ateşli silahlar, bıçaklı saldırılar, bıçaklı dövüşler, birçok ülkede olduğu gibi, bizde de şiddetin çözüm yolu olarak görülmesine yol açıyor.

Her intihar kişinin çevresine verdiği cezadır

* İntihar, insanın kendisine yönelik bir şiddet biçimidir. Bir başkasına yöneltmek istemediğiniz şiddeti kendinize çevirirseniz, bunun adı intihar olur. Her intihar aslında çevreye “Siz beni sıkıştırdınız. Hiçbir çıkış yolu bırakmadınız. Ben de bu yolla sizi cezalandırıyorum” mesajıdır. Bu yüzden, her intihardan sonra, o intihar edenin etrafındakiler, buna direkt neden olmasa bile suçluluk duyarlar.

* İntihar kişinin çaresizliğinden doğar. Bir intiharda o çaresizliği neler ya da kimler yarattıysa, onlar suçlanmalıdır. Her intihar olayı sadece intihar eden için değil, toplumun bütünü için bir kayıptır. Herkes bu kaybın acısını kendi içinde duymalıdır. Neden bu kişiye yardım edemediğini sorgulamalıdır. İntihar tek bir faktörden olmadığı gibi, tek bir kişinin intiharı da değildir. Toplumsal değerlerin ve anlamın kaybıdır. Bir kişinin intiharından bütün toplum sorumludur. Buna bir neden bulup rahatlamak, geride kalanlar için büyük hatadır.

Aileler çocuklarını yatırım aracı gibi görüyor

* Dershane borcu yüzünden intihar eden gencin üzerinde birden fazla baskı vardı. Bir kere, kendisine yapılan yatırım yüzünden hissettiği “borçluluk baskısı” var. Yani “Ailem benim için masraf ediyor, ya kazanamazsam korkusu” var ki, bu korku üniversite sınavına giren bütün gençlerde var. Ayrıca, ailesi ekonomik açıdan zor durumda olanlarının hissettiği ikinci bir baskı da görülüyor bu çocuğun omuzlarında... Borcunu ödeyemeyen kişinin “anne” olmasının da büyük önemi var. Anneyle olan duygusal bağlar da işin içine girmiş. Anne hapse girince, çocuk kendini suçlu hissetmiştir. Kendini ailesine zarar veren biri gibi görmüştür.

* Bu gencin intiharı hem ailesine, hem topluma, hem de dershaneye verilen “Ben borcumu ödemek istiyorum, artık bu baskı ve yükten kurtulmak istiyorum” mesajıdır.

* Hayatınızdaki her şeyi telafi edilebilir görmeniz lazım. Bu sınavlar için de, ilişkiler için de geçerli... Ailelerin yüksek beklentilerle çocuklarını suçlamaları, hatta onu bir “yatırım” gibi görmeleri, “Biz sana büyük para harcıyoruz, başarılı olman lazım” gibi sözlerle onu borçlandırmaları, yanlış tutumlardır. Ne yazık ki, bizde bu durum çok yaygın... Sınav başarısızlığını ölüm kalım meselesi gibi göstermek hatadır.

Prof. Dr. Mansur Beyazyürek: “Korku toplumu olma yolunda hızla ilerliyoruz”

* İntiharın en önemli nedeni ruhsal açıdan “umutsuzluk duygusu.” Tabii umutsuzluk duygusu da “depresyon” yani ruhsal çöküntü yaratır. Ruhsal çöküntünün de eğer genetik bir geçişle alakası yoksa, bunu en çok tetikleyen de hayat olaylarıdır. Biz gençlere geleceklerini sunamıyoruz. Bugün çok ciddi şekilde gençlerimizi umutsuzluğun içine ittiğimizi görüyoruz.

* Son iki yıldır iş adamlarında intiharlar çok fazlalaştı. İşini kaybeden, yatırımlarında beklediği sonuçları alamayan, “kriz” dediğimiz olguyu yaşayan bir dolu iş adamı arasında da çok ciddi intiharlar görüldü. Bunların düzelmesine yönelik de insanlarda hiçbir ışık görülmüyor.

* Toplumun genelinde otoriteye karşı bir güvensizlik var. Artık bir devlet dairesine gittiği zaman insan hep “Bana bir şey olacak mı?”, “Acaba beni içeri atarlar mı? ” veya “Yanlış bir şey yaptım mı?” korkusu içinde. Korku toplumuna doğru gidiş var. Bütün bu nedenlerin hepsi ölüm fikrini, bıkkınlık fikrini ve umutsuzluğu kamçılayan şeyler. Eğer kişide bir depresyona, ruhsal çöküntüye eğilim varsa, bunların sonucunda intihar kaçınılmaz oluyor.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Özellikle 90 sonrası kuşak büyük intihar riski altında”

* Gençlerde şiddet olaylarıyla birlikte intiharlarda da artış var. Özellikle 90 sonrası kuşak risk altında. 1990’lı gençler, daha önceki kuşaklarda olmayan bir şekilde “sanal gerçeklikle” yüzleşti. Yaşlarına göre ruhsal olgunluklarıyla paralel olmayan bilgilerle erken yüzleştiler. Mesela pornografik materyallerle karşılaştılar.

* Kırsalda yaşayanlar kendi kültürel standartlarında ulaşamayacakları lüks bilgilerle karşılaştılar. Özellikle kırsal kesimde yaşayanlar “Ben ne kadar çalışsam bu aileler gibi yaşayamam” diyerek varlıklı kitlelere karşı bir tepki mekanizması geliştirdi. Bu “servet düşmanlığı” tarzında bir sonuç doğurmasa bile, gençlerde bir çaresizlik duygusu oluşturdu. Böyle durumlarda eğer aile de bu duyguyu olumlu bir şekilde yönlendiremez, onu yaratıcı bir enerji haline dönüştüremezse, çocuk depresif oluyor. Bunun sonucunda da kolaylıkla intiharla ilgili karamsarlığa düşüyor.

Gençlerdeki kimlik bunalımı ve uyuşturucu, intiharı tetikliyor

* İntihar girişimini tetikleyen “sosyal sebeplerden” biri de ailenin çekirdek aile olması ve aile bağlarının zayıflaması. Gençlerde “ergenlik” dönemi fırtınalı bir dönem... Bu dönemde genç “Ben kimim”, “Nereye yönelmeliyim” gibi sorular sorar. Bu sorularında cevabında eğer kimlik olarak “belirsizlik” varsa, bu da onda kimlik bunalımına neden oluyor. Çocuklardaki kimlik bunalımı (cinsel kimlik de olabilir, kültürel kimlik de) sonucunda “depresif ruh hali” ortaya çıkıyor. Ve sonunda intihar sonucunu doğuruyor.

* Alkol ve uyuşturucu kullanımı da gençleri intihara sürüklüyor. Özellikle “cesaret” uyandıran “Ecstasy” gibi uyarıcı haplar, kişiye “ölüme karşı cesaret” duygusu veriyor.

* Bir gencin “zayıf aldı” diye intiharı, aslında gözüken bir sebep. Perde arkasında, “Benim yüzümden ailemin onuru zedelendi” diyor. Başarıyı fazla yücelten ailelerde “Başarılıysan seni seviyorum, değilsen sevmiyorum” gibi bir yanlış var. Başarılı olmak çocuğa varoluş sebebi gibi öğretildiyse, “Başarısızsam ölsem daha iyi” deyip intiharı seçiyor.

Bazen intiharı korkutmak için deniyorlar ama kazara ölüyorlar

* Liseli öğrencilerde belirgin bir intihar artışı var. Onlar duyguların baskın olduğu bir dönemdeler. Böyle durumlarda gerçeklerle yüzleşmede zorluk çekerek ümitsizliğe düşüyorlar. Ve intihara daha kolay karar veriyorlar. Aile bağları zayıf veya kötü arkadaşı olan çocukların her zaman potansiyel bir intihar tehlikesi vardır. Ergenlikteki anne-babanın rehberliği zayıf veya yanlışsa çocukta intihar bir protesto yöntemi oluyor. Bazı durumlarda intiharı ailelerini korkutmak için deniyor ama kazara ölüyorlar.

* Annesi hapse düşen çocuğun intiharı içimizi acıtıyor. O mahallede komşu yok mu, o dershane daha yapıcı davranamıyor mu? Ortada bir acımasızlık ve yardımlaşma duygusunda gerileme var.

* İntiharın ayak sesleri vardır. Mesela, çocuğun önceye göre içe kapanması, odasından çıkmaması... Kişilik değişimi gibi bir şey yaşar. Ölümle ilgili şakalar yapar, ölümle ilgili filmler izler. “Öldükten sonra ne olur” diye sorar. Eğer çoçuğun etrafındakiler ondaki bu değişimi fark ederse intihar önlenebilir.(Tuğrul Tunalıgil/vatan)

YORUMLAR
Toplam 6 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
sabriye 12 Nisan 2010 Pazartesi 01:28

yaşamak için birçok sebep olsada,artık HAYAT işimize yaramıyorsa,herşey ters gidip hayal kırıklıklarıyla birlikte boşu boşuna geçiyorsa,kaldırılabileceklerden daha çoğu insana acı veriyorsa,YÜK oluyorsa,çaresizse,helede incinmişse onu YİTİRMEKTEN neden korkulsunki?ÖLÜM insanı huzura ulaştırır.

Yorumu oyla      21      12  
kurt canlı 11 Nisan 2010 Pazar 19:22

Ampulcü zihniyetin toplumu getirdiği nokta işte burası. Bu intiharların pek çoğunun vebali RTE nin omuzundadır inşallah. Hz. Ömer(RA)Nil boyunda bir kuzuyu kurt kapsa bunun vebali benimdir demiştir. Sen nasıl müslümansın eyyy. RTE !!! Veya Müslüman mısın ? bunu da bilmiyoruz ki!!! Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde. vesselam.

Yorumu oyla      21      11  
Abuzer Abbas 11 Nisan 2010 Pazar 14:19

Bu gün Türktime'de bir haber okudum... Sayın Başbakanımız işsizliği sanal olduğundan bahsediyordu... İntiharlarla ilgili açıklamaları okursanız, içerisinde dönüp dolaşıp fakirliğe, işsizliğe, garibanlığa getiren uzmanları görürsünüz... Demek ki fakirlik ve buna sebep olan işsizlik pek çok kötülüğün sebebi... Türkiye hiçbir dönemde görmediği rekor bir işsizlikle karşı karşıya... Genç bir babanın evine ekmek götürememesi ne demektir? Malum arkadaşlar bilmeyebilir, ancak bilen bilir...

Yorumu oyla      20      11  
kılıç 11 Nisan 2010 Pazar 12:43

intiharların en büyük sebebi ülkeyi son 20 yıldır şimdiki despot fitneler dahil sözde yönettiğini sanan özde şer odakların kuklaları oldukları için güya halk yolsuzluklardan bıktı diye mesut yılmazı tansu çilleri sandıkta cezalandırdı kurtarıcı gördüğü despot akplilerden medet umdu ne oldu bu despot fitne ikiyüzlüler daha beteri çıktı yolsuzluğa gırtlağına kadar battıkları yetmiyor birde ülkeyi ulusu rezil ettiler onurunu rencide ettiler halkı sadakaya muhtaç ettiler malesef kimileri çıkışı inti

Yorumu oyla      22      11  
SEYMEN BEYİ 11 Nisan 2010 Pazar 12:41

Teğet geçen kriz,hukuk sistemimizin adaleti hızlı ve doğru olarak dağıtması, basınımızın tarafsız kalarak yargısız infaz yapmaması, toplumsal refahımızın tavan yaparak gelir dağılımında eşitlik sağlanması insanlarımızı mutluluktan depresyona soktu değişiklik olsun diye intihar sayıları artmaya başladı.

Yorumu oyla      21      11  
11 Nisan 2010 Pazar 09:50

toplumu zıvanadan çıkaran bitmek bilmeyen ekonomik sıkıntılar.yolsuzlukların ve beceriksizliklerin açığını kapatmak için yönetimlerin yaptığı futursuzca ve acımasızca zamlar. milli değerlerin paspas gibi çiğnenmesi hepimizi çileden çıkarmış durumda .milli gelir artı.yok ekonumi patladı,yok endeks ,borsa çatladı gibi siyesetçilerin ahkamları dar gelirlinin neyine ,o asgari ücret ve maaşlar ölüm fermanı gibi zaten ,zamlarsa hadi daha ne yaşıyorsun anlamında

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
16 MAYIS'TA İLAÇ YOK....
16 Mayıs tarihi ilaç kullananlar için kara gün olacak. Neden mi?
Ani Hava Değişikliklerine Dikkat
Hava sıcaklıklarındaki ani düşüş ve yükselişler, grip ya da nezleye davetiye çıkarıyor.
Bebekte Şeker Hastalığı Belirtisi
Bilim adamları, bebeklerin düşük kilolu doğmasına ve daha sonra şeker ...
 
Aman Dikkat! Sara Hastalığını Tetikliyor
Karanlıkta izlenen televizyon hem gözleri bozuyor hem de sara hastalığını tetikliyor...
Hayalinizdeki Memeye Kavuşun
Plastik cerrahi sayesinde istediğiniz gibi bir memeye kavuşmanız hayal değil
Bel Kalınlaşınca Şeker Riski Artar
Bel çevresinin kadınlarda 88, erkeklerde 102 santimin üzerinde olması ...
 
Çok Sayıda Çocuğun Hayatını Kaybetmesinin Nedeni
Her yıl binlerce çocuğu hastanelik eden zehirlenmelere en çok ilaç, temizlik ...
Erkeklerin Hormonları İlişkinizi Nasıl Etkiliyor?
Regl ağrılarımız, yersiz, hatta çoğu zaman nedensiz kaprislerimiz, hızla ...
Horlamada Ciddi Sağlık Riski
Uzmanlar horlama konusunun aslında ciddiye alınması gereken bir konu olduğu ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
fenerbahçe
Kasımpaşa
Güney Kore
Beyaz Saray
konya
seçim
Abdullah Ercan
İlker İnanoğlu
Elif Erbakan