Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Alevi Açılımı' ve 'Alevi iftarı' ile Alevi Cemaati yine gündemin baş sıralarında yer almaya başladı. Taraf gazetesi 2 gündür "Aleviler'in Cumhuriyetle ve Laiklikle İmtihanı" adıyla bir yazı dizisi hazırlıyor.
Cafer Solgun tarafından hazırlanan yazı dizisinde, dün görüşülen kanaat önderleri Alevliğin toplumdaki algılanış biçimi ve Erdoğan'ın 'Alevi açılımı' ile ilgili görüşlerine yer verildi. Yazı dizisinin bugünkü bölümünde ise Alevilerin 'Cumhuriyet' ve 'Atatürk' konusundaki yaklaşımlarına ışık tutuluyor.
Olgun, "Ciddi dayanakları olmamasına rağmen Atatürk'ün 'Alevi' olduğu, ölmeseydi Aleviler'e haklarını vereceği yönünde şayialar aleviler arasında hayli yaygın. Durumu abartıp Atatürk'ü neredeyse '13. İmam' mertebesinde görenler bile var" derken, cemaatin önde gelenleri ile yaptığı görüşmelerde bu kanaatini destekleyen iddialarla karşılaşıyor.
ALEVİLER DARBELERİ NEDEN DESTEKLEDİ?
Olgun, geçtiğimiz yıl Gazi CemEVİ dedesi ile yaptığı görüşmede karşılaştığı duruma şaşırdığını saklamıyor:
"İstanbul İdare Mahkemesi, bir Alevi yurttaşın başvurusu üzerine, bütün Alevi velilerine emsal teşkil edecek önemli bir karar vermiş ve “eğer istemiyorsa din dersine girmeyebilir” demişti. (Valilik sonradan bu kararı tecil etti.) Gazi Cem Evi dedesinden bu durumu değerlendirmesini istemiştim. Ben dedenin “bu kararın alınmasında geç bile kalınmıştır, hemen bu yönde gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır” şeklinde görüşler beyan edeceğini düşünürken, o, dönemin cumhurbaşkanına hiç ilgisi yokken övgüler düzmeye başladı. Sonra uzunca bir Atatürk güzellemesi yaptı. Bazı Alevilerin Atatürk’ü neredeyse “13. İmam” mertebesinde gördüklerini de biliyordum. Acıklı bir durumdu. Zorunlu din dersi uygulamasını getiren 12 Eylül askeri cuntası idi. Ama yine de “Allah devletimize, ordumuza zeval vermesin” durumu söz konusu idi."
AZİZ ATATÜRK’ÜMÜZ YAŞASAYDI…
Şahulu Sultan Vakfı Dedesi Veli Aksoy'un açıklamaları da Alevi Cemaati'nin büyük kısmının atatürk ile ilgili kanaatlerini yansıtıyor.
Aksoy; "Cumhuriyet, Aleviler için, kim için olursa olsun, ulusal bir devlettir. Aziz Atatürk’ümüz bizlere cumhuriyeti kurdu, güzel bir yaşam tarzı bıraktı. Tabii kanunlar, yasalar çıktı. Herkese haklarını veren bir anayasamız var. Anayasa diyor ki, herkes inancında, ibadetinde hürdür, kimse kimseyi inancından ötürü kınayamaz. Ama her nedense bu yasa yürürlüğe girerek Alevi inancına taraftar olmadı. Hatta parlamenterler de tartışmışlardır. Bir sonuç elde edilemedi…
ATATÜRK ZAMAN BULAMADI
Tabii devlet bu kanunu çıkardı Cumhuriyet devrinde, tekke ve zaviyelerin kapatılması için. O zaman Nakşiler vardı, Osmanlıdan kalan birçok tarikat vardı. Bunlar da yaşamıyor artık; o zaman kapatıldı. Aziz Atatürk’ümüz bu konuda ‘seninkini kapattım, Alevilerinkini açık tutacağım’ demedi. Ama son zamanlarında, hasta yatağında şöyle bir ifade buyuruyor, diyor ki; ‘Aleviler siz kendinizi hazırlayın, Hacı Bektaş dergahını açmak için parlamenterle konuşacağım, haklarınızı vereceğim’. Ama ne yazık ki Hatay olayları, kendisinin hastalığı buna imkan vermemiştir" diyerek, Alevi cemaatinin önemli bir kısmının 'Cumhuriyet' ve 'Atatürk'e' olan bakışını özetliyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...