Kürşat Bumin yazısı...
Geçen gün tesadüfen karşılaşınca bayağı şaşırdım doğrusu. İstanbul Deniz Otobüsleri'ni (İDO) kullananların yüzde 40'a yakın kısmı biletlerini internet üzerinden satın alıyormuş. İyi bir gelişme tabii ki. Kalkıp ta gişeye kadar gidip (özellikle de İstanbul'da) üstüne bir de kuyruğa girme sıkıntısı yok; geç ekranın karşısına ve biletini al...
İnternet kullanımı dünyanın her köşesinde olduğu gibi Türkiye'de de hızla artıyor. Önümdeki araştırmaya göre ülkede internet kullanıcılarının sayısı 15 milyonu geçmiş.
Bu artışta gazetelerimizin internet sayfalarının rolü ne ölçüdedir, bilmiyorum doğrusu...
Özellikle de Hürriyet ya da bugün özellikle göz atacağımız Milliyet gibi gazetelerin internet sayfalırının.
Milliyet'in internet sitesinin çok ziyaret edildiği söyleniyor. Bu ziyaretlerin cüssesini öğrenmek için yaptığım bir gezintide gazetenin genel yayın yönetmeni Sedat Ergin'in şu değerlendirmesi ile karşılaştım:
"Milliyet'in web sayfası, bugün günlük 550 bini aşkın ziyaretçisi ile Türkiye'de en çok ziyaret edilen ve en çok güvenilen haber sitesi olma ayrıcalığını korumaktadır. Milliyet, internet dünyasındaki öncülüğü ile bu alanda yeni bir çığır açmıştır."
Sedat Ergin'i kırmak istemem ama ben bu satırları okuyunca gülümsemeden edemedim.... Ayrıca şunu da belirtmeliyim ki, Ergin'in konuya ilişkin verdiği sayılar –galiba- çoktan aşıldı bile. (Geçenlerde Taksim Meydanı'na (İstanbul) yerleştirilen bir dijital ekrandan sayının bir milyonu geçtiğinin ilan edildiğini hatırlıyor gibiyim.)
Peki o zaman soralım: Milliyet'in web sayfasının bu derece ziyaretçi çekmesinin nedeni nedir acaba?
İsterseniz bu soruya benim bulduğum cevabı da gecikmeden açıklayayım: Ziyaretçi sayısında gözlenen bu hızlı artışın nedeni "frikikler"dir!
Milliyet'in web sayfası -gerçekten de- bu "frikik" işini çok iyi kullanıyor. Bakın mesela: Gazetenin dünkü internet sayfasının (sabah saatleri) en geniş yer ayrılan iki haberinden birisi şu idi: "Yine utandıran görüntüler!". Yani, şarkıcı Britney Spears'ın yeni skandalları...
Hadi bakalım, kolaysa "ziyaretçi akını" başlamasın....
Bu tespitimin bir "iftira" olarak algılanmasını peşinen önlemek için küçük bir araştırma da yaptım. İşte sonuçlar:
"Galeriler" bölümü, hiç kuşkusuz, "ziyaretçiler"in hiç değilse 2/3'ünü çekebilecek zengin bir içeriğe sahip. Siz söyleyin: "Britney frikikten vazgeçmiyor" , "Bu defilede yer yerinden oynadı" ya da "Podyumda Brezilya ateşi" gibi kutuların yüzbinlerce ziyaretçiyi peşine takmaması mümkün mü?
Ben sözünü ettiğim küçük araştırmam için bol "frikik" vaad edildiği adından belli olan "Üzmeyen araba kazaları" bölümünü tercih ettim.
Tahmin ettiğim gibiymiş... Bu bölümde yer alan onlarca fotoğrafın konusu "araba kazaları", yani yıldızların arabadan inerken ya da araba içindeyken verdikleri "frikikler".
Ziyaretçi sayısı istemediğiniz kadar... Mesela: Arabadan inerken küçük bir kaza yapan Kell Brook -ben fotoğrafın karşısındayken- 621 679 ziyaretçi çekmişti. Arabadan inmeye çalışırken fotoğrafçılara yakalanan Charlize Theron'un skoru da bir öncekine yakındı. (Tamı tamına 671 718). Gisele Bundchen'in araba önündeki vaziyetinin -kabul etmek gerekir- çok daha "kazalı" olduğu ziyaretçiler tarafından hemen farkedildiği için sayı 718 315'e fırlamıştı. Scarlett Johansson'un sayıyı daha da yukarıya çektiğine şahit oluyorduk: 861 678. Ama biri vardı ki, "ziyaretçiler" tarafından gerçekten taçlandırılmıştı. Karşınızda: Gazete tarafından "Gezegenin en seksi kadını" olarak takdim edilen Adriana Lima! Tam 1 027 547 vuruş!
Başlamışken araştırmayı biraz daha ileriye götürmek istedim. "Ziyaretçiler"i daha çok azdıran fotoğrafların diğerlerinden farkı ne idi acaba? Adriana'yı göklere çıkaran ziyaretçilerin Avril Lavigne ya da Keira Knigthley'i 500 binler seviyesinde tutmasının nedeni neydi acaba? Ayrıca şu da var: Katherine Heigi gibi diğerlerine nazaran "mazbut" sayılabilicek bir "araba kazası" geçiren bir yıldız'ın 114 005 gibi son derece düşük bir skorla geçiştirilmesinin gerisinde yatan ziyaretçi bilinci neydi?
Cevabını (tam olarak ) bulamadığım sorular bunlar... Milliyet genel yayın yönetmeni konuya açıklık getirirse sevinirim doğrusu...
Durum böyle... Dünya sıralamasında da kendine belli bir yer açmayı başaran Milliyet web sayfasının halini ben böyle yorumluyorum. Ziyaretçi akınının müthiş olduğu bir gerçek. Hatta öyle ki, yukarıda sıraladığım "araba kazaları"ndan birisine birkaç saniye sonra ikinci kez girdiğimde ziyaretçi sayısının hızla (tamı tamına 11'di) arttığına bizzat şahit oldum.
Toparlayacak olursak: İyi bir yöntem değil bu. Hürriyet gazetesinin internet sayfası zaten bir süredir "dijital demokrasi" adı verilen bir saçmalığın esiri olmuşken, "ciddi" bilinen Milliyet'in "frikik" pazarlayarak ziyaretçi çekmeye çalışmasının takdir edilmesi mümkün kü?.
Ben yine de Sedat Ergin'in bu "frikikler"den haberdar olmadığına inanmak istiyorum. Yoksa yanılıyor muyum?
Yenişafak
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...