Fidan, CNN Türk canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Şam ziyareti sırasında Suriye'de şahit olduğu tahribata ilişkin Fidan, havalimanı çalışmadığı için kara yoluyla Şam'a gittiğini belirterek, İdlib tarafının iyi durumda olduğunu ancak Hama, Humus ve Şam'da bir yıkım gördüğünü ifade etti.
Fidan, Esed rejiminin bu yıkımı ortadan kaldırmak için herhangi bir adım atmamasına ilişkin, "Zaten esas itibarıyla sonunu hazırlayan da o oldu. Astana Süreci'yle bizim başlattığımız sessizlik süreci, ateşkes, 6-7 yıl hiçbir savaşın ve çatışmanın olmaması ve bu süreyi halkın ve şehirlerin yaralarını sarmak için kullanmaması, aslında rejimin hem niyetini hem de kabiliyetini gösteren bir durumdu. Ve sonuçta da sonunu hazırladı." diye konuştu.
Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed Şara ile görüşmesinin uzun sürdüğünü ve her türlü konuyu ele aldıklarını aktaran Fidan, bundan sonra Suriye'de neyin nasıl yapılacağını, Şara'nın bu konudaki ve süreç yönetimindeki görüşlerini ve Türkiye'nin de tavsiyelerini ele aldıklarını söyledi.
"ÜLTİMATOMA GÖRE HAREKET ETMEZSE..."
PKK/YPG'nin ültimatoma göre hareket etmemesi durumunda gereği yapılacağını vurgulayan Fidan, "(Gereği) Askeri harekattır. Şam onlarla konuşuyor. Bir defa söyledi, bir daha söyleyecek, bir daha söyleyecek." dedi.
Fidan, kategorik düşmanlığı olmadığını vurgulayarak, "Sen terör faaliyeti içerisindesin. Bunu kendin de kabul ediyorsun. Toplamışsın dünyanın her tarafından adamları, başkasının toprağını işgal etmişsin, petrolün üstüne çökmüşsün. Başkasına hapishane hizmetleri sunarak para alıyorsun başkasından. Böyle bir uluslararası düzen kurmuşsun." diye konuştu.
Suriye konusunda ABD'nin rolüne ilişkin Fidan, "Amerika orada çeşitli bahaneler için vardı. Şu anda özellikle oradaki varlığını (ABD Başkanı Joe) Biden yönetimi döneminde devam ettirirken geliştirdikleri mazeretlerin yüzde 85'i gitmiş durumda. İran ve Rus varlığını bahane ediyorlardı. Şimdi DEAŞ'la ilgili bir konu var. DEAŞ'la mücadele meselesini gündeme getiriyorlar." ifadelerini kullandı.
Fidan, DEAŞ'la mücadele konusunda "PKK'nın ABD'ye hapishane hizmeti verdiğini" dile getirerek, DEAŞ'le mücadele sürecinde yakalanan yabancılardan Avrupalıların ülkelerine kabul edilmediğini ve bu nedenle onların "gardiyanlığını" PKK'nın yaptığını kaydetti.
DEAŞ'lıların kontrolünü Suriye'deki yeni hükümetin yüklenmeye hazır olduğunu aktaran Fidan, DEAŞ'e karşı Türkiye dahil birçok ülke ve aktörün savaştığını ve sadece bunu bahane göstererek PKK/YPG'nin "korunmasının" yanlış olduğunu vurguladı.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |