Büyükanıt'tan KKTC Uyarısı:İki Halk İçin de Ordayız 

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Türkiye Cumhuriyeti'nin Kıbrıs'ta ''adil ve kalıcı bir çözüm'' istediğini, ''Kıbrıs Türkü'nün de bu noktaya dikkat etmesi gerektiğini'' belirterek, ''Bence işin anahtarı nasıl olur da bir barış adil olur, kalıcı olur? Bunu bir ortaya koymamız lazım. Bu henüz ortaya konulmuş değil'' dedi.

KKTC Silahlı Kuvvetler Günü dolayısıyla Merkez Orduevi'nde resepsiyon düzenlendi.

Resepsiyona, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aydoğan Babaoğlu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Işık Koşaner, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Ergin Saygun, Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral Atila Işık, Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanı Orgeneral Erdal Ceylanoğlu katıldı.

Komutanları gelişlerinde KKTC Güvenlik Kuvvetleri askeri ataşeleri Kurmay Albay Mehmet Soğancı ile Kurmay Albay Erdinç Korkuter ve eşleri karşıladı.

Orgeneral Büyükanıt, KKTC'nin Ankara Büyükelçisi Tamer Gazioğlu'na yoğun programı içinde buraya katıldığını belirterek, KKTC'ye verdikleri önemi vurguladı.

Kurmay Albay Soğancı, burada yaptığı konuşmada, Kıbrıs Adası'nın 437 yıl önce 10 binlerce şehit verilerek fethedildiğini belirtti.

Rum ve Yunanlıların Enosis planlarına karşılık 1 Ağustos 1958'de Türk Mukavemet Teşkilatı'nın doğduğunu ifade eden Albay Soğancı, Mukavemet Teşkilatı'nın yokluk içinde varlık göstererek ata topraklarını savunduğunu anlattı.

Kıbrıs Barış Harekatı ile Kıbrıs Türkleri'nin özgürlüğe kavuştuğunu belirten Soğancı, 1974'te düzenli orduya geçilmesiyle Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nın kurulduğunu anımsattı. Albay Soğancı, ''Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, Türk Mukavemet Teşkilatı'ndan aldığı bayrağı daima yüksekte tutacaktır. Barışı ve vatanı korumak için Kıbrıs Türkü'nü yok etmek isteyenler karşısında aşılmaz bir güç olarak durmaktadır ve durmaya devam edecektir'' dedi.

Daha sonra Türk Mukavemet Teşkilatı ile Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nı tanıtıcı film izlendi.

-KIBRIS GÖRÜŞMELERİ-

Orgeneral Büyükanıt, gazetecilerin Kıbrıs'taki görüşmelere ilişkin soruları üzerine, değerlendirme yapmak için erken olduğunu ifade ederek, ''çok dikkatli olunması'' gerektiğini vurguladı. Orgeneral Büyükanıt, şöyle konuştu:

''Bireysel olarak bazı endişelerim var. Tabii Türkiye Cumhuriyeti çözüm istiyor, ama çözüm hep söyleriz adil ve kalıcı olmalı. Nasıl olursa adil olur, kalıcı olur? Buna dikkat etmek lazım. Ama kimin dikkat etmesi lazım? Kıbrıs Türkü'nün en çok dikkat etmesi lazım. Barış olur da adil olmayabilir, kalıcı olmayabilir. Bizim bu iki kavramın içini iyi doldurmamız lazım. Biz sözleri söylüyoruz ve içini doldurmuyoruz. Bu çok önemli. Adil ve kalıcı... Çok dikkatli bakmamız lazım.

Bence işin anahtarı nasıl olur da bir barış adil olur, kalıcı olur? Bunu bir ortaya koymamız lazım. Bu henüz ortaya konulmuş değil. Bunu da açıkça ifade edeyim. Parça parça çözüm olmaz. Çözüm bütün olarak ortaya konur. Kıbrıs bizim canımız, her şeyimiz. Kıbrıs halkı da öyle. Onlar bizim bir parçamız. Orada bizim asker olarak varlığımız onların güvenliği içindir, aynı zamanda Rumların da güvenliği içindir. 1974'ten beri o Ada barış içinde yaşıyorsa, bu TSK sayesindedir. Onu bir kere anlamamız gerekir.''

-''TSK ULUSLARARASI ANLAŞMANIN UNSURU OLARAK BULUNUYOR''-

TSK'nın Ada'daki varlığına ''devamlı saldırıldığına'' dikkati çeken Orgeneral Büyükanıt, ''Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulduğu zaman 1960'larda yıkan kim? Kıbrıs Türkü mü yıktı? Rumlar yıktı, ama şimdi 'bunlar istila etti' diyorlar. TSK orada uluslararası anlaşmanın unsuru olarak bulunmaktadır. Şimdi onları unutacak mıyız? Unutmayacağız'' diye konuştu.

Orgeneral Büyükanıt, eski Başbakanlardan Bülent Ecevit'in ''Kıbrıs'ta sorun 1974'te çözüldü'' sözünün anımsatılması üzerine, şunları söyledi:

''Şimdi hep diyorlar, 'sorun 1974'te başladı'. Esasında sorun 1974'te çözüldü. Tarih boyunca Kıbrıs Türk halkı hep saldırıya uğramıştır. Ben bunları söyleyince Rumlar çok kızıyor. Kızsınlar. Ben Kıbrıs'a gittiğimde de söyledim. Liderleri çok kızmış, üzülmüş. 'Üzüldüğüne ben de çok sevindim' dedim. Benim oraya gitmeme çok üzülmüş, üzüldüğüne sevindim. Sen niye üzülüyorsun ki?

Yunanistan'ın Genelkurmay Başkanı da geliyor. Ben oraya niye gidiyorum yani? Askeri harekat yapmaya mı gidiyorum? Askerimizle, Kıbrıs Türkü ile beraber olmak için. En son ziyaretim, benim hayatım boyunca yaptığım ziyaretlerin en mutlu olanı. Yani hayatımda bu kadar mutluluk duymadım. Kıbrıs Türkü'nün gösterdiği davranışlar karşısında inanın meslek hayatımda hiç bu kadar mutlu olmamıştım. Bunu çok samimi olarak söylüyorum. Kıbrıs Türkü'nün gösterdiği sevecenlik, vatanlarına bağlılığı hayatım boyunca duyacağım en önemli mutluluk.

'Kıbrıs'ta bunca zamandır ne değişti?' diye soruyorum. Bunun cevabını ben veremem. Onun cevabını Kıbrıs Türkü verecek. Kıbrıs Rumu onunla beraber yaşamak istiyor mu? Bakın ben hayatım boyunca inandığım şeyi söyledim. Hep 'Kral çıplak' dedim. Hiç kelimeleri kıvırmadım. İnsan insandır, Rum da insandır. Kimseye karşı etnik kimliğinden dolayı bir düşmanlığım yok, ama olaya gerçekçi bakmak lazım. Yani bunu iyi anlamak lazım.''

-ANAYASA MAHKEMESİNİN KARARI-

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, Anayasa Mahkemesinin AK Parti hakkındaki kararının anımsatılması üzerine de şunları kaydetti:

''Nasıl bir değerlendirme bekliyorsunuz? Size soruyorum basın mensubu olarak, bir değerlendirme yapmam doğru mu? Bana açıkça düşüncenizi söyleyin. Bir mahkeme kararı. Eğer değerlendirme yapmanız doğru diyorsanız, cevap vereyim. Laiklik. Bunu herkes biliyor. Silahlı kuvvetlerin görüşünü. Bir mahkemenin kararına karşı açıklama yapmam doğru mu değil mi? Allah'ınızı severseniz doğruyu söyleyin?''

-MİLLİ TANK PROJESİ-

Orgeneral Büyükanıt, milli tank projesine ilişkin soruları yanıtlarken de bu projenin 10 yıldan uzun süredir devam ettiğini belirterek, Türk Savunma Sanayinin TSK'yı ileri taşıma konusunda çok önemli işler yaptığını belirtti. Ne kadar çabuk biterse o kadar iyi olacağını ifade eden Orgeneral Büyükanıt, ''Ama kolay da değil yani'' dedi.

Projede Kore ile çalışılacağını vurgulayan Orgeneral Büyükanıt, ''Bunlar kolay değil. Kompozit zırh üretimini 3-4 senede halledemezsiniz'' diye konuştu.

Orgeneral Büyükanıt, emekli olunca strateji konularında yazı yazıp yazmayacağı sorusu üzerine, ''kendisine gazetelerde köşe verilmesi halinde futbolla ilgili yazı yazabileceği'' şeklinde espri yaptı.

Orgeneral Büyükanıt, 9 yaşındaki Deniz Umar'la resepsiyonda dans etti.

Resepsiyondan ayrılırken, futbolla ilgili yazı yazıp yazamayacağı sorusu üzerine, Orgeneral Büyükanıt, ''O şaka. Zaten yazdırmazlar bana'' dedi.

Resepsiyondaki konuşmaları birlikte deşifre eden muhabirlerin yanına gelen Orgeneral Büyükanıt, bu davranışlarını takdir ettiğini belirtti.

-TSK'NIN SINIR ÖTESİ HAVA HAREKATLARI-

Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Babaoğlu, Anayasa Mahkemesinin AK Parti hakkındaki kararını soran gazeteciye, ''Hiçbir değerlendirmem olamaz'' yanıtını verdi.

Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Saygun da aynı soruyu, ''No comment (Yorum yok)'' şeklinde yanıtladı.

Orgeneral Babaoğlu, Türk Hava Kuvvetlerinin Irak'ın kuzeyinde Kandil Dağı bölgesinde terör örgütüne ait hedeflere yönelik dün gerçekleştirdiği operasyonun anımsatılması üzerine, ''Hedefler üzerinde etkinlik mükemmel'' dedi.

İstihbarat çalışmaları neticesinde hedeflere ilişkin değerlendirmeler ışığında reaksiyon gösterildiğini anlatan Orgeneral Babaoğlu, ''Anında olması mümkün değil, önceliğine ve özelliğine göre çok kısa sürede de reaksiyon gösteriliyor, belli bir zaman da alabiliyor, bu tamamen değerlendirmeye bağlı'' dedi.

Bölgede binlerce mağara bulunduğunu, her görülen mağaraya bomba atmakla bunların bitirilemeyeceğini dile getiren Orgeneral Babaoğlu, binaların bombalanması için o binanın bir işlevinin olması, kullanılıyor olması, lojistik destek için, cephanelik gibi şekillerde kullanılıyor olması gerektiğini söyledi. Orgeneral Babaoğlu, ''Onun için istihbarat diyoruz. O binanın PKK tarafından kullanılıyor olması önemli. Bilgi geldiği zaman kullanılıyor'' dedi.

Hava harekatlarının terör örgütü üzerinde etkisinin görülüp görülmediği sorusu üzerine Orgeneral Babaoğlu, ''Görülüyor tabii'' diye konuştu.

-İNSANSIZ HAVA ARACI-

Bir gazetecinin Hava Kuvvetleri'nin önümüzdeki dönemlerde ihtiyaç duyduğu teknolojileri sorması üzerine Orgeneral Babaoğlu, Türkiye'nin füze savunma sistemi bulunmadığına dikkati çekti.

İnsansız Hava Aracı (İHA) açısından önümüzdeki ay hazır alımlar gerçekleştireceklerini ifade eden Babaoğlu, ilk olarak 10 insansız hava aracının İsrail'den alınarak Hava Kuvvetleri'nin envanterine katılacağını, daha sonra bu araçların Türkiye'de üretileceğini bildirdi.

Hava Kuvvetleri personelinin insansız hava araçları konusundaki eğitimin bir kısmını tamamladığını belirten Orgeneral Babaoğlu, TAI'nin de 2012 yılında tamamlanmak üzere insansız hava aracı projesi üzerinde çalıştığını kaydetti.

Orgeneral Babaoğlu, ''Bizim Hava Kuvvetleri olarak, daha stratejik bir hedefimiz var. Bu araçlarda 24 saat ve 30 bin feet'i hedefliyoruz'' dedi.

2011 yılında uzaya askeri gözetleme uydusu göndermeyi planladıklarını da ifade eden Orgeneral Babaoğlu, bu konudaki ihale sürecine giren 4 firmadan 3'ünün sürece devam ettiğini söyledi.

Bir Türk pilotunun astronot olarak uzaya gönderilmesi konusundaki soru üzerine Orgeneral Babaoğlu, bugün karar verilse bile böyle bir çalışmanın 5-6 yıl alabileceğini belirtti. Bunun Hava Kuvvetleri'ne bir şey kazandırmayacağı görüşünü de dile getiren Orgeneral Babaoğlu, bir bilim adamının uzaya gitmesinin daha iyi olacağını anlattı. Orgeneral Babaoğlu, ''Yakın tarihte bir uzay programı yoksa, Türk pilotu gittiden öteye bir şey olmaz'' dedi.

Barış Kartalı Projesi ile ilgili bir soruyu yanıtlarken Orgeneral Babaoğlu, programda gecikme olduğunu, Savunma Sanayii Müsteşarlığı ile yüklenici firma arasında görüşmelerin devam ettiğini söyledi. Bu projenin önemli bir ihtiyaç olduğunu dile getiren Orgeneral Babaoğlu, aynı projeyi satın alan Avustralya'nın da benzer bir gecikme yaşadığını sözlerine ekledi.