Çağlayan: '2001'de Yaşasak Nakavt Olurduk' 

Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, ''Türkiye'yi, 2001 yılındaki böyle bir kriz yakalamış olsaydı, düşünmek bile istemiyorum. Türkiye ciddi manada kazanımları kaybedecek, 'nakavt' olabilecek duruma gelebilirdi'' dedi.

Çağlayan, Tekirdağ'da, meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları, ilgili kamu kurum ve kuruluşları yetkililerinin katılımıyla gerçekleştirilen istişare ve değerlendirme toplantısında yaptığı açıklamada, küresel krizin getirdiği olumsuzlukları yaşadıkları bir döneme girdiklerini söyledi.

Türkiye'nin, krizin etkisini gösterdiği 2008 yılında aldığı doğrudan yabancı sermayenin 17 milyar dolar olduğunu belirten Çağlayan, bu rakamın 2007 yılında ise 22 milyar dolar olarak gerçekleştiğini ifade etti.

Çağlayan, Türkiye'ye 6,5 yılda 60 milyar dolar doğrudan yabancı sermayenin girdiğini vurgulayarak, tüm yatırımların siyasi istikrar, ekonomik istikrar ve bankacılık sektörüne baktığını, yabancı sermayenin kendine sığınacak en güvenli liman olarak Türkiye'yi gördüğünü belirtti.

Türkiye'nin, GSMH'nın 750 milyar dolara çıktığını ve son 6 yılda önemli mesafe katettiğini anlatan Çağlayan, Türkiye'nin 25 çeyrek arka arkaya dünyada ender görülebilecek toplamda yüzde 7 büyüme hızı yaşadığını belirterek, tüm bunların özel sektörün katkıları, siyasi, ekonomik ve yapısal reformlar ile gerçekleştirildiğini bildirdi. 

Çağlayan Türkiye'nin, eskiden karşılıksız para bastırılarak büyüyormuş gibi gösterildiğini belirterek, ''Bugün geldiğimiz noktada, 132 milyar dolar olan ihracatımızın yüzde 94'e yakını sanayi ürünlerinden oluşuyor. Türkiye, sanayi başta olmak üzere bir çok ürünlerini Avrupa'ya ihracat yapar konuma geldi'' dedi.

-KÜRESEL KRİZİN ETKİLERİ

Bakan Zafer Çağlayan, dünyada artık kapitalizmin sorgulandığı, battığı ve yerine yeni bir modelin ortaya çıkacağı gelişmelerin yaşandığı bir döneme girdiklerini belirterek, ekonomideki gerçekliğin reel sektör, üretmek ve hizmet olduğunu tüm dünyanın anladığını kaydetti.

Türkiye'de, reel sektörde sıkıntı yaşandığını ve reel sektör ile finans sektörü arasındaki kredi ilişkilerinin bozulmasının etkisinin olduğunu ifade eden Çağlayan, bankacılık sektörünün bir heyecana, tereddüte kapılarak kredileri kapatma noktasına gelmesinin sıkıntılara yol açtığını vurguladı.

Çağlayan, Türkiye'nin krizin etkisinden en az zararla kurtulabilmesi için 50'ye yakın tedbir aldıklarını sözlerine ekledi.

Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin diğer ülkelerden farkının çok güçlü bir iç pazara sahip olması olduğunu belirtti. 

Çağlayan, Tekirdağ'da, çeşitli meslek grupları ve sivil toplum örgütlerinin katılımıyla gerçekleştirilen istişare ve değerlendirme toplantısında yaptığı açıklamada, ekonomik krize karşı 50'ye yakın tedbir aldıklarını, bunların bir kısmını krizden önce bir kısmını da kriz sonrasında uygulamaya koydukları kaydetti.

Dünya'da yaşanan ekonomik kriz yüzünden bir çok bankanın yüzde 100 mevduat güvencesine rağmen battığını ancak Türkiye'de tek bir bankanın burnunun dahi kanamadığını ifade eden Çağlayan, şöyle devam etti: 

''Türk bankacılık sektörü, şu anda dünyanın en güçlü bankacılık sektörü. Bu durum 6 yıllık siyasi ve ekonomik istikrar ile birlikte bankacılık denetleme kurulunun etkin çalışmasıyla ortaya çıkan sonuç. Türkiye artık eskisi gibi borçlanan bir ülke değil. Ben hatırlıyorum, 2001 krizinde Türkiye'nin GSMH'sının 78 lirası borçtu. Türkiye'nin iç-dış borcu, bütçe açıkları, eski oranda olmadığı için genel anlamda krizden etkilenmedi. Sektörlerimiz etkilenecek tabii. Mal sattığınız pazarlarda yangın var, alıcı yok, müşteri yok, dolayısıyla bunun getirmiş olduğu sıkıntılar var.'' 

Bakan Çağlayan, SSK indirimlerine de değinerek, 5 puanlık indirimin kamuya maliyetinin 5 milyar TL olduğunu ifade etti. 

KOSGEB'in bir ilki gerçekleştirdiğini ve 1 milyar dolar ihracat kredisi verdiğini anlatan Çağlayan, böyle bir uygulamanın Türkiye tarihinde olmadığını ve ihracat kredisi talebinin dolduğunu söyledi. 

Türkiye'nin, çok güçlü bir iç pazara sahip olduğunu ifade eden Çağlayan, kendilerini diğer ülkelerden ayıran en belirgin farkın da bu olduğunu bildirdi.

Bakan Çağlayan, Türkiye'nin toplam ticaretinin yüzde 91'inin iç pazara dönük olduğunu ve GSMH'nın da yüzde 75'inin iç pazardan geldiğini belirterek, ''Türkiye, aç doymamış dinamik bir iç pazara sahip. Avrapalılar bu nedenle Türkiye'yi ciddi iç pazar olarak görüyor. Türkiye, iç pazara yönelerek sıkıntılarını aşacak güce sahip'' dedi.

KOSGEB'in, bütçesinin artırıldığını ve yapılan yeni düzenleme ile SSK borcu bulunanlar da dahil olmak üzere ticaret, eğitim, hizmet sektörü gibi tüm KOBİ'lerin kredi kullanma imkanına kavuşturulduğunu ifade eden Çağlayan, bunun KOSGEB adına bir devrim olduğunu vurguladı.  

Reel sektör ile finans sektörü arasındaki kredi ilişkilerinin yeniden yapılandırılması için çalışmalarının devam ettiğini anlatan Çağlayan, kamunun kriz ortamında tüm alımlarını iç piyasadan karşılamasına ilişkin olarak da genelge yayımlandığını kaydetti.

Bakan Çağlayan, Türkiye'deki firmaların  2007 yılına göre toplam aktifinin 1,5 trilyon TL, Tekirdağ'ın toplam aktifinin ise 7 milyar TL olduğunu söyledi. 

Türkiye'nin, 2007 yılında toplamdaki cirosunun 1,7 trilyon TL, Tekirdağ'ın 9,5 milyar TL olarak hesaplandığını bildiren Çağlayan, Türkiye genelindeki satış karlılığının da yüzde 5,6 olduğunu ancak Tekirdağ'ın yüzde 3,8 ile bu ortalamanın gerisinde kaldığını bildirdi. 

Toplantında konuşan çeşitli meslek gruplarının temsilcilerinin, nakit para, büyük marketlerin küçük esnaf için doğurduğu sıkıntı, kredi, sanayi üretimindeki elektrik ve doğal gaz ücretleri gibi getirdikleri sorunlarını dinleyen Çağlayan, tüm sektörlerde karşılaşılan sorunların çözümü için çalıştıklarını ifade etti.

Çağlayan, esnaf ve sanatkarların Halk Bankası'ndan tek rakamlı faiz oranı ile kredi kullanma imkanına sahip olması için çalıştıklarını, güvenlikli taksi projesini de hayata geçireceklerini sözlerine ekledi. 

Çağlayan, toplantıya katılmadan önce, Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası'nı ziyaret ederek, Oda Başkanı Mustafa Yurdanur ile bir süre görüştü. 

Tekirdağ'daki temaslarında ayrıca, Belediye Başkanı ve AK Parti adayı Ahmet Aygün ve AK Parti Tekirdağ Milletvekili, TBMM İç İşleri Komisyonu Başkanı Ziyaeddin Akbulut ile kent merkezindeki Tuğlalı Park'ta vatandaşlarla bir araya gelen Çağlayan, burada yaptığı konuşmada, hafta sonu yapılacak yerel seçimlerde Aygün'e destek istedi. 

Hükümet'in, eğitim ve sağlık başta olmak üzere bir çok sektörde 6 yılda yaptığı hizmetleri anlatan Çağlayan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Davos'ta sergilediği tutumunun tüm dünyada örnek teşkil ettiğini kaydetti. 

Tekirdağ'da ayrıca, kent merkezinde kısa bir yürüyüş yaparak Kars-Ardahan-Iğdırlılar Derneği'ni ziyaret eden Çağlayan, yolda karşılaştığı esnaf ve vatandaşlarla sohbet etti. 

Altınova Mahallesi'ndeki Vanlılar Derneği'ni de ziyaret ederek vatandaşla sohbet eden Çağlayan, AK Parti Tekirdağ seçim bürosunda da partililer ile bir araya geldi. 

Tekirdağ Esnaf ve Sanatkarlar Odası'nı da ziyaret eden Çağlayan, temaslarının ardından Tekirdağ'dan ayrıldı.