Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan idam edilmelerinin 36’ıncı yılında bugün Ankara Karşıyaka Mezarlığı’ndaki mezarları başında anıldı.
Cumhuriyet gazetesi, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının avukatlığını yapan Halit Çelenk'le 'Deniz Gezmişleri' konuştu ve Deniz Gezmiş'le özdeşleşen parkayı görüntüledi.
"CUNTA EMRETTİ ASILDILAR"
Halit Çelenk, Gezmiş ve arkadaşlarının idam kararının askeri cunta tarafından kararlaştırıldığını ve mahkemenin bu kararı uygulamak üzere kurulduğunu dile getirdi. "Davanın ve yargılama sürecinin hukukla bir ilgisi olmadığını ve tam anlamıyla siyasal bir süreçle karşı karşıya geldiğimizi rahatlıkla söyleyebilirim. Zaten olağanüstü dönemlerin en büyük özelliği hukuksuzluktur. Mahkeme boyunca yaptığımız hukuki itiraz ve savunmaların hiçbirisi dikkate alınmamış ve 12 Mart askeri cuntasının mahkemelere verdiği emir ve talimatlar doğrultusunda yargılama yapılmış ve kararlar alınmıştır. "
DENİZ GEZMİŞ'İN PARKASI
Cumhuriyet muhabiri, idamın ardından Halit Çelenk'e teslim edilen Deniz Gezmiş'in parkasını da görüntüledi. Aradan 36 yıl geçmesine rağmen unutulmayan o parka hala Halit Çelenk'in evinde ve onu hala özenle saklıyor Çelenk çifti.

DENİZ GEZMİŞLER NEDEN ASILDI?
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamı yönünde oy kullananlar yaklaşık 30 yıl sonra yanlış yapıldığını söylediler.
Nahit Menteşe: Yanlış yaptık
Eski İçişleri Bakanlarından Nahit Menteşe , "yanlış yaptıklarını" düşünüyor: "Deniz Gezmiş ve arkadaşları konusunda yanlış yaptık. Adli hatalar olabilir... Devlet elden gidiyor görüşü vardı o zaman. Birtakım duyumlarımız vardı, bunlar da gözünü budaktan sakınmıyordu. O zamanki asker de bunların mutlak surette idam edilmesi taraftarıydı...."
İsmet Sezgin: Yanlış olmuştur
AP kökenli eski İçişleri Bakanlarından İsmet Sezgin de "Yanlış yaptık" diyor ve ekliyor:
"Bir fiili durum oldu adeta. O günün havasında Meclis başka türlü karar veremezdi. Onlar etkili oldu. Bir baskı ortamı vardı. O ortamdan kendini kurtaramadı Meclis. Öyle değerlendiriyorum onu. Yanlış olmuştur."
Oğuz Aygün: Deniz film artisti gibiydi, insanın içi sızlıyor
"Deniz Gezmiş yakışıklı bir adamdı, film artisti gibi, insanın içi sızlıyor. Belki ben de üzülmüşümdür, benim de gözlerim dolmuştur, keşke olmasaydı diye. Ama Deniz Gezmiş, arkadaşlarının lideri durumundaydı, fizik yapısı, durumu, inatçılığı ve iddialarıyla. Son dakikaya kadar kapıldığı yoldan en ufak bir sapma göstermeden Türkiye Cumhuriyeti'ne meydan okudu. O gün ona ölüm cezası verdik, o kararda benim de parmağım kalkmıştır. O gün verdiğim karardan bugün pişman değilim, ama üzülüyorum, bunlar olmamalı.
"ŞARTLAR ÖYLE İCAP EDİYORDU"
Süleyman Demirel: Şartlar öyle icap ettiriyordu
1972'de idamlara "evet" diyen Demirel, artık ölüm cezasının kaldırılmasından yana: "Devirler değişiyor, bundan 30 sene evvelin şartları bugün yoktur. Başka şartlar vardır. Bugünkü şartları düne götürerek düşünemezsiniz, çok yanlış olur. Ayrıca Türkiye demokratik, laik, üniter bir devlet. Çatı bu. Demokrasinin birtakım imkânlarından yararlanarak üniter laik devlet zorlanmıştır. 1970'li yıllar anarşi yılları, 80'li yılların ortasından itibaren aşağı yukarı 2000'li yıllara kadar da terör yıllarıdır. Anarşi yıllarında 6 bin vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Terör yıllarında 40 bin vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Suikastlar, sabotajlar, her çeşit vahşet cereyan etmiştir. Şimdi bunların cerayan ettiği bir Türkiye ile etmediği bir Türkiye farklıdır. (...) O günün şartları öyle icap ettirmiştir, öyle yapılmıştır.
Cumhuriyet