Diyabet yani şeker sorunu (hastalığı değil!) hepimizin bildiği duyduğu bir konu fakat yeterince de üzerinde durmuyoruz. Diyabeti olan bireylerin diyet yapması gerektiğini ya da ilaçlarını düzenli kullanması gerektiği, sporun önemini okuyoruz ama uygulamıyoruz. Neden? Çünkü genelde hastalık hallerinde doktor bize teşhis koyduğunda hemen ilk iş gidip ilaçlarımızı alır ve mümkün olduğu kadar onları kullanmaya çalışırız ve genelde bu ilaçlar da biraz düzelme olduğunda yarım bırakılabilir veya işe yaramıyor diye de tedavi yarım bırakılabilir. Halbuki, en önemli şey gittiğiniz hekime geri bildirimde bulunmaktır.
Diyabette yapılacak ilk 6 şey
Eğer size diyabet teşhisi konulduysa şu sıralamayı lütfen gerçekleştirin!
Endokrin veya dahiliye uzmanına gidin.
Gerekli tahlilleri yaptırın ve tahlillerde çıkan durumu iyice anlayın. Vücudunuzda neler oluyor, diyabetsize ne yapar, neden olur ve bu ilaçları neden kullanmak gerekir? Anlamak için sorun, bizde hâlâ kıramadığımız doktordan çekinme, soru soramama gibi sıkıntılar var, bunu aşmanın zamanı geldi de geçti.
Diyetisyene gidin. Mümkünse diyabet konusunda tecrübeli bir diyetisyen seçmeye çalışın. Diyetisyene gittiğinizde bilin ki size verilen listenin tek başına bir anlamı yok. Dİyetisyen size yaşam tarzınıza göre, diyabetle iyi anlaşabilmek için nasıl besleneceğinizi, ne yiyeceğinizi, içeceğinizi, hangi pişirme yöntemlerinin size uygun olduğunu, alışverişte neleri tercih edeceğinizi, tüm ayrıntılarıyla anlatacaktır. Bu bir eğitimdir. Diyabet eğitimi de bir seferlik bir eğitim değil, uzun, birkaç hafta bazen de birkaç ay takiple verilecek bir eğitim olabilir. Yediklerinizi not alın ve mutlaka diyetisyene aklınızdaki tüm soruları sorun. Yeni tarifler deneyecekseniz mutlaka diyetisyene danışın.
Bu dönemde hekimiz size şeker ölçüm cihazı önerecektir. Ölçtüğünüz şeker değerlerinizi, yediklerinizi not aldığınız günlüğün üzerine yazın. Çünkü şeker sonuçlarınız sadece ilaca göre, ilk sırada ne yediğinize, ne içtiğinize göre değişir ve buna göre ikinci sırada ilaç önem taşır. Yani diyet + ilaç + yapılan sporu birlikte değerlendirmek gerekir.
Ayda 1 veya 3 ayda 1 (kişiye göre değişir) hekiminize haber verin. Ne durumdasınız, size tedavi iyi geldi mi yoksa sorunlar mı yaşıyorsunuz, siz kendiniz takip edin ve size takip edecek ekip ile bu bilgileri mutlaka paylaşın! İşe yaramadı deyip yarım bırakmayın!
Egzersiz uzmanıyla konuşun ve şekerinizi düşürmeyecek şekilde programınızı düzenleyin. Bu programdan mutlaka diyetisyeninizin de haberi olsun çünkü spor öncesi ve sonrası ne yiyeceğinizi belirlemeniz gerekir.
Her hastanede diyetisyen yok. Diyabet tedavisinde ilk sırada beslenme gelir ve hatta diyet+ilaçlar bir arada olmak zorunda ama bazen bu mümkün olmuyor. “Diyetisyene gidemiyorum” diye mail atanlar oluyor bazen bana. Aslında her hastanede birden fazla diyetisyen olması gerekiyor ve diyabetli bireylerin diyetisyene mutlaka ulaşması sağlanmalı. Fakat hâlâ hastanelerde diyetisyen sayısı yetersiz ne yazık ki. Herkes de özel kliniklerdeki diyetisyenlere ulaşamıyor. Siz randevu için uğraşın ve mümkünse araştırın size en yakın, en uygun diyetisyene mutlaka gidin. Televizyonda duyduklarınız veya internetteki bilgiler bazen çok yanlış ve tehlikeli olabiliyor. Zor gibi görünse de diyetisyene ulaşmak sağlığınız için çok önemli.
Yaşam kalitenizi artırın
Sadece ‘şekeri kes’ diyenler de var... Bu kadar da basit değil aslında. Diyabette ne yediğiniz saat kaçta yediğiniz hepsi önemli. Sizin için diyabet tedavisinde diyabetli en önemli adımları yazıyorum. Lütfen bunu ailenizden biri varsa kesin ve ona verin. Bu dediklerimi yapabilirseniz diyabet lemez, vücuda zarar vermez ve uygun beslenerek yaşam kalitenizi arttırabilirsiniz.
Asla öğün atlamayın. Mutlaka 2 saatte bir öğün tüketin.
Glisemik indeks kavramını öğrenin. Diyetin glisemik yükünü yönetmeyi öğrenin.
İncir, üzüm, karpuz, muz, pirinç, beyaz ekmek, patates, mısır, kestane yani şekerli her şey kanşekerini yükseltir. Kan şekeriniz dengeye girene kadar bunları tüketmeyin.
Beyaz ekmek yerine tam buğday veya kepekli ekmek, beyaz makarna yerine tam buğdaydan yapılan veya integral makarna, bulgur olabilir.
Şeker ve şekerli olan tüm gıdaları hayatınızdan çıkarmalısınız ama bu tatlı yemeyeceğiniz anlamına gelmez. Tatlılarda stevia, sukraloz gibi tatlandırıcılar kullanılabilir. Yeni çıkan tatlandırıcılar ısıya da dayanıklı olduğu için kek, pasta, muhallebi, her tatlıya uygun.
Porsiyon kontrolü sizin en önemli kuralınız. Şeker dengesi kişiye göre değişebilr, bu nedenle porsiyonlarınızı şeker ölçümleri ile karşılaştırınız. Ne kadar yediğinizde şekeriniz ne oluyor, takip etmeyi öğrenmelisiniz.
Her gün yürüyüş yapmak size çok iyi gelecektir. Kan şekerini de düşürür. Aç karnına yürüyüş yapmayın. Yemekten 1 saat sonra yürüyüş yapın ve yürüyüşe çıkmadan kan şekeriniz ölçün. Kanşekeri 80 mg/dl altında ise veya 300 mg/dl üzerinde ise spor yapmayın.
Günlük tutun, yediklerinizi içtiklerinizi sporunuzu ve şekerinizi yazın.
Yeni teşhis konduysa haftada 1 diyetisyen ile görüşün.
Mutlaka düzenli şekerinizi takip eden hekim ile görüşün.
Diyabeti durduracak 10 altın öneri!
Diyabetin belirtileri
Çok su içme
Çok sık idrara çıkma
Zayıflama
Halsizlik
Uyku hali
Yorgunluk
Yaraların geç iyileşmesi
Görme bulanıklığı
Ağız kuruluğu
Açlık kan şekeri 126mg/dl üzeri ve tokluk kan şekeri 200 mg/dl ve üzerinde ise
3 aylık şeker ortalaması 6’nın üzerinde ise diyabet teşhisi konuyor. Bu değerler kişiye göre değişebilir. Bazı durumlarda açlık kan şekeri 110’u geçtiğinde, tokluk kan şekeri 160’ı geçtiğinde de diyabet teşhisi konabiliyor. En iyisi açlık şekeri 110’u geçtiğinde bir endokrin uzmanı ile görüşmek.
habertürk
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |