(TURKTİME-EMİN ÖZGÖNÜL) Turktime Başyazarı Emin Özgönül medya'daki 'derin operasyonun' bilinmeyen bölümlerini yazdı. Özgönül, Emin Çölaşan'la beraber aynı gazetenin yazarı Bekir Coşkun'a da 'hükümete yüklenme' mesajı verildiğini belirtti.
Cumhurbaşkanlığı ve genel seçim yaklaşıyor.
Medya yöneticileri ise, iktidar ile ilişkilerini sıcak tutmak istiyor.
Yayın organlarında özellikle iki isim aleyhinde haber çıkması istenmiyor.
Başbakan Recep Tayip Erdoğan
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan.
Çünkü medyanın, medya dışında da ticari işleri var.
Bu işlerin büyük bölümü de iktidar ve bürokrasi ile bağlantılı.
Hangi tekere çomak sokulursa hangi işlerin aksadığı, zorlaştığı ya de engel çıkarıldığı biliniyor.
O nedenle yazarlar, yöneticiler tarafından ''Aman şu konuya girmeyin'' denilerek uyarılıyor.
Aleyhteki ifadelerin yumuşatılması ''rica'' ediliyor.
Bu durum Ecevit iktidarı döneminde de farklı değildi
Yılmaz ya Çiller iktidarı döneminde de.
O zamanlar da, ''rica'' üzerine Başbakanların yanı sıra ya Hüsamettin Özkan ya Güneş Taner, ya da bir başka isim için yazılan haberlere ''Titizlik'' gösterilirdi.
Hatta MHP'li koalisyon döneminde bir gazetede, Sağlık Bakanı Osman Durmuş aleyhinde haber yazılamazdı.
Çünkü o gazetenin patronu, Sağlık Bakanlığına bağlı bir hastanede kalıyordu.
Çölaşan olayı
Medyadaki son durum ise Hürriyet yazarı Emin Çölaşan'ın bazı dostlarına, sıkıntılarını anlatması ile iyice su yüzüne çıktı. Çölaşan ve birçok medya mensubu benzer fikirleri aktarınca, bugün medyadaki genel hava şöyle şekillendi:
İKİ İSİM:
Muhabirlerin hükümet aleyhine olan somut ancak belgesiz haberleri zaten kullanılmıyor. Belgeli olanlar ise ya çok küçük değerlendiriliyor ya da görmezden geliniyor. Yazarlara ise Başbakan ve Maliye Bakanı hakkında aleyhte yorum yapmamaları ''Rica'' ediliyor.
ÇÖLAŞAN NEDEN PATLADI?
Emin Çölaşan 30 yıldır doğru bildiğinden sapmadı. Eğilip bükülmedi. Daha önceki baskılara rağmen çizgisini de hiç değiştirmedi. Ama yönetim tarafından bir kez daha Başbakan ve Maliye bakanı aleyhinde yazı yazmaması, hükümete fazlaca yüklenmemesi talep edilince patladı.
İZNE Mİ ÇIKIYORDU?
Bu talep üzerine meslekte 30 yılını doldurduğu 7 Şubat günü yazısının altına ''Sevgili okuyucularım. Bir müddet izne çıkıyorum. Umarım yakında tekrar görüşürüz'' biçiminde kinayeli bir not koymayı planladı. Bu planını da yüksek sesle gazete içinde söyledi. Ertuğrul Özkök Ankara'ya geldi. Çölaşan ile görüşerek izne çıkmamasını rica etti. Çölaşan da ''Şimdilik peki'' dedi ancak ilkelerinden geri adım atmadı.
İSTİFAYI DÜŞÜNDÜ MÜ?
Çölaşan bu aşamada istifa etmeyi de düşündü. Ancak 22 yıldır çalıştığı gazetesinde ve çevresinde bulunan dostları (Bırakır gidersen önemli bir mevzi kaybedilir) dediler. Çölaşan da (Doğru, zaten benim köşeme göz dikip kulis yapan biri gazete içinden, ikisi dışından üç yazar var) dedi ve üç isim verdi. (TURKTİME'NİN NOTU: SPEKÜLASYONLARA NEDEN OLMAMAK İÇİN BU ÜÇ YAZARIN İSMİNİ AÇIKLAMIYORUZ)
BEKİR COŞKUN
Hürriyet'te hükümete çok fazla yüklenmemesi için ricada bulunulan bir ikinci ismin ise Bekir Coşkun olduğu öğrenildi. Coşkun bu nedenle direk değil, genellikle doğa ve hayvan sevgisinden yola çıkarak eleştirilerini sıralıyor.
BİZİM DE DURUMUMUZ AYNI
Geçen hafta Ankara'ya gelen, Doğan grubu dışındaki büyükçe bir gazetenin Genel yayın yönetmeni de benzer yakınmalarda bulunup ''Bizim de durumumuz aynı. İktidar aleyhindeki haberlere mecburen oto kontrol uyguluyoruz'' dedi.
ETKİLENMEYEN 4 KANAL:
İktidara fazla yüklenilmemesi için yöneticilerinden uyarı alan birçok medya mensubunun, hem fikir oldukları bir başka konu daha var. O da Türkiye'de uyarılara aldırmadan daha bağımsız yayın yapabilen 4 kanal olduğu. Kanaltürk, Habertürk, B TV ve ART. Yani Tuncay Özkan, Ufuk Güldemir, Mehmet Haberal ve Mustafa Özbek'in kanalları.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...