İstanbul 66. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen 3.celseye, tutuksuz sanıklardan M.Ö. katıldı. Diğer sanık ise gelmedi. İntihar eden E.Ç.'nin oğulları C. ve R. Ç de duruşmada hazır bulundu. Duruşmada, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü Koruma Amirliği'nin Başpolis memuru tanıklık yaptı. Olayda müzakareci olduğunu söyleyen tanık polis, "İlk yaklaştığımda şahsın stres seviyesi çok yüksekti. Alkollü olma ihtimali de vardı. Konuşmaya başladım, stres seviyesi düşünce o da konuşmaya başladı. 30-45 dakika müzakare ettim. O sırada trafik yoğunlaştı. Arabalar durarak geçmeye başladı. Sonra gri bir arabadan iki bayan, 'Atla' diyerek küfür etti. Onlara doğru döndüğümde şahıs da 'Atla ha' diyerek atladı" dedi."
Şahsın ikna edilip edilemeyeceğine ilişkin bir soru üzerine müzakereci polis, "Daha önceki tecrübelerime göre köprüye çıkanların küçük bir kısmı şov için çıkar. Yüzde 99'u ise atlamak için çıkar. Ancak ilk etapta atlamayanların ikna edilebilme olasılığı yüksektir. Bu durumda şahsın ikna edilebileceğini düşünüyordum. Bu teorik bilgi dışında şahsın stres seviyesinin düşmesi de bu sonuca varmamı sağlamıştır. İlk etapta atlamayan ve müzakareye başladığım intihar teşebbüsü olaylarında bugüne kadar hep başarılı oldum. Bu olayda ilk defa müzakare yapmama rağmen intihar etmeyle sonuçlanan bir olay gerçekleşmiştir. Yaklaşık 10 yıldır bu işi yapıyorum. 450'ye yakın intihar etme vakasıyla karşılaştım" diye cevap verdi.
Tanık polis ayrıca karakolda sanıklardan H.U'nun "Bir boşboğazlık yaptık. Niye işlem yapıyorsunuz?" dediğini söyledi. "Hangi sanığın 'atla' diye bağırdığını gördüğü" yönündeki soruya da polis Aydın Alişan, "Her iki sanığın da sözleri söylediğini net olarak tespit ettim" diye cevapladı. Daha sonra tanık olarak dinlenen bir başka polis ise kendisinin trafiğin akışını sağladığını, sanıkların sözlerini duymadığını belirtti.
Sanıklardan M.Ö'nün avukatı, Beyoğlu'nda gerçekleşen bir intihar teşebbüsünde kalabalığın "Atla" demesine rağmen şahsın atlamadığını belirterek her intihar teşebbüsünde "atla" denilince atlanmadığına bu olayın örnek olduğunu, burada da şahsın atlayabileceği ihtimalinin gözetilmesi gerektiğini ifade etti. Sanıklardan H.U'nun avukatı da müzükereci tanık polisin tüm görüşmelerde başarılı olduğu iddiasının resmi kayıtlar istenerek tespit edilmesini istedi.
Şikayetçi avukatı ise "İntihar eden şahıs bugüne kadar ruhsal hastalık nedeniyle herhangi bir tedavi görmemiştir" diyerek sanıkların tutuklanmasını talep etti. Mahkeme, sanıkların tutuklanması talebini ve tanık polisin görüşmelerine yönelik tespit talebini reddetti. Duruşma tanıkların dinlenmesi için ertelendi.
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, 8 Mart 2016 tarihinde maktül E.Ç'nin Boğaziçi Köprüsü korkulukları üzerine çıkarak intihar girişiminde bulunduğu anlatılıyor. Olay yerine gelen uzman polislerce intihardan vazgeçirme yönünde gerekli önlemler ve müdahale yapıldığı sırada şüpheliler H.U ve M.Ö'nün araçlarıyla köprüden geçerken maktule yönelik "Atlasana ulan" deyip küfür ettikleri belirtiliyor. Şüphelilerin teşvik amaçlı söylemlerde bulunmaları üzerine maktülün şüphelilere dönerek "Atla he, atla" diyerek kendisini boşluğa bıraktığı ve daha sonra öldüğünün belirlendiği kaydediliyor. Şüpheliler hakkında, "intihara yönlendirme" suçundan TCK'nin 84/2. Maddesi uyarınca ayrı ayrı 4 yıldan 10 yıla kadar hapisleri talep ediliyor.
Sabah
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...