KİRALIK İŞÇİ TEPKİSİ: YASA, İNSANİ ÖZDEN MAHRUM

Öz İplik İş Sendikası Genel Başkan Vekili Murat İnanç, “kiralık işçi uygulaması özel istihdam bürolarını işçi taşeronu firmalar haline getirir” dedi.
1 Temmuz 2009 Çarşamba günü gece yarısı, TBMM Genel Kurulunda, özel istihdam bürolarına ödünç işçilik yetkisi veren yasanın kabul edildiğini hatırlatan İnanç, “Bu yasa adeta yangından mal kaçırılırcasına çıkarıldı.

 Her şeyden önce işçi kesiminin itirazları dikkate alınıyormuş gibi davranılırken işçi kuruluşlarının adeta atlatılarak bir emri vaki ile karşı karşıya bırakılması, yani yasanın çıkış şekli hükümet, işçi ve işveren kesimi arasındaki ilişkilerde ciddi bir güven sorunu doğurmuştur. Çalışma barışı için bir risk faktörü ortaya çıkmıştır. Yeni yasa ile bürolar işçilerle geçici iş sözleşmesi yapıp onu rızası olmadan istediği şirkete kiralayacaktır” diye konuştu.

“YASA, İNSANİ ÖZDEN MAHRUM”

İnanç, yasanın kendi içinde çok sayıda sorun barındırdığını vurguladı, şunları kaydetti:
“Yasa, bir işyerinde part-time çalışanlar dahil toplam personelin yüzde 25’i kadar kiralık işçi çalıştırılmasına cevaz vermektedir. Bunun anlamı özürlü istihdamının önünün tıkanması, Anayasa ile teminat altına alınmış eşitlik ilkesinin delinmesi demektir.

Ayrıca yasa, kiralık işçilerin kıdem tazminatı ile ilgili hiçbir düzenleme getirmediği gibi, mevcut yasa işçilerin işe başlamadan 1 gün önce bildirilmesini zorunlu hale getirmişken, kiralık işçilerde bu süre nedenini anlamadığımız bir şekilde 15 güne çıkarılmıştır.
Bu yasa sendikalaşmanın önüne yeni bir barikat daha eklediği için aynı zamanda bir sendikasızlaştırma operasyonudur.

Tıpkı sendikalaşmayı önleyen taşeron şirketler gibi istihdam büroları da bu yasayla bir tür işçi taşeronu firmalar haline getirilmekte, çalıştığı işyeri ve sendikalarla bağı koparılmış bir çalışma şekline mahkum edilmektedir.
Bu yasa işsizin ve işçinin problemini çözmek için değil işverenin işçilik maliyeti ile ilgili sorunlarını çözmek üzere çıkarılmıştır. Yasanın uygulanmasından doğan faydalar işverene, risk ve kayıplar ise kiralık işçilerle sendikalara ve devlete ciro edilmektedir.

Yasa bu haliyle insani özden mahrumdur. Kiralık işçiler bir çok yasal haklardan mahrum, iş güvenliği ve ücret dahil hayatıyla ilgili bir belirsizlikler evreninde çalışmaya mahkum edilmektedir. Bu yasa, çalışan insanı oradan oraya taşınabilir, her şartta çalıştırılabilir bir robot, bir nesne gibi gören ve gösteren bir zihniyetin ürünüdür. “
Murat İnanç, açıklamasını, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e, “Bu yasayı veto edin” çağrısı yaparak tamamladı.