Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, dünyada yaşanan krizle birlikte gelişmiş ülkelerin korumacı politikalara yönelmesinin, dünya ticaretine zarar verdiğini belirterek, korumacılığın durgunluğu kalıcı hale getirebileceğini söyledi.
Bakan Tüzmen, "dünyada yaşanan krizle birlikte, krizden etkilenen ülkelerin aldıkları önlemlerin dünya ticaretini nasıl etkileyeceğine" ilişkin sorusunu yanıtlarken, geçmişte korumacı politikalara şiddetle karşı çıkan ve DTÖ toplantılarında korumacılığa karşı mücadele eden bu ülkelerin, şimdi korumacılığa yönelme eğilimine girdiğini belirterek, "Gelişmiş ülkelerin korumacı politikalara yönelmesi, dünya ticaretine zarar veriyor. Kriz nedeniyle dünya ticaretinde ciddi bir pazar daralması yaşanırken, buna bir de korumacı politikaların eklenmesi tehlikeli bir durum yaratıyor" dedi.
Gelişmiş ülkelerin korumacı politikalara yönelmesinin DTÖ yöneticilerince de eleştirildiğini, ancak bu politikaların engellenmesi konusunda herhangi bir çalışma olmadığını ifade eden Bakan Tüzmen, şunları söyledi:
"Gelişmiş ülkelerin korumacı politikalarını sürdürmesi özellikle gelişmekte olan ülke ekonomilerini çok olumsuz etkiler. Korumacı politikalar ve bu politikaların ortaya çıkaracağı yıkıcı rekabet, yaşanmakta olan ekonomik durgunluğu kalıcı hale getirebilir. Gelişmiş ülkelerin korumacı politikaları, dünyada var olan dengesizliği daha da arttırır. Bu da dünyadaki istikrarsızlığı tetikler. Oysa ki yaşanan kriz ortamında dünyada daha fazla istikrara ihtiyaç vardır. Dünya, yaşanan krizi ancak dünya ticaretinin artmasıyla aşabilir."
Dünyada yaşanan krizle birlikte dünya pazarlarında daralma yaşandığını, ihracatçıların buna karşı mücadele ettiğini ve yeni pazarlar bulmak için çalıştığını ifade eden Bakan Tüzmen, ihracatçıların sıkıntıları ile ilgili görüşlerini ise şöyle açıkladı:
"İhracatçılarımız dünya pazarlarındaki daralmaya rağmen, çabalarını sürdürüyorlar. Özellikle krizden az etkilenen Orta Doğu, Afrika, Orta Asya ve Asya pazarlarında yeni anlaşmalar yapıyorlar. Ancak akreditiflerini Türk bankalarında teyit ettiremiyorlar. Bu nedenle sıkıntı çekiyorlar.
Bankacılık sektörü, ihracatın finansmanına destek olmuyor. Aşırı temkinli davranıyorlar. Akreditifi teyit edilmediği için, ihracat yapmakta sıkıntı çeken firmalarımızın sayısı hızla artıyor. Akreditiflerini teyit ettirecek banka bulamadığı için, yapılamayan ihracat miktarı milyarlarca dolara ulaştı. Bankacılık sektörünün ihracatın finansmanına destek vermemesi ihracatı olumsuz etkiliyor. Biz, bu ihracatçı firmalarımızı yıllarca süren çabalarımız sonucu yarattık. Bankacılık sektörü, bugünkü ortamda yılların emeğini yok etmemeli, ihracatın finansmanını desteklemelidir. Gerektiğinde risk almalıdır. Risk almadan bu işler olmaz."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...