AKŞAM’ın askeri savcılık tarafından soruşturma açıldığı haberi gündeme bomba gibi düştü. Savcı Zekeriya Öz ile Askeri Savcı Ahmet Zeki Üçok bir araya gelme kararı aldı. Böylelikle 13 aylık Ergenekon soruşturması boyunca ilk kez askeri ve sivil savcılar yüz yüze buluşup bilgi ve belgeleri değerlendirecek
AKŞAM’ın askeri savcılığın, illegal yapılanmaya gittiği iddia edilen 20 subay hakkında soruşturma açtığı haberinin ardından önemli gelişmeler yaşandı. Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz ile askeri savcı adli ve idari makamların işbirliği çerçevesinde bir araya gelme kararı aldı. Buluşma günü ve saati de kararlaştırıldı. Böylelikle 13 aylık soruşturma boyunca ilk kez askeri ve sivil savcı yüz yüze buluşacak; ellerindeki bilgi, belge ve telefon tapelerini değerlendirecek. Tarihi soruşturmanın askeri savcısı ‘Ahmet Zeki Üçok’ olacak.
BELGE NASIL SIZDI?
Askeri savcılığın soruşturması üç kapsamda sürecek. Bunlardan birincisi, MİT’in gizli belgesinin nasıl sızdığına, ikincisi belgenin içeriğinin doğru olup olmadığına, üçüncüsü de Ergenekon bağlantısının bulunup bulunmadığına ilişkin olacak. Bu aşamada en kritik soru ise belgenin nasıl sızdırıldığı.
SORUŞTURMA ŞİFRELERİ
MİT kaynaklı olan belge, Genelkurmay Başkanlığı’na gönderilmiş, Genelkurmay da Hava Kuvvetleri’ne iletmişti. Belge, Hava Kuvvetleri’nden yalnızca üç yetkilinin elinde bulunuyordu: Hava Kuvvetleri Komutanı, Kurmay Başkanı ve Hava Kuvvetleri İstihbarat Başkanı. Dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Faruk Cömert, kendi parafını atmıştı. Ele geçirilen belge de paraflı. Paraflı belgenin sızması nedeniyle Hava Kuvvetleri’nden çıkmış olduğu değerlendirmesi yapılıyor. Sızdırma konusu, TSK’nın ve özellikle de Hava Kuvvetleri’nin bilgi ve belge güvenliği açısından önem taşıyor. İki savcı buluştuklarında belgeyi sızdıranlarla, Ergenekon arasında bağlantı bulunup bulunmadığını araştıracak. Savcılar ayrıca bilgi belge ve doküman paylaşımı çerçevesinde listedeki isimlerle Ergenekon zanlıları arasında herhangi bir temas görüşme veya bağlantı olup olmadığını da inceleyecek. AKŞAM’ın dün manşetten duyurduğu haberde 3 yıl önce MİT tarafından hazırlanan ve Hava Kuvvetleri’ndeki 20 subayın illegal yapılanmaya gittiğini yazan ‘çok gizli’ raporun bir yarbay ve İşçi Partisi’nin bilgisarayarında bulunduğu, Askeri Savcılığın konuyla ilgili araştırma yaptığı belirtilmişti.
TSK’NIN YORUMU
ERGENEKON konusunda Askeri Savcılığın devreye girmesi TSK’nın bağımsız yargının işleyişine olan saygısı kapsamında değerlendiriliyor. Ergenekon sürecinin başından beri TSK’nın, kamuoyuna mal olmuş iddiaların usullerine göre olmak kaydıyla yetkili merciler tarafından incelenip soruşturulmasına yardımcı olduğu belirtiliyor. Soruşturmanın, TSK’daki emir komuta zincirine aykırı her türlü hareketin ortaya çıkarılması ve varsa cezalandırılması bakımından ele alındığı kaydediliyor.
SAVCI ÖZ’ÜN HASSASİYETİ
SavcI Zekeriya Öz, askeri savcılarla yaptığı telefon görüşmesinde, bu konuda bir işbirliği anlayışı içinde olduklarını söyledi. Öz, tek bir muvazzaf subayla ilgili bile iddia ve belgeyi iddianameye koymadığını ifade etti. Ergenekon savcısı, bu konuda özen gösterdiğini ve görevdeki subaylarla ilgili kısmı askeri savcılığa bıraktığını kaydetti.
DEMİRTAŞ’IN ÇÜRÜK DAVASINA BAKMIŞTI
HAVA Kuvvetleri Komutanlığı Savcısı Albay Ahmet Zeki Üçok, DTP eski Genel Başkanı Nurettin Demirtaş’ın da yargılandığı sahte çürük operasyonunu yürütmüş ve 97 kişi hakkında dava açmıştı. Üçok’un iddianamede, Atatürk ve Voltaire’in sözlerine vurgu yapması dikkat çekmişti. İddianamede, “Atatürk’ün 1924 yılında söylediği gibi ‘Türkiye Cumhuriyeti, sadece iki şeye güvenmektedir: Biri millet kararı, diğeri en elim güç ve şartlar içinde, takdirlerine hakkıyla layık olma niteliği kazanan ordumuzun kahramanlığıdır.’ Askerlik lafla, politikayla ne idüğü belirsiz kişilerin aldatıcı vaatlerine kulak vermekle yapılmaz. Voltaire’in dediği gibi insanlığın en güzel görevi adalet dağıtmasıdır. Kamu vicdanı, şimdi adaletin en uygun şekilde dağıtılmasını beklemektedir” ifadeleri yer almıştı.
ÇARPICI SÖZLER
Üçok, Demirtaş’ın yargılanmasına üzüldüğünü belirterek çok tartışılan şu sözleri söylemişti: Demirtaş, toplumun kanaat önderlerindendir. Ayrıca en genç liderdir. Gençlere örnek olabilecek yegane kişidir. Partisinin varlık sebebinde ‘uzlaşma’ deniliyor. Askerlik gibi toplumda uzlaşılmış bir konu varken, askerlikten kaçmak için sahte rapor almak suçlamasıyla karşı karşıyadır. Anadolu’da bir laf vardır. Yiğit lakabıyla anılır. Demirel’e ‘baba’, Özal’a ‘tonton’, Başbakanımıza ‘Kasımpaşalı’ denir. Umarım, Demirtaş bu suçlama üzerinden bir lakapla anılmaz.
Akşam
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...