Reuters'ın haberine göre, bir görgü tanığı, kurbanların hastaneye götürülmesine yardımcı olduğunu belirterek, "Onlarca kişi öldü. 15 değil, onlarca kişi. Tam bir katliamın ortasındayız" dedi.
AP ajansı, adının açıklanmasını istemeyen bir hastane yetkilisine dayanarak verdiği haberinde, Bingazi'de dün yaşamını yitiren 35 protestocunun toplu cenazesinden dağılan kalabalığa komandoların ateş açması sonucu 15 kişinin öldüğünü duyurmuştu.
İNSAN HAKLARI İZLEME ÖRGÜTÜNE GÖRE ÖLÜ SAYISI EN AZ 104
Merkezi New York'ta bulunan İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Londra bürosu direktörü Tom Porteous telefonla yaptığı açıklamada, hastane çalışanları ve görgü tanıklarına dayanarak, "Libya'daki çalışanlarının en az 104 kişinin öldüğünü teyid ettiğini" kaydetti. Porteous, "Bu, oradaki durumun tamamlanmamış bir resmi, çünkü Libya'yla iletişim çok zor. İnsan hakları konusunda bir felaketin yaşandığına dair ciddi kaygılarımız var" dedi.
DİNİ LİDERLER, "KATLİAM"A DERHAL SON VERİLMESİNİ İSTEDİ
Öte yandan Libya'nın ikinci büyük kenti ve Muammer Kaddafi yönetimi karşıtı gösterilerin merkezi olan Bingazi'de, keskin nişancıların kalabalığa ateş açması sonucu onlarca kişinin yaşamını yitirmesinin ardından dini liderler, "katliam"a derhal son verilmesi çağrısında bulundu. Kanlı müdahalenin ardından harekete geçen 50 kadar Libyalı Müslüman dini lider, güvenlik güçlerinden, birer Müslüman olarak öldürmeye son vermelerini istedi.
Reuters'a gönderdikleri açıklamada, bu olayın içinde yer alan ya da bir şekilde ona destek veren her bir Müslüman'a masum insanları öldürmenin Allah ve Hz. Muhammed tarafından yasaklandığını hatırlaması çağrısında bulunan dini liderler, "Erkek ve kız kardeşlerinizi öldürmeyin. Katliama şimdi son verin" dedi. Görgü tanıkları, önceki gün yaşamını yitiren 35 protestocunun toplu cenazesinden dağılan kalabalığa dün keskin nişancıların ateş açması sonucu onlarca kişinin öldüğünü söylemişti. Protestoların başlamasından bu yana ülkeye yabancı gazetecilerin girişine izin verilmediği, yerel gazetecilerin de Bingazi'ye gitmeleri yasaklandığı için bu sayı doğrulanamıyor.
Libya'nın doğusundaki en az 5 kentte yönetim karşıtı gösteriler düzenlenirken, merkezi New York'ta bulunan İnsan Hakları İzleme Örgütü, dünkü olaylardan önceki 3 günde 84 kişinin öldüğünü açıklamıştı. Ancak İngiliz Independent gazetesine göre, ölü sayısı 200'e yükselmiş olabilir.
Bu arada, Bingazi'de yaşayan bir kişi askerlerin, sadece keskin nişancıların ateş ettiği bir komuta merkezine sığındığını, kentin diğer bölgelerinde hiç güvenlik gücü kalmadığını söyledi.
Binlerce kişinin de adliye binası önünde toplandığını belirten kaynak, Devrim Komitesi binaları ile karakolların yandığını da ifade etti. İtalyan ANSA haber ajansı da İtalyan bir görgü tanığına dayanarak verdiği haberde, "kentin tamamen kontrolden çıktığını" bildirdi. Adının açıklanmasını istemeyen görgü tanığı, "Tüm hükümet binaları ve bir banka yandı. İsyancılar her şeyi yerle bir etti. Sokaklar da polis dahil kimse yok" dedi. Hükümetten ölü sayısı ya da şiddet haberleri konusunda resmi bir açıklama yapılmadı.
ONLARCA KİŞİ TUTUKLANDI
Libya'da, ülke istikrarını bozmayı hedefleyen bir "şebeke" üyesi onlarca Arap kökenli kişinin tutuklandığı bildirildi. Libya haber ajansı Jana'nın "güvenilir" kaynaklara dayanarak verdiği habere göre, Libyalı yetkililer, "ülkenin çeşitli kentlerinde" tutuklanan bu kişilerin "yabancı kökenli bir şebekenin üyesi oldukları ve Libya'nın istikrarını bozmak, Libyalıların güvenliğine ve ulusal birliğe zarar vermek için eğitildiklerini" söyledi.
Ajans, soruşturmaya yakın kaynaklara göre, "Libyalı güvenlik organlarının, tutuklanan bu kişilerin Tunus, Mısır, Sudan, Filistin ve Suriye ile Türk uyruklu olduklarını ortaya koyduğunu" ileri sürdü. Ajansın haberinde, bu kişilerin "yağmalama, hastaneler, bankalar, mahkeme binaları, cezaevleri, karakollar ile diğer kamu binalarıyla özel mülklerin kundaklanması gibi sabotaj eylemlerini kışkırtmakla görevli oldukları" kaydedildi. Haberde, "Libya'nın bazı kentlerinin salı gününden bu yana sabotaj ve imha eylemlerine sahne olduğu, polis ve askeri polis merkezlerini hedef alan saldırıların amacının silah ele geçirip daha sonra bu silahları kullanmak olduğu" belirtildi. Ajans, "soruşturmaya yakın kaynakların, bu şebekenin ardında İsrail'in olduğu varsayımını da gözden uzakta tutmadıklarını" belirtti. (AA)
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...