Çağın ölüm tuzakları her geçen gün ağına yeni gençleri düşürüyor. Araştırmalar kötü alışkanlıklara başlama yaşının ilkokul çağına kadar indiğini ortaya koyuyor. Yine Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) raporunda, dengesiz beslenme, güvenli olmayan cinsel ilişki, tansiyon, sigara, alkollü içki, kirli hava ve kötü çevre koşulları, demir eksikliği, kapalı ortamda dumana maruz kalma, yüksek kolesterol ve aşırı şişmanlık, sağlığa en zararlı 10 etken olarak yer alıyor. WHO'ya göre, dünya genelinde yılda 56 milyon ölümün üçte birinden fazlası bu 10 etkenden kaynaklanıyor. Peki bütün bu olumsuz tablo karşısında ne yapmak lazım? İşte bu sorudan yola çıkan Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan, çağın tuzaklarına eğitimcilerin ve ailerin dikkatini çekmek gerektiğinin altını önemle çiziyor. Zararlı alışkanlıkların yıkıcı hedefininin aile ve toplum olduğunu önemle belirten Tekalan, buna karşı din ve ahlak kavramlarımızı yeniden yorumlamak gerektiğini belirtiyor.
“Çağın Ölüm Tuzakları” adlı bir çalışmayla okuyucunun karşısına çıkan Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan, kötü alışkanlıkları koca bir çınarı yiyip bitiren küçük ve sinsi kurtcuklara benzetiyor.
Tıpkı bu kurtcukların dev bir ağacı içinden yiyip bitirmesi gibi kötü alışkanlıklar da özellikle gençliği içinden çökertiyor. Burada asıl üzerinde durulması gereken kötü alışkanlıklarla nasıl mücadele edileceği değil, dünya gençliğini çarkından geçiren bu dev sektörün oyunlarına dikkat çekmek. İşte bu konuda Tekalan, şunları söylüyor:
“Kötü alışkanlıklar deyip geçmemek lazım. Çünkü karşımızda çok ciddi bir sektör var. Bu sektörün dünyanın her yerinde ayakları var. Önce gençleri sigara alışkanlığı ile ele geçiriyor. Ardından diğer kötü alışkanlıklar devreye giriyor. Böylece bu kötü alışkanlıkları yayarak hem çok güzel para kazanıyorlar hem de gençliği eline geçirip aile kavramını yerle bir ediyor.”
Silahtan bile etkili
Artık sıcak savaşın yerini soğuk savaş aldı. Soğuk savaşta kullanılan en etkili silahların başında sigara, içki, internet oyunları yada porno siteleri geliyor. Üstelik bu silahlarla ülkeleri ele geçirmek çok daha kolay. “Bir ülkenin gençliğini çökerten o ülkeyi de çökertmiş olur” diyen Tekalan, bu dev sektörün bir ülkeyi ayakta tutan dinamiklerini hedef aldığının altını önemle çiziyor ve ekliyor: “Bu sadece bizim için değil, bütün dünya için tehlike söz konusu. Üstelik sadece gelişmekte olan ülkeler değil bugün Japonya, Kore, ABD gibi gelişmiş ülkelerdeki gençler de bu tehlikenin içinde.”
Sinema, konser yada medya yoluyla gizli reklam kampanyaları sürdüren bu sektörlerin sosyalleşmeye ilk adımın atıldığı 12 yaşından sonraki gençleri hedef aldığını dile getiren Tekalan, işe sigara ile başlandığını söylüyor. “Elbette sigara içen herkes diğer kötü alışkanlıklara meyletmiyor. Ancak şu an toplumda en masum olarak görülen sigara ölüm tuzaklarına gençleri düşürmekte ilk adım olarak kullanılıyor” diyen Tekalan, sektörün kötü alışkanlıklara başlatmak için kullandığı dilin ise topluma ve o toplumun değer yargılarına göre değiştiğini belirtiyor.
Din ve ahlak çok önemli
Kötü alışkanlıklara karşı en önemli iki silahımızın din ve ahlak kavramları olduğunu vurgulayan Tekalan, özellikle okullarda kötü alışkanlıklara karşı gençleri korumak için ahlak bilgisi dersleri çerçevesinde çalışmalar yapılması gerektiğini anlatıyor ve ekliyor: “Bu yüzden kanun düzenlemeleri kullanım konusunda bir yasaklama değil bu sektöre yönelik olmalıdır. Bizim kötü alışkanlıklara karşı kullanacağımız şey din mefhumu. Okullarda verilecek derslerle bu sorunun önüne geçmek mümkün..”
Masum alışkanlıklar da hasta eder
Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan, ölüm tuzaklarıyla ülkelerin çökertildiğini söylüyor ve şu hususlara dikkat çekiyor:
Ölüm tuzakları sadece sigara, uyuşturucu, alkol yada internet bağımlılığı değil. Şans oyunları, alışveriş hastalığı, seks bağımlılığı, yeme içme bağımlılığı da çağımızın ölüm tuzakları arasında.
Mücadele konusunda sadece devlete değil, sivil toplum kuruluşlarına ve ailelere de büyük görev düşüyor. Fransa'da okullarda sigara bağımlılığına karşı sivil toplumların verdiği mücadele ile sigara alışkanlığını önleme konusunda çok ciddi adımlar atıldı. Bizde de sivil örgütler çok daha ciddi çalışmalar yapabilir.
Sigara kötü alışkanlıklara başlamak için atılan ilk adım olduğu bilinmeli ve bu yüzden sigaraya çok daha karşı ciddi mücadeleler verilmeli.
Zararlı alışkanlıkları yasaklamak yerine insanların eğitilmesi şart.
Eğitim seviyeleri yükseldike kötü alışkanlıklardan uzaklaşıldığı doğru değil. Çünkü Japonya yada ABD gibi eğitim seviyesi yüksek toplumlarda da kötü alışkanlıklar önemli bir sorun. Asıl önemli eğitim bu yüzden din ve ahlak konusunda olmalı.
Yeni Şafak-Zaman
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...