Siber Mehmetcik Geliyor 

Bilgisayar Olaylarına Müdahale Ekibi özellikle enerji ve iletişim altyapısı, kamu hizmetleri, askeri sistemler gibi kritik noktalara yönelik saldırılara karşı ülkenin altyapısı olan sistemleri korumayı hedefliyor

Siber Savaş: Ekonomik, politik veya askeri amaçlar için bir ülkeye yönelik bilgi ve iletişim sistemleri üzerinden gerçekleştirilen organize saldırıların bütünü. Günümüzde siber savaşlar farklı amaçlara hizmet edebiliyor. Web sayfalarının ele geçirilmesinden hizmet dışı bırakmaya, internette propagandadan gizli bilgilerin ele geçirilmesine kadar çeşitli şekilleri var. Özellikle enerji ve iletişim altyapısı, kamu hizmetleri, askeri sistemler gibi kritik noktalara yönelik saldırılar günümüzde çok ciddiye alınıyor. TÜBİTAK'taki bilim insanları siber savaşa hazırlık için 40 kişilik bir ekip kurdu: Bilgisayar Olaylarına Müdahale Ekibi önümüzdeki yılın ekim ayında sanal dünyanın Türkiye'deki kalkanı olmaya hazırlanıyor.

TÜBİTAK Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü (UEKA) Tehdit Gözetleme Merkezi'nin önemini, geçen yıl Estonya-Rusya arasında yaşanan ilk siber savaşı anlatarak başlayalım. 26 Nisan 2007'de Estonya 'Bronz Asker Heykeli'ni yerinden kaldırdı. Bu heykel, Estonya'nın Nazi istilasından korunması amacıyla Rusya'nın verdiği mücadeleyi sembolize ediyordu. Estonya savaşta Almanlarla Ruslara karşı savaştığı için aynı heykel Estonya açısından istilacıları temsil ediyordu. Estonya'nın başkentinde ayaklanmalar ortaya çıktı. İki gün sonra devletin web sayfaları ele geçirildi, e-postalara saldırılar olmaya başladı. Dördüncü günde ulusal bilgi sistemleri, internet hizmet sağlayıcıları, bankalara inanılmaz saldırılar oldu. Estonya'nın ulusal bilgi sistemleri büyük zarar gördü ve ülkedeki internet sistemi çökme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.

120 ÜLKE HAZIRLANIYOR

Gelecekte yaşanacak bu savaşı önlemek için siber savaş altyapısı kurma çalışmaları yürüten 120 ülke olduğunu biliniyor. ABD, Çin ve Rusya siber savaş tekniklerini yoğun olarak kullanan bu ülkeler arasında. Bu savaşta önemli olan, sistemleri saldırılara karşı korunaklı hale getirmek, saldırılardan zamanında haberdar olmak, hasarları belirleyerek en az şekilde etkilenecek karşı önlemleri almak. Türkiye'de ise TÜBİTAK bünyesinde CERT olarak adlandırılan Bilgisayar Olaylarına Müdahale/Koordinasyon Merkezi kuruldu. Teknik eğitim verilen bu ekip, kamuya ait kritik bilgilerin bulunduğu sistemleri periyodik olarak güvenlik testlerinden geçirilecek. CERT olarak adlandırılan Bilgisayar Olaylarına Müdahale ekibi tam 40 kişiden oluşuyor.


40 kişilik ekip çalışmaya başladı


TÜRKİYE'NİN günümüzde siber savaş tehdidi açısından 'düşman' olarak algılayabileceği ülkeler var mı? TÜBİTAK UEKA Ağ Güvenliği Grubu'nda Başuzman olarak görev yapan Burak Bayoğlu 'Savaşın 'siber' olmasını bir kenara koyarsak Türkiye üzerinde ekonomik, politik veya askeri bir amaç güttüğü bilinen veya varsayılan tüm ülkeler olabilir. Siber savaşlarda teknolojik araçlar kullanılmasına rağmen normal savaşlardan çok farkı yok' diyor.

2007'de siber savaş altyapısı kurma çalışmaları yürüten 120 ülkenin politik, ekonomik ve askeri casusluk amacıyla internet ortamını kullandığını anlatan Bayoğlu, Türkiye'ye karşı siber savaş olarak adlandırılabilecek organize saldırıların engellenmesinin mümkün olmadığını belirtiyor. İnternet altyapısında ülkeler arası sınırların mantıksal olarak kalktığını anlatan Bayoğlu şöyle devam ediyor:

'Bu proje pilot aşamada şu an. Tüm kritik bilgi sistemlerini kapsayacak tehdit gözetleme sisteminin tasarımı tamamlandı. Kritik bilgi sistemlerine karşı gerçekleştirilecek saldırılar izlenecek, saldırı analizleri ve trend araştırmaları yapılacak. TÜBİTAK UEKAE bünyesinde çalışan 40 bilgi güvenliği uzmanı karşı önlemlerin alınabilmesi için kamu kurumlarıyla koordineli şekilde çalışmalar yapacak. Dolayısıyla bu birim siber savaş açısından sınırdaki Mehmetçik ile aynı hedefi taşıyor.'


Dikkat! Ekonomiyi bile çökertebilirler


TÜBİTAK UEKA Ağ Güvenliği Başuzmanı Burak Bayoğlu siber savaşlarda amacın ekonomik, politik veya askeri hedefler olduğunu söylüyor. Bayoğlu, hedef seçilen ülkenin devlet sırrı taşıyan bütün bilgi ve belgelere bu yolla erişilebileceğini anlatıyor. 'Bu bilgilerin düşman ülkelerce kullanımı ülke ekonomisine, stratejik planlamalara ve ülke politikalarına zarar verebilir' diyen Bayoğlu, kritik bilgileri ele geçiren ülkelerin kendilerine ciddi politik, ekonomik ve askeri avantajlar sağlayabileceğini savunuyor. Bayoğlu şöyle devam ediyor: 'Ülkelere ait askeri koordinasyon altyapıları, finans altyapısı, enerji dağıtım sistemleri, iletişim omurgaları vb. sistemler kritik altyapı olarak tanımlanır. Ülkelerin kritik altyapı sistemlerine yönelik gerçekleştirilecek organize saldırılar en ciddi sonuçlara sebep olabilecek siber savaşlar olarak biliniyor. Hedef ülkenin tüm iletişim imkanları zarar görebilir, enerji dağıtımı yapılamayabilir, taktik bilgileri öğrenilebilir veya ekonomi büyük zararlar görebilir.'