Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, uluslararası piyasalarda yaşanan krizden en çok etkilenen kurumların başında Fon'un geldiğini söyledi. Yabancı yatırımcıların TMSF'nin satışa çıkardığı varlıklara olan ilgisinde bir gerileme olduğunu ifade eden Ertürk, son 7-8 ay içerisinde bunu 2-3 büyük olayda yaşadıklarını kaydetti. Danışmanlık ve vergi şirketi KPMG tarafından dün ilki düzenlenen "Türkiye Finansal Risk Yönetimi Konferansı"nda konuşan Ertürk, TMSF'nin satışa çıkardığı varlıklara yabancı ilgisinin azaldığını söyledi.
Büyük yatırım kuruluşlarının karar verdikleri halde vazgeçtileri ya da belli bir aşamaya gelen görüşmeleri kestiklerini belirten Ertürk, "Krizin etkilerini yaşayan kurumlardan biri biziz. Şartlar tekrar düzeldiğinde bizim varlıklarımıza olan yabancı ilgisi yeniden yükselecektir. Yabancıların çekildiği piyasalarda çok az sayıda alıcıyla karşı karşıya kalıyoruz. Nitekim Sabah-ATV ihalesinde tek alıcıya kalmamızın bir sebebi de buydu" dedi. Piyasalardaki gelişmelerden gayrimenkul satışlarının da etkilendiğini belirten Ertürk, ihale yapmaya devam ettiklerini ancak satış oranlarının düştüğünü ve fiyatların eskisi kadar beklediklerinin üzerine çıkmadığını söyledi.
Ahmet Ertürk, Sabah-atv satışından elde edilen 1.1 milyar dolarlık ödemenin dağıtımının aksi bir durum olmazsa önümüzdeki hafta kesinleşeceğini söyledi. Çok sayıda alacaklı bulunduğunu dile getiren Ertürk, özellikle kamu alacakları ile ilgili başvurunun büyük bir zaman dilimi oluşturduğunu söyledi. SSK ve vergi alacakları öncelikli olduğu için, bunlar tamamlanmadan sıra cetvelinin kesinleşmeyeceğini ifade eden Ertürk, Turgay Ciner'in ödemesinin ise yapıldığını kaydetti. Ertürk, onun dışındaki ödemelerin de kurum kararı çıktıktan sonra başlayacağını sözlerine ekledi.
CHP'nin Sabah-atv satışıyla ilgili olarak verdiği gensorunun politik bir denetim mekanizması olduğunu, kendileriyle ilgisinin bulunmadığını ifade eden Ertürk, "İsteyene bilgi verebiliriz. Ancak gensoruda bu sürece ilişkin bir iddia yer almıyor" diye konuştu. Tüm tartışmanın "sadece bir alıcı" olması nedeniyle çıktığını ifade eden Ertürk, 8 yatırımcının şartname aldığını ve hepsinin de bir yabancı ortağı olduğunu hatırlattı. Satış sürecinin temmuz-ağustos aylarında uluslararası türbülansın şiddetlendiği talihsiz bir döneme denk geldiğinin altını çizen Ertürk, satışın yaklaştığı tarihe doğru yabancı yatırımcıların iştahlarını kaybettiğini vurguladı. Türkiye'deki yerli yatırımcılarda medya sektörüne karşı ilgisizlik ve tedirginlik bulunduğunu belirten Ertürk, "Çok sayıda katılımcı olup düşük bir fiyat olmasındansa tek katılımcı ama istediğimiz fiyatı alabildiğimiz bir ihale daha sempatik. Şu anda rahatım kuşlar gibi... Eğer uluslararası finansal problemler yaşanmamış olsaydı, fiyat onun üstüne de çıkabilirdi. Paranın gideceği yeri biliyorsunuz. Bu para hepimizin cebine gidecek" diye konuştu.
Uzan Grubu'nun borçları karşılığında TMSF'ye devredilen Adabank'ta satış aşamasının sonuna geldiklerini bildiren Ahmet Ertürk, önümüzdeki hafta içinde Adabank'ın satış şartlarını, fiyatı ve takvimi ilan edebileceklerini bildirdi. Ertürk, yargı sürecinde dava açanların yürütmeyi durdurma talebinin reddedildiğini, hukuki anlamda önlerinde herhangi bir engel bulunmadığını söyledi. Ertürk, "Adabank'ın artık küçük bir banka olarak sistemde yaşamasını istemiyoruz. Mutlaka bir çözüme kavuşturulmasını istiyoruz" diye konuştu. İyi bir talep olacağı beklentisi taşıdığını ve yabancı yatırımcıların da devreye girebileceğini ifade eden Ertürk, "Buradaki tek dezavantaj, Adabank'ın şube altyapısının olmamasıdır. Lisans ağırlıklı bir varlık yapısına haiz. O nedenle, oraya yatırım yapacak yabancıların da yerlilerin de Adabank'ı sistemde daha büyük bir oyuncu haline getirmek için mali anlamda çok güçlü olmaları gerekiyor. Onun için bu defa ön yeterlilik şartları koyacağız" diye konuştu. Ertürk, Adabank'ın bugün sahip olduğu şekliyle yaşamasının hem sektör, hem de kendileri için çok olumlu bir durum olmadığını belirterek, "O nedenle koşulların da bankaya yatırım için çok kötü olduğunu düşünmüyoruz. Bu ikinci seferde başarılı olacağımıza inanıyoruz" dedi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...