ULUSALCILIK, MİLLİYETÇİLİĞİ TASFİYE ETME OPERASYONUDUR 

Ulusalcı dalganın Türk milletinin milli ve manevi değerlerinden uzak olduğuna dikkat çeken Türk Edebiyatı Vakfı Genel Başkanı Servet Kabaklı, "Milliyetçiliğin en büyük düşmanı ulusalcılıktır. Aslında, ulusalcılık Türkiye'de milliyetçiliği tasfiye operasyonudur." tespitinde bulunuyor. Yazar Kabaklı şöyle konuşuyor: "Gizli servislerden aldığı talimatlar doğrultusunda hareket edenleri var. Geçmişte kahraman ordumuza faşist diyen birileri, bugün en hızlı ordusever kesildi. PKK eşkıyasıyla kol kola Bekaa Vadisi'nde teftiş yapan zavallılar bugün en hızlı ulusalcı." Ulusalcı grupların, Atatürk'ü istismar ettiklerini kaydeden Kabaklı, "Atatürk' ün 'ulusalcı' olduğunu söylüyorlar. Bunu kanıtlayacak tek bir belge gösteremezler." dedi.

Şeyhü'l Muharririn Ahmet Kabaklı'nın yeğeni, Türk Edebiyatı Vakfı Genel Başkanı Servet Kabaklı, 'milliyetçilik' konusunda Zaman'a önemli değerlendirmelerde bulundu. Kabaklı, Türkiye'deki milliyetçilik anlayışıyla Batı'daki yorumunu net bir şekilde ayırıyor. Batı'da milliyetçilik denince akla ırkçı partilerin geldiğini anlatan Kabaklı, "Bizim milliyetçiliğimiz önce Yunus Emre olmaktır. 'Yaradılanı yaradandan ötürü sevmek'tir. Batı'da milliyetçilik ırk üstünlüğü anlayışına dayanır. Biz ise, üstünlüğün takvada olduğuna inanıyoruz." diyor. Türk milliyetçiliğinin, Kürt-Laz-Çerkez-Alevi-Sünni gibi toplumun bütün kesimlerini kapsadığını dile getiren Kabaklı, "Ben, milletimin yükselmesi için çalışırım. Bilimde, teknikte, ekonomide çağın bütün nimetlerinden faydalanıp, dünyaya adalet dağıtması için çalışırım. Bu da bütün insanları kucaklayacak müspet bir milliyetçiliktir." diye konuşuyor. Milliyetçiliğin yükselmesini 'tehlike' olarak görmeyen yazar, dünyadaki tüm güçlü ülke rejimlerinin milliyetçiliğe destek verdiğini savunuyor.

Servet Kabaklı, son dönemde ortaya çıkan ve silah üzerine 'ölme-öldürme yemini' edecek kadar ileri giden ulusalcı gruplara kızgın. Onları, 'millete rağmen milletin üzerindeki diktacı kafa' olarak nitelendiriyor. Kabaklı'ya göre bu gruplar, millete, din ve vicdan hürriyetini, demokrasiyi çok görüyor. Kabaklı'nın sert eleştirileri, 'ulusalcılık' adı altında toplumu cepheleştirme çabası güden oluşumlar üzerinde yoğunlaşıyor: "Kendini kudret-i haktan göstermeye çalışan bir adam, 1970'li yıllarda mensubu olduğu Komünist Parti savunmasında, 'İttihatçı kompradorlar Doğu'da yüz binlerce Ermeni'yi katletti.' diyor. Bunu söyleyen kişi, bugün İsviçre'de şov yapan zattır. Bu tipler kendilerini kullanan gizli servislerin talimatlarıyla gün gelir Marksist olur, gün gelir Maocu olur, gün gelir PKK'cı olur. Ve gün gelir ulusalcı olurlar. Türk milliyetçilerinin fotoğraflarını Marksist çetelere ihbar edip ertesi gün şehit edilmesine sebep olan kişiler, bu milletin dirliğine ve emperyalizimle savaşına engel olmaktadır. Türk milliyetçileri bu oyunları aşacak güçtedir."

Servet Kabaklı, Cumhuriyet'in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün de söz konusu gruplar tarafından istismar edildiği görüşünde. Milletin, Atatürk'e 'gazi' unvanı verdiğini hatırlatan Kabaklı, şu değerlendirmeyi yapıyor: "Gazi Paşa'yı kendinize kalkan yapacaksınız ve bu milletin dinine, imanına, milliyetine hakaret edeceksiniz. 'Atatürk ulusalcı' diyorlar. Nerde ulusalcıydı kadeşim? Hangi belgeye göre Atatürk senin dediğin manada ulusalcı? Bu milletin Gazi Paşa'ya Fatiha okumasını bile çok görüyorlar. Bıraksınlar bu milletle devlet kaynaşsın."