Yeşilay Genel Başkanı Necati Özfatura, Türkiye'de tütün ve sigara kullanımı nedeniyle yılda 100 bin kişinin yaşamını yitirdiğini belirterek, ''Bu kişilerden 17 bini sigara dumanını pasif olarak solumuş vatandaşlarımızdır. Sigara nedeniyle akciğeri hastası 3 milyon vatandaşımız, türlü zorluklar ve nefes darlığı ile yaşamaktadır'' dedi.
Özfatura, 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de tütün kontrolüyle mücadelede çok önemli adımlar atıldığını, tütün ve tütün mamullerinin kapalı alanlarda da kullanımına yasak getirilmesiyle birlikte, sigara alışkanlığında azalma olduğunu bildirdi.
Yasaklara uyum konusunda da çok fazla bir ihlalle karşılaşılmadığını vurgulayan Özfatura, ''Son anketlere göre yasaya yüzde 90'ların üzerinde destek verildiği ve uyum sağlandığı belirlendi'' diye konuştu.
Özfatura, yasa ile birlikte Türkiye'de sigara kullanmayan 50 milyon vatandaşın ve sigara kullanmadığı halde kapalı mekanlarda pasif içiciliğe maruz kalanların temiz hava soluma hakkının teslim edildiğini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ), sigara tüketiminin azaltılması için kapalı ortamlarda sigara içilmesinin yasaklanması gerektiği yönündeki önerisine Türkiye'nin uyum sağlayan 6. ülke olduğunu ifade eden Özfatura, ''DSÖ yetkilileri, tütün kontrolündeki başarılarından dolayı 9 Aralık 2010'da Türkiye'yi dünyaya model ülke olarak takdim etmiştir. Türkiye, İrlanda ve İngiltere, günümüzde tüm dünyada 'dumansız hava sahası' konusunda en başarılı ülkeler arasındadır'' dedi.
''SİGARA VE TÜTÜN ÜRÜNLERİNE YILDA 20 MİLYAR DOLAR HARCANIYOR''
Necati Özfatura, tütün ve sigara kullanımı nedeniyle Türkiye'de yılda 100 bin kişinin yaşamını yitirdiğini belirterek, şunları kaydetti:
''Bu kişilerden 17 bini kendi sigara içmediği halde sigara dumanını pasif olarak solumuş vatandaşlarımızdır. Yurdumuzdaki 20 milyon tütün kullanıcısından yaklaşık 10 milyonu, toplam ömründen 10-20 yılı tütün sebebiyle yitirecektir. Sigara nedeniyle akciğer hastası 3 milyon vatandaşımız, türlü zorluklar ve nefes dalığı ile yaşamaktadır. Her yıl çoğu sigara kullanımından ve pasif duman solumaktan oluşan 90 bin kanser vakası teşhis edilmektedir. İş yerleri, eğlence ve ikram yerlerinde çalışanlar, yasak olmadığı takdirde mesai boyunca devamlı sigara dumanına maruz kalarak erken yaşta ölümcül hastalıklara yakalanmaktadırlar.
Sigara içen 20 milyon vatandaşımız bir yılda 20 milyar dolar harcayarak sigara ve tütün ürünleri almaktadır. 4207 ve 5727 sayılı kanunlar, sigara tüketimini de azaltmakta ve çok uluslu sigara firmaları ile dışarı kaçan dövizin ülkede kalmasına katkı sağlanmaktadır. Sigaranın meydana getirdiği hastalıkların tedavisi için sigara firmalarının ödediği vergilerin 3 katı kadar sağlık harcaması yapılmaktadır. 30 milyar doları bulan bu harcamalarda aldığımız ilaçların çoğu, yine sigara firmalarının merkezi olan ülkelerden temin edilmektedir. Dev sigara firmaları, kendi ülkelerinin halklarını sigaradan koruyan politikalara saygı göstermekte, ancak hedef belirledikleri ülkelerinin kanunlarını hiçe sayarak, en saldırgan taktiklerle insanlarımızı bağımlı hale getirerek zehirlemektedir.''
''İŞ YERLERİNİN ZARARA UĞRADIĞI İDDİALARI GERÇEK DIŞI''
Kapalı alanlarda tütün ve tütün mamullerinin kullanımını yasaklayan kanunun, bazı işletmeleri zarara uğrattığı yönündeki iddiaların ''gerçek dışı'' olduğunu belirten Özfatura, Türkiye'de kanunun tam kapsamıyla uygulamaya geçtiği 19 Temmuz 2009'dan sonraki 3 ayda ikram endüstrisinin gelirlerinin arttığını vurguladı.
Yeşilay Genel Başkanı Özfatura, şöyle konuştu:
''Merkez Bankası kayıtlarına göre, 2008-2009'un üçüncü çeyreğinde gayri safi yurt içi hasıla yüzde 3.3 düşerken, otel ve restoran sektöründe gelir yüzde 5.2 artmıştır. Kapanan kahvehaneden çok yeni kahvehane açılmıştır. Sigara içen vatandaşımızın hakkı zedelenmemektedir. Kanun, vatandaşların sigara içmesini yasaklamamakta, sigara içmeyen bireylerin de kullandığı ortak alanlarda içilmesini engellemektedir. Sigara içenler dışarı çıkarak sigaralarını içebilmektedir. Tekrar ifade edelim ki kapalı alanlarda sigara içme odası yapmak çözüm olamaz. Sigara dumanını arındıran hiç bir havalandırma sistemi ve teknoloji bulunmamaktadır. Bu teyit edilmiş bilimsel bir veridir.
Zaten 2004'te imzalanan Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi'nin 8. maddesi yüzde 100 dumansız alan gerekliliğini, kanunlarımızdan önce ortaya koymaktadır. Ülkemizde sigara kullananların bile yüzde 80'inin desteklediği bir yasayı sık sık tartışmaya açmak, halk sağlığına değer vermemek anlamına gelmektedir.''