ABD eski Başkanı Donald Trump’ın, görev süresinin son yılında ortaya attığı İsrail-Filistin barış planı, üzerinden geçen zamana rağmen hâlâ tartışılmaya ve tepki toplamaya devam ediyor. 28 Ocak 2020’de açıklanan ve “Yüzyılın Anlaşması” olarak adlandırılan plana göre: Filistinliler, İsrail’i bir Yahudi devleti olarak tanımak şartıyla, birtakım ekonomik kazanımlara kavuşacaktı. Filistin tarafına vaat edilen devlet ise, tümüyle İsrail’in kontrolü altında var olacaktı. “Ordusuz ve silahsız bir Filistin” hedefiyle kurgulanan planda, Kudüs’teki işgal mevcut şekliyle tanınıyor, Kudüs’e yaklaşık iki kilometre mesafedeki Ebû Dîs kasabası da “Filistin’in başkenti” olarak dayatılıyordu.
ÜRDÜN’Ü DE KIZDIRDI
181 sayfalık bir yekun tutan Yüzyılın Anlaşması, haliyle Filistin tarafının büyük tepkisine neden oldu. Nüfusunun yüzde 70’ine yakını Filistinlilerden oluşan Ürdün de, plana karşı çıkan ülkeler arasındaydı. Trump yönetimi, Yüzyılın Anlaşması’nın finansmanını Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır ve Suudi Arabistan’a paylaştırdığından, anlaşmayla Ürdün’ün özellikle Doğu Kudüs üzerindeki kontrolü tehlikeye giriyordu.
UFUKTA ÇÖZÜM GÖRÜNMÜYOR
ABD’de Demokrat aday Joe Biden’ın seçimleri kazanmasıyla birlikte, gözler de Yüzyılın Anlaşması’nın akıbetine çevrildi. Filistin’de “iki devletli çözüm”den yana olan ve illegal Yahudi yerleşimlerine karşıtlığıyla bilinen Biden, yine de Trump döneminde BAE, Bahreyn, Sudan ve Fas’ın İsrail’le barış yapma sürecini ve Amerikan büyükelçiliğinin Kudüs’e taşınması kararını destekliyor. Biden’a göre bu gelişmeler, ABD’nin bölgedeki çıkarlarına aykırı değil. Trump’ın aksine, Arap kamuoyunu yatıştıracak bazı adımlar da atmak isteyen Biden’ın, Yüzyılın Anlaşması’nı uygulamaya koymayacağı biliniyor. Ancak, Biden ve ekibinin de Filistin’deki kriz için önerdiği somut bir çözüm de bulunmuyor. Yeni ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, iki devletli çözümü desteklediklerini, fakat problemlerin halledilmesinin çok kolay olmadığını şimdiden açıkladı bile. Bu da, Filistinlilerin meşru taleplerinin sonuçsuz müzakere labirentlerinde kaybolup gideceği yeni bir kısır döngü sürecine girileceğinin habercisi gibi görünüyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...