İzlediklerinize dikkat edin, hayatınızı mahveder!
Ne demek istiyorum değil mi ben şimdi?
Bakınız günümüzden örnek vereceğim…
Sizler ateşle donatılan video pikselleri kümesini seyrediyorsunuz, değil mi?
İşte şurada yangın var, burada ateş var, diye..
Ve bunu tüm sosyal medyalarda izlenir hale getiriyorsunuz…
Ama olayın püf ve en tehlikeli noktasına dikkat çekiyorum, ben…
Duygulanım bozukluğunun teknoloji üzerindeki tesirine dikkat çekiyorum!
İzlediğiniz videoda acı dehşet ateş görüyorsunuz değil mi?
Ama bakınız izlediğiniz şeyler; telefon ekranına sığan duygusuz piksellerin ve renklerin birleşimi…!
Yapay zeka bu şekilde duygularınızı kullanıyor ve acıyı çevrenizde yaşanır hale getiriyor…
Kamera filtresinden geçen her ne varsa size izletildiği an da etrafınıza virüs gibi yayılıyor, duygu ve varlık buluyor…
İzlediğiniz videonun duygusu yok!
Ancak ve ancak izleyen canlıların yani sizlerin duygusu var..Çekilen acı video ve resim haline dönüştürüldüğünde tehlike arzediyor…Empati yaptığınız an da olan oluyor ve çevrenizi bedenlenmiş duygulardan oluşan acılar kuşatıyor…
“Kameraya çekilmiş bir kıvılcım yetiyor yani, tüm dünyanızı yakmaya! Kamerada duygu yok! Empati yeteneğinizi kötüye kullanıyor ve birbirinize algılatarak doğabilecek zararı düşünmekten kaçınıyorsunuz…İştahlandıkça iştahlanıyor, dehşete düşünceye kadar durmuyorsunuz….Bundan adeta zevk alıyor gibisiniz”
Desem de kaçınız anladı, çok merak ediyorum…