E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Adnan Küçük

GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM: SİSTEMİN “FİŞ”LE CİHAZA BAĞLANMASI
27 Mart 2022 Pazar

 

 

Türkiye’de 2017 Anayasa değişikliği ile anayasal olarak, 24 Haziran 2018 genel seçimlerinden sonra da fiilen başkanlık sistemine geçildikten sonra, muhalefet cenahından tekrardan parlamenter sisteme dönüş yönünde talepler gelmeye başladı.

Hatta geçenlerde (28 Şubat 2022) millet ittifakı içinde yer alan altı partinin lideri, CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun ev sahipliğinde, bir toplantı yaptılar ve benimsedikleri bazı ilkeleri kamuoyuna deklare ettiler.

Millet ittifakı, üzerinde mutabık kaldıkları parlamenter hükümet sistemine oldukça “cazip” görünen “GÜÇLENDİRİLMİŞ” sıfatı taktı.

Bu ittifakın ortakları, her platformda 2023 seçimlerinden sonra “güçlendirilmiş” parlamenter sisteme tekrardan dönecekleri vaadini, en üst perdeden dillendiriyorlar.

Peki, bu ittifak ortakları, parlamenter sistemi ne tür bir yenilikle güçlendirmektedirler? sorusu ilk elde akla takılmaktadır.

Yapıcı (kurucu) Güvensizlik Oyu.

Millet ittifakının 28 Şubat 2022 günü açıkladığı mutabakat metninde bu sorunun cevabı olarak şu düzenlemenin yapılması öngörülmüştür:

“Hükümet ile Başbakan hakkında gensoru, yapıcı/kurucu güvensizlik oyu şartına bağlanacaktır”.

Peki, bu ifadeler ne manaya gelmektedir?

Açıklanan metinde, bu sorunun cevabı yer almamaktadır.

O zaman bu ifadelerin ne manaya geldiğinin Anayasa Hukuku bilgileri çerçevesinde izah edilmesi gerekiyor.

Bu uygulama Almanya’da ve diğer bazı batılı ülkelerde mevcuttur.

Parlamenter sistemlerde yaşanan en büyük siyasi bunalım ve çözümsüzlüklerden biri de “hükümetsizlik” sorununun ortaya çıkmasıdır.

Almanya’da bu sorunun çözümüne yönelik olarak, hükümetin herhangi bir şekilde zaman yönünden kesintiye uğramaksızın devamlılığının sağlanması amacıyla “yapıcı (kurucu) güvensizlik oyu” uygulaması kabul edilmiştir.

1949 Alman Anayasasının 67. maddesine göre:

“Millet Meclisinin (Bundestag) Başba­kanı güvensizlik oyuyla düşürebilmesi için, önce üyelerinin çoğunluğuyla yeni bir başbakanı seçmiş olması gerekir”.

Bu hükme göre, Bundestag (Federal Millet Meclisi), Devlet Başkanından, güven eksikliğinin mevcut olduğunu ileri sürerek, Başbakanın görevden alınmasını isteyebilir.

Bu isteğin tahakkuk etmesi için, Bundestag üyelerinin çoğunluğunun oyu ile, mevcut başbakana halef olacak bir başbakan adayının seçilmesi gerekir. Halef olarak önerilen başbakan adayının çoğunluk oylarını kazanması halinde, Devlet Başkanı, Bundestag’ın bu istemini kabul ederek yeni başbakanı atar. Yasama organı yeni başbakanı seçmediği müddetçe, mecliste hangi oy çokluğu olursa olsun (mesela güvenoyu veren milletvekili sayısı 100, güvensizlik oyu veren milletvekili sayısı 400 de olsa) mevcut Başbakan düşürülemez.

Peki, yapıcı güvensizlik oyu önerisi niçin geliştirilmiştir?

Bir de bu soruya cevap arayalım.

Dahası bu önerinin asıl kimliğini, bu sorunun cevabı belirleyecektir.

Beyin Ölümü Gerçekleşen Hükümeti Fişle Cihaza Bağlayarak Yaşatma Çabası

Bu yöndeki düzenlemenin kabul edilmesinin temel sebebi, hükümet bir şekilde kurulduğu halde, onu yıkarak yerine kurulacak yeni hükümete güvenoyu verecek çoğunluğun Bundestag’da mevcut olmamasıdır.

Bu durum şu misalle daha anlaşılır kılınabilir.

Farz edelim ki, 600 üyeli Mecliste, ADP’nin 275, ALP’nin 140, DRP’nin 110,  SDP’nin 60, diğer partilerin de 15 milletvekili olsun.

Burada farklı hükümet senaryoları ihtimallerine yer vermek istiyorum.

ADP’nin bir şekilde hükümeti kurduğunu farz edelim. Mecliste kendisini yeterince destekleyen (275 üye) bir milletvekili çoğunluğu yoktur.

İkinci ihtimal olarak, ALP-DRP-SDP (310 üyeli) koalisyonu kurulduğunu ve bunlardan ALP’nin bir müddet sonra koalisyona destek vermekten vazgeçtiğini farz edelim. ALP desteği çektiği zaman, hükümeti destekleyen milletvekili sayısı (310-60=250)  250 olacaktır. Burada hükümetin arkasında Mecliste yeterince çoğunluk desteği yoktur.

Bir başka ihtimale göre, ALP-DRP koalisyonuna SDP’nin (310) dışarıdan destek verdiği bir azınlık hükümetinin kurulduğunu ve daha sonra da SDP’nin bu koalisyondan desteğini çektiğini düşünelim. Bu durumda azınlık hükümetini destekleyen (310-60=250) 250 üye kalacaktır. Dolayısıyla, azınlık hükümeti Mecliste çoğunluğun desteğini kaybetmiş olmaktadır.

Şimdi bütün bu senaryolarda, Mecliste hükümetin arkasında yeterince milletvekili desteği yoktur. Bu sebeple bir kanun çıkarmak istediklerinde, muhalefetle anlaşamadıkları sürece istedikleri kanunların, istedikleri muhtevada çıkarılması imkânsıza yakın derecede zor görünüyor.

Diğer yandan, dünyada bütün parlamenter sistemlerde sıkı parti disiplini mevcuttur. Parti disiplininin olduğu parlamenter sistemlerde, muhalefet partilerine mensup milletvekillerinin, üyesi oldukları parti yönetimlerinin iradesine rağmen, iktidardaki partinin çıkarılmasını istediği kanunlar lehine oy verme ihtimali yok denecek kadar azdır.

Bu zeminde, muhalefet partileri aralarında anlaşarak yeni hükümeti kurmayı başaramıyorlar. Yani muhalefet partileri, iktidarı yıkıp yeni hükümeti kuramıyorlar.

İktidardaki hükümet de zorunlu derecede ihtiyaç duyduğu kanunların çıkarılmasını sağlayamıyor.

Kısaca, bu durumda, parlamenter sistemin işleyişinde, beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin fişle cihaza bağlanarak yaşatılmasına benzer bir durum ortaya çıkıyor.

İşte millet ittifakının, beyin ölümü gerçekleşen parlamenter sistemin işleyişini bu haliyle sürdürmeyi sağlamak maksadıyla buldukları ve adını da “GÜÇLENDİRİLMİŞ” parlamenter sistem diye koydukları öneri bundan ibarettir.

Bir hatıra. “Parlamenter sistemin işleyişinde, beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin fişle cihaza bağlanarak yaşatılmasına benzer bir durum” ifadesini ilk kez 2017 yılında Kütahya’da yapılan, “yeni Anayasa değişikliğinin referandumda kabulüne yönelik çalışmalar” konulu Çalıştayda söylemiştim. Bu çalıştaya katılan merhum Prof. Dr. Burhan Kuzu Hoca, bu şekildeki belirlememden çok hoşlanmıştı. Ruhu şad olsun.

Esasen burada parlamenter sistemin güçlendirilmesinden ziyade, en güçsüz hali ile yaşatılmaya çalışılmasından başka bir durum söz konusu değildir. Bu şekildeki bir hükümetin ömrünün uzatılması, bitkisel hayata giren kişinin durumundan farksızdır.

Böylesi bir hükümetle, gerçi ülke hükümetsiz kalmaz. Ama böylesi bir hükümetin ülkeye uygulayabileceği istikrarlı, uzun vadeli politikalar da olamaz.

Son birkaç cümle daha söyleyeyim.

Anlaşılan millet ittifakında yer alan altı parti, tek başlarına iktidara gelemeyeceklerine ne kadar inanmışlar ki, bitkisel hayata girecek kadar mecalsizleşen, güç kaybına uğrayan bir hükümeti, GÜÇLÜ sıfatı ile anarak pazarlamaya, bu mantıki tersliği millete YUTTURMAYA çalışıyorlar.

Bitkisel hayata giren hükümetin ömrünü bitkisel hayattaki haliyle uzatmaya çalışan bazı önlemler de mevcuttur. Muhtemelen millet ittifakı ortakları bunu bilmiyorlar. Bilselerdi, önerileri arasında ona da yer verirlerdi.

Peki, bu yöndeki önlem nedir? Diye sorulabilir.

Eh, yapıcı güvensizlik oyunu bulan millet ittifakı ortakları, ararlarsa bu önlemi de bulabilirler. Arasınlar, bulsunlar, benden kopya vermek yoktur!

Ama tekrar söylüyorum, bulsalar da, bu önlemin göreceği işlev, sadece hükümetin bitkisel hayattaki ömrünü uzatmaya yarayacak, bir başka işe yaramayacaktır.

Bunun da istikrarlı ve güçlü hükümetlere ihtiyacı olan ülkemiz için hiçbir olumlu katkısı olmayacaktır.

Bir ilave daha yapmak istiyorum.

Her ne kadar bu yöndeki anayasal hüküm her ne kadar Alman Anayasasında yer almakta ise de, Almanya’da kökleşmiş koalisyon kültürü sebebiyle, bu hükmün uygulanması ihtiyacı hiç hasıl olmamıştır.

Öyle zannediyorum ki, 6 parçalı millet ittifakı, bu proje ile ülkemizde güçlendirildiğini söyledikleri parlamenter sistemin işleyişinde sık sık bitkisel hayata girilmesi projesini hayata geçireceğe benziyorlar. Tabii ki, bu millet ellerine bu fırsatı verirse.

 

E-posta   Facebook   Twitter     Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
Bu yazı 33377 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
AYM’NİN MEVCUT HÜKÜMET SİSTEMİNİ KİTLEYEN KARARI
3/19/2022
UKRAYNA: BÜYÜKLER TEPİŞİR, OLAN KÜÇÜKLERE OLUR!
3/11/2022
GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM AÇIKLAMASI: BOOOOM
3/4/2022
TÜRKİYE’DE MUHALEFET NEDEN İKTİDAR OLAMIYOR?
2/25/2022
HDP AYM TARAFINDAN KAPATILMAZSA NE OLUR?
2/17/2022
İNSAN HAKLARI AVRUPA SINIRLARINDAN İÇERİ GİREMİYOR!!!
2/9/2022
DEMOKRASİ NEREDEN GEÇER; DİYARBAKIRDAN MI YOKSA…?
2/2/2022
İNANANLARIN İNANCINI YARALAYAN SERÇE (!?!?)
1/26/2022
ENES KARA İNTİHAR ETTİ, CEMAAT VE TARİKAT DÜŞMANLIĞI DEPREŞTİ
1/19/2022
TÜRKİYE’DE BAŞKANLIK (CUMHURBAŞKANLIĞI) SİSTEMİ NEDEN YERLEŞEMEDİ?
1/12/2022
CHP, HALA DİNDARLAR İÇİN KORKUTUCU VE ÜRKÜTÜCÜ
1/5/2022
CHP’NİN “FETÖCÜLERLE DE HELALLEŞMEK” POLİTİKASI
12/29/2021
TÜRKİYE’DE İTTİFAKLAR VE MİLLET İTTİFAKI-HDP İLİŞKİSİ
12/22/2021
QUEBEC’DE BAŞÖRTÜSÜ TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜ VE İSLAMA YÖNELİK FARKLI UYGULAMALAR
12/15/2021
OKUL ÖNCESİ ÖĞRETİMDE DİN EĞİTİMİ VE LAİKLİK TARTIŞMALARI
12/8/2021
28 ŞUBAT ZİHNİYETİ “CELLADINA ÂŞIK” BAZI MAĞDURLARINDA DEVAM EDİYOR
12/1/2021
CHP’DEN HDP’YE “PKK İLE İLİŞKİLERİNİ MİNİMİZE ETME” ÖNERİSİ
11/24/2021
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNDE %50+1 ÇOĞUNLUK DEĞİŞMELİ Mİ?
11/17/2021
İYİ PARTİNİN KİMLİĞİNİ BİLEN VAR MI?
11/10/2021
ANAYASADAKİ DEĞİŞTİRİLMESİ YASAK HÜKÜMLERİN VESAYETÇİ TEMELİ
11/3/2021
İŞKENCE YAPMAK, DEMOKRATİK(!?) ABD İÇİN MEŞRU, TÜRKİYE İÇİN SUÇ!
10/27/2021
ÇAĞDAŞ UYGARLIK KAVRAMININ ANAYASADA NE İŞİ OLABİLİR Kİ?
10/20/2021
“YÜCE DEVLET”TEN GÜÇLÜ DEVLETE
10/13/2021
1982 ANAYASASININ İLK DÖRT MADDESİ DEĞİŞMELİ MİDİR?
10/7/2021
KASETÇİ DÜKKÂNININ ÜSTÜNDEKİ MAHKEMELERDEN YENİ YARGITAY BİNASINA
9/28/2021
YENİ BİR 367 ÖZLEMİ: RECEP TAYYİP ERDOĞAN 2023’DE ADAY OLAMAZ
9/19/2021
YENİ YARGITAY BİNASINDA DUA EDİLDİ, LAİKLİK ELDEN GİTTİ(!!!)
9/10/2021
YÜZDE ON MİLLİ SEÇİM BARAJI NE OLMALI?
9/1/2021
28 ŞUBATIN KUDRETLİ(!) PAŞALARI LAYIK OLDUKLARI YERE MARŞ MARŞ
8/23/2021
FETÖ’NÜN SİYASİ AYAĞI HANGİ PARTİLER ACABA?
8/9/2021
TUNUS’TA CUMHURBAŞKANLIĞI DARBESİ
7/29/2021
ÇANAKKALE’DEN 15 TEMMUZA: KAHRAMAN HALKIMIZIN VATAN SAVUNMASI
7/15/2021
TÜRKİYE’DE YAKIN GELECEKTE ERKEN SEÇİM OLABİLİR Mİ?
7/8/2021
BİZ DE BAŞÖRTÜSÜ HUSUMETİ BİTTİ ZANNEDİYORDUK; MEĞERSE…
6/28/2021
BAŞKANLIK SİSTEMİ ŞAHANE, “TROLLÜK” YAFTALARI GERİ İADE!
6/19/2021
HDP, KAPATILMALI MI; KAPATILABİLİR Mİ?
6/8/2021
KORSAN İSRAİL DEVLETİNİN ZULMÜNE UĞRAYAN MAZLUM FİLİSTİN HALKI
5/23/2021
TÜRKİYE’DE PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI: ÇOK KÖTÜ BİR ŞEY Mİ?
5/10/2021
DÜNYANIN EN BÜYÜK KORSAN DEVLETİN BAŞI: ERMENİ SOYKIRIMI DEDİ
4/30/2021
RECEP TAYYİP ERDOĞAN: FİKRÎ İKTİDARIMIZI HÂLÂ TESİS EDEMEDİK
4/21/2021
VESAYETÇİLERLE DEMOKRASİ YANLILARI İÇİN TURNUSOL KÂĞIDI: 104 AMİRALİN E-BİLDİRİSİ
4/11/2021
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN FESHEDİLMESİ KARARI İPTAL EDİLEBİLİR Mİ?
4/2/2021
TÜRKİYE’NİN İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN ÇEKİLMESİNE NİÇİN BU KADAR SERT TEPKİ VERİLİYOR?
3/24/2021
TAKLİTCİ DEĞİL TÜRKİYE’NİN GERÇEKLERİNE UYGUN BİR ANAYASANIN YAPILMASI
3/15/2021
1000 YIL SÜRECEK DENİLEN 28 ŞUBAT’IN TAHRİBATLARI VE TAMİRATLAR
3/6/2021
YENİ ANAYASA: BAŞKANLIK SİSTEMİ Mİ GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM Mİ (2)?
2/25/2021
YENİ ANAYASA: BAŞKANLIK SİSTEMİ Mİ GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM Mİ (1)?
2/16/2021
CUNTA ANAYASASINDAN DEMOKRATİK SİVİL ANAYASAYA: TAŞLI YOLLAR
2/7/2021
YARATILIŞ MODELİ KONGRESİ EVRİMCİLERİ NİÇİN RAHATSIZ ETTİ?
1/29/2021
VESAYETÇİ ZİHNİYETE GÖRE ÖZDE CUMHURBAŞKANI(!?) NASIL SEÇİLİR?
1/20/2021
BAŞÖRTÜLÜ HÂKİMLER Mİ BAŞI AÇIK HÂKİMLER Mİ TARAFSIZ KARAR VERİR?
1/11/2021
1876 KÂNÛN-I ESÂSÎ’DE ÇEVİRİ HATALARI: TBMM BAŞKANINA ÇAĞRIMDIR
1/2/2021
HARF DEVRİMİNİN TÜRK DİLİNDE MEYDANA GETİRDİĞİ SONUÇLAR
12/23/2020
TÜRKİYE’DE BAŞKANLIK SİSTEMİNİN FİKİR BABASI: PROF. DR. BURHAN KUZU
12/14/2020
FRANSA’DA ÇOĞULCULUK VE HOŞGÖRÜ YERİNİ FAŞİZME Mİ BIRAKIYOR?
12/5/2020
CHP, HDP, SP VE İYİ PARTİ ANAYASASI İNKÂR EDİLDİ, İYİ PARTİ’DE NELER OLUYOR?
11/26/2020
HANGİ CUMHURİYET YAŞASIN?
11/17/2020
ABD’DEKİ SEÇİMLER Mİ, YOKSA VENEZUELA’DAKİ SEÇİMLER Mİ DAHA AZ HİLELİ?
11/8/2020
İZMİR DEPREMİ VE HÜKÜMETE BİR ÖNERİ
10/31/2020
Tarikatlar Atatürk’ün 1924 Anayasası’nda teminat altında idi
10/24/2020
ENİS BERBEROĞLU MİLLETVEKİLLİĞİNE GERİ DÖNEBİLİR Mİ?
10/14/2020
CHP’NİN SÖZÜNÜ ETTİĞİ “GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEM” MÜMKÜN MÜDÜR?
10/4/2020
RECEP TAYYİP ERDOĞAN 2023 SEÇİMLERİNDE CUMHURBAŞKANLIĞINA ADAY OLABİLİR Mİ?
9/23/2020
İSTANBUL SÖZLEŞMESİNE GÖRE, DEVLET KADINA YÖNELİK 'ALKOL TEMELLİ ŞİDDETLE' MÜCADELE ETMEMELİ Mİ?
9/13/2020
TÜRK TOPLUMUNUN TEMELİ OLAN AİLEDE “ALARM ZİLLERİ” ÇALIYOR?
8/27/2020
15 YAŞ ALTI KIZLARLA İMAM NİKÂHI İLE EVLİLİK SUÇ MU, DEĞİL Mİ?
8/16/2020
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ: “BAL”IN İÇİNE ZEHİR KATILARAK SERVİS EDİLMESİ
8/5/2020
ZİNCİRLERİNİ KIRAN AYASOFYA-İ KEBİR CAMİ-İ ŞERİF’İNDE İLK CUMA NAMAZI
7/25/2020
15 TEMMUZ BENZERİ YENİ BİR İHANET KALKIŞMASI YAŞANABİLİR Mİ?
7/15/2020
27 MAYIS ASKERİ DARBESİNİN YASSIADA CİNAYET MAHKEMESİ İLGA EDİLDİ
7/6/2020
FETH-İ MÜBİN’İN SEMBOLÜ AYASOFYA SAN’AT VE İMAJA FEDA EDİLEMEZ
6/20/2020
AYASOFYA’YA DANIŞTAY KARARIYLA CAMİ STATÜSÜ KAZANDIRILMASI
6/9/2020
TÜRKİYE’DE ASKERÎ DARBELERİN ANASI: 27 MAYIS 1960
5/31/2020
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ: AİLE VE KADINLAR KORUNUYOR MU TAHRİP Mİ EDİLİYOR?
5/18/2020
ALİ ERBAŞ’IN ŞAHSINDA HUTBELERE LGBTİ+ AYARI MI ÇEKİLMEK İSTENİYOR?
5/5/2020
CORONA SÜRECİNDE YAŞANAN KÜRESEL EKONOMİK SAVAŞLARIN GALİBİ KİM OLACAK?
4/24/2020
CORONA VİRÜSÜ KÜRESEL OPERASYONA MI DÖNÜŞÜYOR?
4/13/2020
CORONA VİRÜSÜNE KARŞI “DUA İLE MÜCADELE” ÇOK MU SAÇMA?
4/1/2020
CORONA VİRÜSÜNE KARŞI HANGİ ÜLKELER BAŞARILI, HANGİLERİ BAŞARISIZ?
3/21/2020
İDLİB’DE NE İŞİMİZ Mİ VAR? ŞEHİTLİK TEPESİ BOŞ MU KALMALI?
3/10/2020
28 ŞUBAT, RAND CORPORATİON: YENİ BİR DARBE Mİ GELİYOR?
2/29/2020
SORUYORUM: FETÖ İHANET ÖRGÜTÜ’NÜN SİYASİ AYAĞI KİMLER OLABİLİR?
2/18/2020
ANAYASA MAHKEMESİ KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN ÖNLENMESİ ÇABALARINI SABOTE Mİ ETTİ?
2/9/2020
ELAZIĞ VE MALATYA DEPREMİ SONRASI SKANDAL MAÇ ERTELEME KARARI
1/28/2020
HAKİKATEN TÜRK ASKERİ’NİN LİBYA’DA NE İŞİ Mİ VAR?
1/18/2020
İNSANCIL(!) BATIDA FAŞİST BİRİNE VERİLEN NOBEL ÖDÜLÜ
1/8/2020
KANAL İSTANBUL KAMPLAŞMASI: YENİ GEZİ EYLEMLERİ HAZIRLIĞI MI YAPILIYOR?
12/30/2019
YENİ PARTİLERİN TOPLUMDA KARŞILIĞI VAR MIDIR?
12/24/2019
YORUMLAR
Toplam 1 yorum var, 1 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
ADNAN METİN 29 Mart 2022 Salı 21:49

HER ZAMANKİ GİBİ ÇOK BİLGİLENDİK YÜREĞİNİZE SAĞLIK SAYIN HOCAM BAŞARILARINIZIN DEVAMINI DİLİYORUZ İNŞAALLAH AMİN. SELAMÜNALEYKÜM.

Yorumu oyla      39      39  
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
Ak Parti
Ferit Şahenk
voleybol
Chloe Loughnan
Okan Buruk
bodrum
muhsin yazıcıoğlu
Microsoft
deprem