Bertolt Brecht'in penceresinden bakıldığında manzara hakikaten de seyretmeye değerdir..; Bir kefesinde ölümsüzler, efendiler, sahipler, krallar, burjuvazi ve yönetenlerin oturduğu tahterevallinin karşı kefesinde ; ölümlüler, köleler, sahipsizler, halk, proletarya ve yönetilenler.., Ve insanoğlunun tarihçesinde iki kefenin dengeye gelebildiği çok az bir zaman diliminin vuku bulmuş olduğunu ve kainatın mucizevi müdahaleleri dışında adaletin terazisinin de daima tahterevallinin yukarıdaki kefesine meylettiğini, söylemek mümkündür görebildiğimiz kadarıyla.., Peki ya İnsanoğlu..; Medeniyet tahterevallisinin yukarıdaki kefesinde yükselirken, karşı kefedekilerle birlikte insanlığını da yerin dibine iteceğini neden bilemedi..? Sözü uzatmadan Bertolt Brecht'in penceresine bakalım en iyisi ..:
" İyice görüyorum artık düzeni ..; Orada bir avuç insan oturuyor yukarıda, aşağıda da bir çok kişi.., Ve bağırıyor yukarıdakiler aşağıya ; " Çıkın buraya gelin ki hepimiz olalım yukarıda " .., Ama iyice gözlediğinde görüyorsun, neyin saklı olduğunu, yukarıdakilerle aşağıdakiler arasında.., Bir yol gibi gözüküyor ilk bakışta.., Yol değil ama, bir tahta bu.., Ve şimdi görüyorsun açıkça..; Bu bir tahterevalli tahtası.., Bütün düzen, bir tahterevalli aslında. İki ucu birbirine bağımlı.. Yukarıdakiler durabiliyor orada.., sırf ötekiler durduğundan aşağıda.., Ve ancak ..; Aşağıdakiler, aşağıda oturduğu sürece kalabilirler orada.., Yukarıda olamazlar çünkü. Ötekiler yerlerini bırakıp çıksalar yukarı..,
Bu yüzden isterler ki ; Aşağıdakiler sonsuza dek hep orada kalsınlar, çıkmasınlar yukarı.., Bir de ..; Aşağıda daha çok insan olmalı yukarıdakilerden.., Yoksa durmaz tahterevalli.., Tahterevalli.., Evet bütün düzen bir tahterevalli..! "