Hangi birini yazayım, söyleyin bana...

"Tek" adam tarafından yönetilen canım ülkemizin ne hale geldiğini mi yazayım...
Meclisimizin "işlevsizleşmesine" yanıp onu mu yazayım...
Cumhurbaşkanının kaç tane danışmanı olduğunu çözemeyişimi mi, onca danışmanı olmasına rağmen cumhurbaşkanının kimseye danışmaya tenezzül etmeyişini mi yazayım...
Cumhurbaşkanının bütün işleri ihalesiz kendi yandaşlarına vermesini mi yazayım...
3-5 ayrı makamdan maaş alan devlet bürokratlarını mı yazayım...

Ne yazayım...  
Gençler ülkeden umudu kesmiş, vatanı terk etmek istiyor...
Ülkede Suriyeli, Afgan, Arap cirit atıyor...
Benim mahallemde Türkçe 3. dil oldu...
Bunları mı yazayım...

PKK'lılara sınırda mahkeme kurduran vicdansızları mı yazayım...
Seçimde Apo'nun kardeşini TRT'ye çıkarıp oy için bu adamı konuşturan ahlaksızları mı yazayım...
Devlet Bahçeli'nin muhalefet olduğunu unutup 48 milletvekili ile ülkeyi yönetmeye çalıştığını, koltuk sevdasıyla artık "ülkü" mülkü tanımadığını mı yazayım...
Son anketlerde iktidarın oy oranı %35 olmuş, muhalefet %65; hala seçime gidilmiyor, bunu mu yazayım...
Amerikaya para kaçıranları yazayım da ingiltereye kaçıranları ne yapayım...
Adaleti yazmamı beklemeyin; o zaten hiç yok...

Dolar ve Euro şu dakika kaç TL, artık değil birkaç gün birkaç dakika sonra kaç TL olacağını tahmin edebilene aşkolsun,  bunu mu yazayım...
Kim bilir kimler için boşaltılan devlet kasasını doldurmak için yüklenilen trafik cezalarından nasibini almayan yok, bunu mu yazayım...
Ekmek 4.5 TL,  6 TL olması bekleniyor, bunu mu yazayım...
Mazot ve benzin aldı başını gidiyor, bunu mu yazayım...
Cebimizdeki 100 TL , 20 TL oldu bunumu yazayım...
Ekonomi kötü, hırsızlık hat safhada, yolsuzluklar yapılan yolların sayısını geçti, bunlardan mı bahsedeyim...
Ekonomi çok kötü,kimse anlamasın ve ses çıkarmasın diye,yine Suriye girilmesinimi yazayım..
Yunanistan bütün adaları işgal ederken ses çıkarılmamasınımı yazayım...

Sanat düşmanları gece 00.01'de "müzik bitsin!" diye tutturuyor! Arkası olmayana yazıyorlar cezayı... Malum, kasa boş... Yok eğer AKP ilçe başkanı tanıdıksa, müzik saat 05.00'e  kadar serbest...
Bunu mu yazayım...

Hangi birini yazayım...

Kalemim artık şunları yazmak istiyor:
Bu ülkeyi soyanlardan hesap sorulacak ve halka ait paralar geri alınacak! 

Bu ülkenin soyulmasında, çoluk çocuğun, yetimin, şehidin hakkının yenmesinde dahli olan, buna göz yuman bakan, milletvekili, gazeteci, müteahhit, her kim varsa hesap soracak, yargılanmalarını sağlayacak aslan yüreklileri yazmak istiyorum artık...

Bu müteahhitlere göz yuman herkesten davacıyım!
Bu hırsızlardan hesap sormayanlardan davacıyım!
Ülkenin soyulmasına izin veren herkesten davacıyım ve onlara hakkımı helal etmiyorum!

Yıllarca "Çaldı ama yaptı!" diyerek teselli buldu bu millet...
Bu nasıl bir zavallılıktır...
Bu nasıl sineye çekilir?
Cebimizden çaldı...
Çocuğumuzun geleceğinden çaldı...
Emeklinin maaşından çaldı...
Doktordan, polisten, savcıdan, hakimden, işçiden, memurdan çaldı...

Hala "Çaldı ama yaptı!" kafasındaysan ekmek pahalı, su-elektrik-doğalgaz pahalı demeye; benzin-mazot ateş pahası diye serzenişte bulunmaya hakkın yok! Sus ve sana layık görüleni yaşa....