“BAYKAL İLE BAHÇELİ ARASINDA FARK YOK”
Edip Özbaş: “Bahçeli yönetimindeki MHP bir daha Meclis’i ancak rüyasında görür. Diyelim ki barajı aştı, o gün DSP ile koalisyon yapan, bugün CHP ile kucaklaşır. Bahçeli’nin hal ve hareketlerine, kürsüden yaptığı konuşmalara baktığınızda Baykal ile bir farkı olmadığı görülmektedir.”
“BAHÇELİ KÜRESEL GÜÇLERE HİZMET ETTİ”
Özbaş: “Bakın son seçimlerde Bahçeli hatasını kabul eder bir tavır sergileyerek istifa etti. Peki, neden döndü? Onu mecbur kılan neydi? Ülkede bir global oyun var. Bahçeli de bu oyunun bir parçası olabilir. Böylesine büyük bir oyunu Bahçeli tek başına oynuyor olamaz. Küresel güçlerin ve büyük sermaye gruplarının MHP içindeki temsilcisi Bahçeli olmuştur. Milliyetçilere, millete ve ülkeye hizmetten çok küresel sermayeye hizmet etmiştir.”
ASLAN DEĞİRMENCİ/ANKARA-
“MİLLET BİZE GÜVENMİŞTİ”
-1999 seçimlerinde millet MHP’ye niçin oy verdi?
1997 yılında olağanüstü kongreden zaferle çıkan ve MHP genel başkanlığı görevine başlayan Devlet Bahçeli’ye hem biz hem de vatandaş canı yürekten güvenmişti. Ondan aldığımız talimat ile millete gidip neler yapacağımızı anlatıyorduk. Bahçeli her mitingte, parti içinde tüm toplantılarda tabanına ve seçmene söz verdi. Bu sözleri bizlerin vermesini de sağladı. Milli politikaların yanı sıra insanlara inanç değerlerini koruyacağımıza, terör belasını çözeceğimize, ekonomide dışa bağlı değil, milli politikaları benimseyeceğimize dair söz verdik. Miting için hazırlanan seçim otobüslerinden bas bas, ‘yoksulluk ve yolsuzluk bitecek, terörü biz tepeleyeceğiz’ sözlerinin yer aldığı türküler çalındı. Gittiğimiz her yerde Bahçeli’ye güvenerek seçmenle kucaklaşıp aynı sözleri verdik. Millet bize güvendi. Artık değerlerine saldırılmasından bıkan vatandaş bizleri oylarıyla Meclis’e yolladı.
ŞEHİT ANNELERİ BOYNUMUZA SARILIYORDU
-1999 seçimleri yaklaştığında miting alanlarında sizi en çok etkileyen ne olmuştu?
Miting alanları dolup taşıyordu. Gittiğimiz her yerde millet bizi kucaklıyordu. Kahramanmaraş mitinginde şehit anneleri hiç unutmam boynumuza sarılmıştı. ‘Siz bizim son şansımızsınız’ diyerek ağlamışlardı. Bizi bir kurtarıcı olarak görüyorlardı. Bahçeli’nin de katıldığı Kahramanmaraş Kıbrıs Meydanı mitinginde bir seçmen, ‘Bahçeli, başörtüsü sorununu çözecek misin?’ diye bağırarak soru yöneltmişti. Bahçeli, elindeki mikrofondan, ‘Söz veriyorum, bunu sizin tercihinizle Meclis'te çözeceğim’ demişti. O anda orda bulunan vatandaş Bahçeli’yi uzun süre alkışlamıştı. Millet, gittiğimiz her yerde ‘bize sahip çıkın’ diyordu.
- Peki, ya sonra?
Yanılmışız. Bahçeli hem bizi, hem vatandaşı kandırmış. Verdiği ve verdiğimiz hiçbir sözü yerine getirmedi. Sözlerini hatırlatan partilileri de dışladı. Biz, Bahçeli ile inancımız ve davamız bir sanmışız ama yanılmışız. Bahçeli, kutlu davada inandıkları yolda dava dilekçelerini kanları ile yazan arkadaşlarımıza ihanet etti. Her şehidimizin kemiğini sızlattı. Milletin oylarıyla geldi, millete sırtını döndü. 18 Nisan 1999 milletvekili seçimlerinde yüzde 17.98 oy alan MHP’yi milli olmayan bir koalisyona mahkum etti. MHP misyonuna ve atalarına hakaret eden Rahşan hanıma rağmen bir dava hareketini DSP’nin peşine taktı. Bahçeli, dava arkadaşlarına kurşun atanlarla kucaklaştı.
- Ülkücü camianın içinden gelen bir lider bunu bilerek mi yaptı?
Evet, bilerek yaptı. Karşımızda merkez sağa daha yakın duran bir DYP ve milli manevi hassasiyetlere önem veren FP dururken, gitti tüm uyarılarımıza rağmen DSP ve yolsuzluklarla anılan ANAP’a kuyruk oldu. Tamam, belki birileri üflemişti. Arka planda bir güç onu mecbur kılmıştı. Ancak onlara göğüs gerecek kadar deneyimli ve bilgili bir siyasetçiydi. Her defasında bize, ‘vatandaş böyle istiyor’ dedi. Hayır, koca bir yalan.
-“Millet bizi verdiğimiz sözlerden dolayı Meclis’e gönderdi” dediniz. Bu sözlerin hiçbiri tutulmadı mı?
MHP koalisyon ortağı iken milletin hiçbir davasına sahip çıkmaz iken hırsızı, arsızı, yolsuzu ve teröristlerden yana olan yasaların çıkmasına önayak oldu. Teröristler affedildi, IMF talimatıyla 15 günde 15 yasa çıkarıldı, 138. Maddeye rağmen Abdullah Öcalan dosyası Başbakanlık'ta bekletilerek idamdan kurtarıldı. İnsanlar aşa, işe muhtaç hale getirildi. Bahçeli, ‘İnanç değerlerine sahip çıkacağım, başörtüsü yasağını ben kaldıracağım’ diye söz vermişti, Meclis'te Nesrin Hanım’ın başı açtırıldı. Boynumuza sarılan şehit annelerinin ocaklarına bir ateş de Bahçeli düşürdü.
- Bütün bunların bir açıklaması ya da nedeni olmalı..
Bakın son seçimlerde Bahçeli hatasını kabul eder bir tavır sergileyerek istifa etti. Peki, neden döndü? Onu mecbur kılan neydi? Ülkede bir global oyun var. Bahçeli de bu oyunun bir parçası olabilir. Böylesine büyük bir oyunu Bahçeli tek başına oynuyor olamaz. Küresel güçlerin ve büyük sermaye gruplarının MHP içindeki temsilcisi Bahçeli olmuştur. Milliyetçilere, millete ve ülkeye hizmetten çok küresel sermayeye hizmet etmiştir.
-Şimdi MHP, Bahçeli liderliğinde iktidara yürüdüğünü iddia ediyor. Siz ne düşünüyorsunuz?
Bahçeli yönetimindeki MHP bir daha Meclis'i ancak rüyasında görür. Diyelim ki barajı aştı, o gün DSP ile koalisyon yapan, bugün CHP ile kucaklaşır. Bahçeli’nin hal ve hareketlerine, kürsüden yaptığı konuşmalara baktığınızda Baykal ile bir farkı olmadığı görülmektedir. Baykal ile laiklik konusunda bile hemfikir.
Vakit
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...