Yılın başından bu yana parasal değeri 2,5 milyar doları bulan yaklaşık 80 ton altının yastık altından çıkıp ekonomiye kazandırıldığı ifade ediliyor.
İstanbul Altın Borsası (İAB) yetkililerinden alınan bilgiye göre, Türk halkı, son 5 aydır fiyatlardaki yükselişe paralel olarak altın bozduruyor. Altın bozdurmanın arkasındaki temel nedenlerin; yaşanan kriz nedeniyle ortaya çıkan likidite ihtiyacı ve fiyatlardaki artış olduğu belirtiliyor.
Altın fiyatlarında düşüş olduğu günlerde hacim ve hurda dönüşünün ciddi oranda azaldığı ifade edilirken, hurda dönüşü, Türkiye geneline yayılmış 40 binin üzerindeki kuyumcu ve sarraf vasıtasıyla İstanbul'da toplanmakta ve bu hurda altınlar İAB listesinde olan 2 rafineri aracılığıyla standart külçe altınlara dönüştürülmekte. Söz konusu 2 rafineri dışında altını rafine edip standart dışı halde satanlar da bulunuyor.
Türkiye, fiziksel altın ticaretinin yoğun olduğu bir ülke. Uluslararası altın piyasası ise çok büyük. Hurda arzının yüksek olduğu bugünlerde fiyatlar Londra fiyatlarının 3-5 dolar altında gerçekleşirken talebin arttığı yaz aylarında ise 3-5 dolar üstüne çıkmakta.
Türkiye'de önceki ay yaklaşık 950 milyon dolarlık külçe altın ihracatının yapıldığı tahmin ediliyor. 1 Ocak'tan bugüne kadar parasal değeri 2,5 milyar doları bulan yaklaşık 80 ton altın da, yastık altından çıkıp sisteme girdi.
''ÜRETİMDEN GELMESİ GEREKEN RAKAM HALKTAN GELİYOR''
İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç da yaptığı değerlendirmede, altının yastık altından çıkışının bir yıldır sürdüğünü, birkaç aydır da artarak devam ettiğini, halkın fiyattaki artıştan dolayı elindeki altını sattığını anlattı.
Halaç, ''Bu dönemde bize fabrikalardan oldukça düşük düzeyde altın geliyor. Üretimden gelmesi gereken altın halktan geliyor. Eğer böyle olmasaydı biz dışarıdan altın ithal edecektik. İşlem hacminde anormal bir artış yok ama halk elindeki altını satıyor. Bu güzel bir fırsat'' diye konuştu.
Fabrikadan kendilerine gelen hurda altının rafine edilerek fabrikaya altın olarak geri gönderildiğini, fabrikanın da bu altınları takı yaparak ihraç ettiğini anlatan Halaç, ''Ama şu anda takı ihraç edilmiyor. Halktan çıkan altınları da direkt ihraç ettiğimiz için ithalat da yapmıyoruz'' dedi.
Türk halkının yastık altındaki altınlarını çıkararak borçlarını ödediğini ve ''yatırım yaptığını'' belirten Halaç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bana eş, dost, akraba 'altın satılır mı' diye soruyor. Belki en iyi zaman değil ama satım için uygun bir zaman. Yastık altında ortalama 150 milyar dolarlık altının varlığından söz ediliyor. 5 bin tonlar civarında... Yastık altında duran bu altının hiç kimseye faydası yok. Halk bu güzel fırsatı, bu yüksek fiyatı değerlendirip altınları yastık altından çıkarıp bir şekilde ekonomiye kazandırmalı. Yeter ki o yastık altında duran, hareket etmeyen değer, ekonominin içine girsin. Fırsat bu fırsat...''
Özcan Halaç, Türkiye'de 5 bin ton olduğu ifade edilen yastık altı altının 100 yılı aşkın bir birikim olduğunu dile getirdi.