Gelişmekte olan piyasaların ekonomilerindeki büyüme yavaşlıyor, petrol ve metal arzı giderek yükseliyor, merkez bankalarının ham madde fiyatlarını yükselten parasal genişleme operasyonları ise sona doğru yaklaşıyor. Tüm bunların sonucunda, emtia fiyatlarında on yıldır süregelen yükselişin hız kesmesine bağlı olarak yatırımcıların kayıpları giderek artmaya başladı.
WSJ'nin haberine göre; altından bakıra ve alüminyuma kadar emtia fiyatlarında görülen eğilim farklılaşması, küresel finans piyasalarındaki en popüler bahislerden birine zarar veriyor: Çin başta olmak üzere gelişmekte olan piyasalardaki büyüme ve birçok hammaddedeki kısmi yetersizlik tarafından tetiklenen fiyat artışı.
Barclays BARC.LN +1.30%'e göre kurumsal ve bireysel yatırımcılar, 2004 yılından bu yana emtialara endeksli fonlar ile endeks fonlarına 440 milyar dolardan fazla yatırım yaptı. Bu durumda aynı dönemde ABD borsalarına giren 25 milyar dolarlık sermaye oldukça düşük kalıyor.
Dow Jones-UBS UBSN.VX +2.44% Emtia endeksine göre 1998-2008 arasında emtia fiyatları yaklaşık iki katına çıktı. Petrol ve altın gibi emtiaların fiyatları ise aynı dönemde yedi katına kadar yükseldi.
Ancak fiyatlar 2008 finans krizinden bu yana yeni bir zirve görmedi. Aksine 2011 ortalarından bu yana geriliyor. Trendin bu yıl daha da kötüye gitmesi, yatırımcıların ve analistlerin emtia fiyatlarındaki yükselişin sona ereceği beklentisine girmelerine neden oldu. Dow Jones-UBS Emtia Endeksi, yılın ilk yarısında yüzde 10,5 değer kaybederken hammadde fiyatlarındaki gerileme yüzde 20'yi buldu.
EMTİA FONLARINDA NET SERMAYE ÇIKIŞI ÇOK YAKIN
Yatırımcılar, emtialardan çıkmaya başladı. Barclays'in Cuma günü yatırımcılarına geçtiği bir nota göre geçtiğimiz yıl zirve yapan emtia yatırımları yüzde 21'lik düşüşle 349 milyar dolara gerilemiş durumda. Çin'deki ekonomik yavaşlama ile ABD ekonomisinde adım adım kaydedilen toparlanma yatırımcı iştahını daha da azalttı. Dow Jones –UBS endeksine göre emtia fonlarında krizden bu yana ilk defa net sermaye çıkışı yaşanması çok yakın.
ABD'deki merkez bankacıların aşırı derecede düşük faiz oranı uygulamasına son verileceğinin işaretlerini vermeleri, emtia piyasalarındaki kaldıraçlama etkisini destekleyen kredi maliyetlerindeki artış ve hisse senedi piyasalarının eskiye kıyasla daha cazip getiri oranları vaat ediyor olması emtiaların üzerindeki baskıyı artırıyor.
ÇİN'DEKİ YAVAŞLAMA EMTİA TALEBİNİ DÜŞÜRÜYOR
Çin uzun yıllardır yatırıma dayalı bir büyüme modeli uyguluyordu ki yönetimin bu tercihi, hammadde tüketimi artırıyordu. ABD'nin ardından dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin'de GSYH ikinci çeyrekte yüzde 7,5 büyüdü. İlk çeyrekte ise büyüme yüzde 7,7 olarak kaydedilmişti.
Ancak Çin'de büyümenin yavaşlaması, talebi düşürerek Çin'in ticaret ortaklarının ekonomilerini baskı altına alıyor. Sonuç olarak dünyanın arz-talep dengesinde değişim yaşanıyor. Citigroup C -0.07% tarafından Nisan ayında yayınlanan bir notta emtialardaki yükselişin 2013'te sona ermesinin beklendiği belirtilmişti.
Emtia piyasalarındaki majör oyunculardan biri olan bankaların işlemleri ise piyasa koşullarındaki gerileme ve düzenlemelerin artmasına bağlı olarak azaldı. Fed tarafından Cuma günü yapılan açıklamaya göre merkez bankası, bankaların fiziksel emtia piyasalarına katılımına izin veren on yıllık politikayı gözden geçirmeye başladı.
BAZI YATIRIMCILAR EMTİA YATIRIMINDAN VAZGEÇMİYOR
Öte yandan bazı portföy yöneticileri Çin'in büyümeye devam etmesi ve uzun vadede tüketim oranını artıracağına yönelik beklentiler nedeniyle emtialara olan yatırımlarını azaltmamayı tercih ediyor. Armored Wolf yöneticilerinden John Brynjolfsson konu ile ilgili olarak, "Dünya olarak giderek daha da zenginleşiyoruz. Bu da nihayetinde emtialar için iyi haber" diye konuştu.
Birçok yatırımcının endişelerini artıran bir faktör daha var o da emtia fiyatlarındaki volatilite. Getiri oranlarının yıllarca çift haneli devam etmesine rağmen yıllık getiri oranı son on yılda yalnızca yüzde 0,3 olarak kaydedildi. Aynı dönemde S&P 500 Endeksi'nin getiri oranı ise yüzde 0,8 olarak kaydedildi.
HABERTÜRK
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...