E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Bakan Ağbal'dan para maliyesi! 

Maliye Bakanı Naci Ağbal, '2016 yılında büyümenin temel itici gücü olarak iç talepteki büyümeyi görüyoruz' dedi. Ağbal başka neler söyledi?

26.03.2016 - 01:27
Bakan Ağbal dan para maliyesi!

"Son ortaya çıkan veriler, enflasyon  cephesinde 2016 yılına dair beklentileri olumlu yönde etkiledi. - "Siyasi istikrarın sağlanmış olması ekonomik  istikrar için de önemli bir itici güç.

Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Son ortaya çıkan veriler,  enflasyon cephesinde 2016 yılına dair beklentileri olumlu yönde etkiledi. Yüzde  7,5'lik enflasyon tahmini var, bunu sağlayacak para ve maliye politikası  uygulamalarına sıkı bir şekilde devam edeceğiz." dedi. 

Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) "Genişletilmiş Başkanlar  Kurulu" toplantısına katılan Ağbal, yaptığı sunumla global ekonomi ve Türkiye ekonomisinde  yaşananlara ilişkin bilgi verdi. 2009 global krizinden sonra bir türlü aşılamayan  global ekonomik sorunla karşı karşıya olunduğunu belirten Ağbal, şunları  kaydetti:

'GLOBAL OLARAK HALA SIKINTILAR DEVAM EDİYOR'

"Global kriz döneminde birkaç yılda normalleşme olacak şekilde  beyanatlar oluyordu. Ama global kriz yaşanalı yaklaşık 7 yıl oldu. Baktığımızda  global olarak hala sıkıntılar devam ediyor. Gelişmiş ülkelerde de, gelişmekte  olan ülkelerde de, başta büyüme olmak üzere yapısal sorunlar aynı şekilde  derinleşerek devam ediyor. Büyüme oranlarına baktığımızda, hala global kriz  öncesi büyüme oranlarına yakın olmadığımızı rakamlar ortaya koyuyor.

Dolayısıyla global ekonomide meydana gelen bu durgunluk her bakımdan  gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri etkiliyor. Özellikle para politikası  cephesinde çok ciddi önlemler alınıyor ama genişleyici para politikalarının da  sıkıntıları tam manasıyla çözdüğünü söylemek mümkün değil."

Global kriz sonrası gelişmekte olan ülkelere göre daha iyi büyüme  rakamlarına ulaşan gelişmekte olan ülkelerde de FED'in genişleyici para  politikalarını yavaş yavaş bırakmaya başlamasıyla bir durgunluk yaşandığına  dikkati çeken Ağbal, büyüme rakamlarına gelen revizelere ve bunların sebeplerine  değindi.

'PARA POLİTİKASIYLA GLOBAL SORUNLARI AŞMAK SINIRLI'

"Avro Bölgesi ilk yıllardaki derin durgunluktan çıkan bir görüntü  ortaya koyuyordu, ama şimdi özellikle emtia ve petrol fiyatlarının aşağı  gelmesiyle, gelişmekte olan ülkelerde büyüme oranları aşağı geldi ve global  büyümeye katkılar azaldı" diyen Ağbal, gelinen noktada para politikası  araçlarıyla global ekonomik sorunları aşma imkanının son derece sınırlı olduğunu  aktardı.

Ağbal, mali alan oluşturabilen ülkelerin maliye politikası üzerinden  iç talebi ve büyümeyi desteklemesinin ve yapısal reformların konuşulduğunu  anımsatarak, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bugün aslında global büyümenin önündeki en önemli engellerden birisi  yapısal reform ihtiyacı. Gerek uluslararası finans sistemindeki yapısal sorunlar,  gerek iş gücü piyasalarındaki katılıklar, gerekse verimlilik önündeki engeller.  Dolayısıyla bugün sadece ülkelerin tek tek yapmaları gereken ev ödevlerinden  ziyade, global anlamda yapısal reformlar bir kez daha öncelikli hale gelecek.  İnşallah alınacak bu yapısal önlemler sayesinde tekrar büyüme trendinin yukarı  çıkmasını ümit ediyoruz.

Petrol ve emtia fiyatlarının aşağı gelmesi önce olumlu olarak  nitelendirildi ama zamanla bakıldı ki bu gelişme petrol ihracatçısı, emtia  ihracatçısı ülkelerde çok ciddi ekonomik sorunlara neden oldu, hem de gelişmiş ve  gelişmekte olan ülkelerde beklenen iç talep artışına katkıyı vermedi. Dolayısıyla  burada da bir noktada yavaş yavaş, yukarı yönlü bir ivme olumlu bir beklenti  olarak hepimiz tarafından ifade ediliyor."

Sunumunda küresel ekonomideki belirleyici faktörler hakkında da  katılımcılara bilgi veren Ağbal, Türkiye'nin 2015 büyüme rakamları ve 2016 yılı  büyüme beklentilerinden söz ederek, Avro Bölgesi'ndeki ılımlı büyüme olarak tabir  edilebilecek gelişmelerin Türkiye başta olmak üzere gelişmiş ve gelişmekte olan  ülkeler için fırsat sağlayacağını ifade etti.

Global gelişmelerin Türkiye üzerindeki etkilerinden bahseden Ağbal,  "Genel olarak bakılığında 2011-2015 döneminde yüzde 4,4 büyüdük. Kendi  bölgemizdeki, gelişmekte olan ülkelerle karşılaştırdığımızda Türkiye'nin büyüme  performansı son 4 yıldır genel olarak iyi. Ama önceki dönemlere kıyasla,  2003-2007 arasında yüzde 6,9 büyüdüğümüzü bir kenara koyarsak büyüme oranlarının  Türkiye'de de aşağı geldiğini görüyoruz. Global büyüme oranlarının aşağı  gelmesiyle Türkiye de kendi payına büyüme oranlarındaki yavaşlamayı yaşıyor"  dedi.

'İHRACATIN BÜYÜMEYE KATKI YAPACAĞINIZ BEKLİYORUZ'

Ağbal, 2015 yılında Türkiye'nin geçirdiği 2 seçim ve global  piyasalardaki koşullara rağmen büyüme beklentisinin yüzde 4 olduğuna atıfta  bulunarak, konuşmasına şöyle devam etti:

"2016 içinse koyduğumuz hedef yüzde 4,5. İnşallah Avrupa pazarındaki  gelişme, yurt içi talepteki olumlu gelişmeler bizi bu büyümeye götürecek.  Riskleri elbette var bunun. Ama biz hükümet olarak bu hedefi yakalamak için her  türlü tedbiri almaktayız. 2015 Kasım ayında yapılan seçim sonrası, güçlü bir  parlemento yapısı var, parlamentonun temsil kabiliyeti son derece yüksek. Güçlü  bir hükümet var.

Ama iç talepteki bu büyümeyi makul ve riskler oluşturmayacak bir  çerçevede yönlendirmek son derece önemli. İhracatın da 2016 yılında büyümeye  pozitif katkı sağlayacağını bekliyoruz."

 Enflasyon konusunda da değerlendirmelerde bulunan Ağbal, son dönemde  döviz kurları, gıda fiyatları gibi etkilerle enflasyonun yükselme eğilimine  girdiğine dikkati çekerek, "Ama son ortaya çıkan veriler, enflasyon cephesinde  2016 yılına beklentileri olumlu yönde etkiledi. Gıda fiyatlarında aşağı yönlü bir  trendin ortaya çıkması, döviz fiyatlarında sağlanan istikrar bir noktada  enflasyonun 2016 yılında aşağı yönelmesine katkı verecek unsurlar arasında yer  alıyor. Yüzde 7,5'luk enflasyon tahmini var, bunu sağlayacak para ve maliye  politikası uygulamalarına sıkı bir şekilde devam edeceğiz" diye konuştu.

Ağbal,  son süreç dikkate alındığında, ABD Merkez Bankasının  (Fed) faiz artırım sürecinin hem zaman olarak yavaşlayacağını, hem de başta  gelişmekte olan ülkeler başta olmak üzere Fed'in finansal piyasalardaki  kırılganlıkları dikkate alacak bir para politikasını izleyeceğini söyledi.

Ağbal, Fed'in bu kararının özellikle gelişmekte olan piyasalarda hem  kırılganlığı azalttığını hem de beklentileri olumlu yönde etkilediğini dile  getirerek, özellikle Türkiye'nin olumlu yönde etkilendiğini aktardı.

Sunumunda Çin'de yaşanan gelişmelere de değinen, global kriz sonrası  ülkenin büyüme dinamiklerini dış talepten iç talebe kaydırdığına işaret eden  Ağbal, "Çin global koşullar içerisinde büyümesini sürekli kılacak tedbirler alma  yoluna gitti ama bu dönüşüm sancısız değil. Bugün aldığı kararlarla süreci  yönetmeye çalışıyor fakat herkes biliyor ki, Çin'deki büyüme oranları eskisi gibi  olmayacak" değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Ağbal, iş gücü piyasasında yüzde 10'lar civarında bulunan  işsizlik oranını aşağıya çekecek tedbirler alınmasının önemine vurgu yaptı. İş  gücü piyasasındaki katılıkların, Türkiye ekonomisindeki değerlendirmelerde öne  çıkan faktörler arasında olduğuna dikkati çeken Ağbal, şunları kaydetti:

"En son Komisyondan geçip Genel Kurula gelen bir yasamız var. İnşallah  Genel Kurulda yapılan görüşmelerden sonra, esneklik noktasında söz konusu yasanın  çıkması Türkiye için önemli bir kazanım olacak. Ardından kıdem tazminatı  düzenlemesi yapma ile ilgili olarak, hükümet programımızda açık bir hedefimiz  var. Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor.

Kıdem tazminatı düzenlemesi bize göre hem işveren açısından, hem de  çalışan açısından son derece olumlu, son derece yapısal bir çözüm. Mevcut sistem  ne işveren için ne de kayıtlı çalışanlar için sürdürülebilir bir sistem değil. Ne  yapıp edip, kıdem tazminatı düzenlemesini yapmamız lazım. Kimsenin kıdem  tazminatı üzerinden yanlış bir anlayış üreterek, bu yapısal çözümün önünde engel  oluşturmamasını temenni ederiz. Bu konuda da iş aleminin gerekli duyarlılığı ve  desteği göstereceğine inanıyoruz."

'9 YILDIR MAASTRICHT KRİTERLERİNİN ALTINDAYIZ'

Türkiye'nin önemli konularından birinin de cari açık olduğunu dile  getiren Ağbal, petrol ve emtia fiyatlarının gerilemesiyle 32 milyar doların  altına inen cari açığın Türkiye ekonomisi için önemli bir kırılganlık konusu  olduğunu anlattı.

Ağbal, cari açığın aşağı çekilmesi için mutlaka ekonominin yapısal  dönüşümüne ilişkin reform niteliğinde önlemler alınması gerektiğini ifade ederek,  yapısal dönüşümün meydana gelmesi halinde cari açığın kalıcı şekilde  çözülebileceğini dile getirdi.

Maliye politikasında gelinen noktalardan da bahseden Ağbal, maliye  politikasında ulaşılan seviyeleri şu şekilde aktardı:

"Bütçe açıklarında tarihi seviyelerde aşağılara geldik. 2016 yılı için  öngördüğümüz bütçe açığı yaklaşık yüzde 1,3. 2015 yılını yüzde 1,2 ile kapattık.  Bir çok ülkenin gıpta ederek baktığı, takdir ettiği bütçe açığı seviyelerindeyiz.  2004 yılında, 2005 yılında 'Biz de bir gün Maastricht kriterlerini yakalayacağız'  diye ifade ederdik, 9 yıldır bütçe açığı noktasında AB Maastricht kriterlerinin  altındayız.

Yüzde 3 olan bu oranı, yüzde 3, yüzde 2 oranında realize etmiş  durumdayız. Bu rakam bizim ekonomide güçlü yanlarımızdan birini oluşturuyor. Bu  gelişmeler borcun milli gelire oranında da iyİleşmeleri beraberinde getirdi.  Türkiye bugün kamu borcunun milli gelire oranında takdir edilecek noktada.  İnşallah 2018 itibarıyla hedefimiz yüzde 29 civarında."

Faiz harcamalarından elde edilen tasarrufun Türkiye'nin uzun vadeli  büyüme noktasını öne çekecek faktörlere ayrıldığını belirten Ağbal, ulaşım,  eğitim, sağlık alanında yapılan yatırımlar hakkında katılımcılara bilgi verdi.

Ağbal, orta vadeli görünüme bakıldığında hükümetin önemli bir reformu  hayata geçirdiğine dikkati çekerek, seçim beyannamesinde belirlenen 6 reform  alanından söz etti.

"Hepimizin hukuk reformuna o kadar çok ihtiyacı var ki" diyen Ağbal,  şunları kaydetti:

"Hukukta eğer adalet erken tecelli ediyorsa, yargı işliyorsa, kurallar  berrak ve netse, mahkemeler kararını verirken evrensel hukukun gereklerini yerine  getiriyorsa, hukuk işliyorsa o zaman o ülkede yatırım ortamı da iyileşiyor.  Dolayısıyla buradaki katılımcıları ilgilendiren boyutuyla baktığımda, özellikle  iş hukukunu ilgilendiren çok sayıda dava var. İş hukukunda yapacağımız yasal  düzenlemelerle, özellikle iş gücü maliyetleri üzerinde oluşturulan bu  belirsizlikleri ortadan kaldırmamız lazım.

Yine yatırım ortamının önünde engel oluşturan uzun yargılama  süreçlerini mutlaka aşağı çekmemiz lazım. Adalet Bakanlığımızın bu konuda çok  kapsamlı çalışmaları var. Hukuki uyuşmazlıkların yargıya gelmeden farklı  yöntemlerle, uluslararası normlara uygun çözülmesi kapsamında yasal çalışmaları  var.

Bir bilirkişilik müessesesi var, hepimiz şikayet ederiz. İnşallah çok  yakında bilirkişilik alanında bir reform hazırlığı var. Tüm bu reformlar hayata  geçtiğinde hukuk alanında karşılaştığımız sorunların üstesinden geleceğiz."

'DOLAYSIZ VERGİ TOPLAMALIYIZ'

Eğitim alanında yapılacak reformlar konusuna da değinen Ağbal, eğitim  erişiminin ve kalitenin artırılması konusundaki çalışmaların da gündemde  olduğunu, çıraklık, staj ve mesleki eğitim konusunda özel sektörün işin içinde  daha fazla olmasını sağlayacak çalışmaların yapılmaya devam edeceğini aktardı.

Bakan Ağbal, "Ne yapıp edip, kamu yönetimindeki verimsizliğ,  bürokrasiyi ortadan kaldırmamız lazım" ifadelerini kullandı. İşlem süreçlerinin  kısaltılması, gereksiz yetkilerin, aynı yetkinin farklı kurumlarda bulunmasına  imkan veren yetki düzeninin ortadan kaldırılması gerektiğinin altını çizen Ağbal,  daha sade ve daha hızlı çalışan bir kamu yönetiminin inşa edileceğini söyledi.

Kamu maliyesinin kalitesinin de artırılması gerektiğine dikkati çeken  Ağbal, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Kamu gelirlerinin daha fazla dolaysız vergilerden elde edilmesi,  dolaylı vergilerin aşağı çekilmesi lazım. Damga Vergisi bu dünyaya ait değil eski  dünyanın vergisi. Dolaylı vergilerde, işlem vergilerinde işletmeyi o işe  girişmekten alıkoyan, kayıtlılıktan alıkoyan uygulamalar var. Bunlarla mücadele  etmemiz lazım. Vergiyi dolaysız vergilerden toplamamız gerek.Hepimiz ne kadar  kazanıyorsak, o kadar vergi ödediğimiz bir düzeni yakalarsak, o zaman Türkiye'de  her şey yoluna girecek.

Kimseden bir kuruş fazla vergi istemiyoruz. Mükellef kazancına göre ne  kadar vergi vermesi gerekiyorsa o kadar vergi vermeli. Vergi denetiminde  mükellefin üzerine gri alanlardan gidip, mevzuatın belirsiz olduğu alanlarda  mükellefin aleyhine yorum yaparak 'burada vergi vardır' anlayışını kökten ortadan  kaldırmamız lazım. Bizim vergi denetiminde, mutlaka vatandaşın gönüllü uyumunu  destekleyecek vergi iklimini üretmemiz lazım."

Milliyet
  

ETİKETLER:
ABD , FED , Çin , bugün , Avrupa , sağlık , eğitim , fırsat
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.

Bu haber henüz yorumlanmamış...

KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Demirtaş'tan vize açıklaması!
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ...
AKP ’Reza Zarrab’ hakkında neler söyledi?
AK Parti Sözcüsü Çelik, İran asıllı işadamı Rıza Sarraf'ın ABD'de tutuklanmasını ...
Suriye Palmira'yı aldı mı?
Esad ordusu terör örgütü DAEŞ'in elindeki Palmira'ya girdi.
 
Türk bayrağı tepki aldı!
Yunanların 1821 yılında Osmanlı İmparatorluğu’na karşı ayaklanmalarını ...
ABD ve Rusya aynı fikirde!
Rusya Dışişleri Bakanı Yardımcısı , ABD ve Rusya'nın Beşar Esad'ın konumunun ...
Öcalan'ın aracı kaza yaptı!
HDP Şanlıurfa Milletvekili Dilek Öcalan'ın aracının Diyarbakır'da kaza ...
 
Helikopter düştü: 10 ölü
İran'ın Şiraz kentinde ambulans helikopter düştü. Kaza sonucu 10 kişi yaşamını yitirdi.
1945 Fransa'nın Cezayir Soykırımı!VİDEO
http://www.turktime.com/video/1945-fransa-nin-cezayir-soykirimi/191249/
Erdoğan videosu:
http://www.turktime.com/video/arap-dunyasinda-paylasim-rekorlari-kiran-erdogan-videosu-/191247/
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
borsa istanbul
Gaziantepspor
ygs
sınav stresi
passolig
Çanakkale Savaşı
Tatbikat
GAZİANTEP
özgecanın katilleri