Ekonomi Koordinasyon Kurulu üyesi Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, kamunun bundan sonra izleyeceği politikaları, "Mali disipline daha fazla önem vereceğimiz bir döneme giriyoruz" sözleriyle değerlendirdi. Referans'ın sorularını yanıtlayan Yılmaz, bu yarıdan itibaren bazı tedbirlerin gündeme gelebileceğini belirtirken, yapısal düzenlemeler üzerinde de çalışacaklarını söyledi.
Yılmaz, yapısal tedbir alanları olarak sağlık, kayıtdışılıkla mücadele ve tarımı gösterdi. Kısa süre içinde yayımlayacakları orta vadeli programda, küçülme rakamının daha da negatif bir rakam olacağını belirten Yılmaz, "Yayımlayacağımız yeni rakamlar kredibilitesi olan rakamlar olacak. Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz" dedi. Yılmaz, üretim teşviki verilmesi yönündeki taleplere ise "Bizim yaptığımız KDV indirimleri, prim indirimleri zaten üretimi desteklemek için alınan kararlardı" diye konuştu.
Devlet Planlama Teşkilatı'ndan sorumlu bakanlık görevini üstlenen Cevdet Yılmaz, Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nun da sürekli üyesi konumunda bulunuyor. Ekonomiyle ilgili gelişmeleri değerlendiren Yılmaz, çalışmaları halen DPT tarafından sürdürülen orta vadeli programın temmuz ayı içinde netleşeceğini söyledi. Programda kriz ve buna karşı Türkiye'nin tepkisinin de net biçimde görüleceğini belirten Yılmaz, "Titizlendiğimiz bir çalışma ve bu programda Türkiye ekonomisinin genel çerçevesi ortaya çıkacak. Bozulan dengelerin nasıl düzeltileceği konusundaki yol haritası da burada olacak" diye konuştu.
ORTA VADEDE YÜZDE 5'LİK BÜYÜME NORMAL
Dış ticarette daralma ve bütçe dengelerinde bozulan rakamlar olduğunu belirten Yılmaz, "Ancak bu yıl için söz konusu şeyler anormal değil, normal" dedi. Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı Avrupa'nın durgunluktan geç çıkacağının anlaşıldığını belirten Yılmaz, "Tüm bunlar etkiliyor olsa da son çeyrekte büyüme pozisyonuna geçeceğimizi düşünüyorum" diye konuştu. Orta vadede ortalama yüzde 5'lik bir büyümenin makul olduğunu belirten Yılmaz, "Zaten orta ve uzun vadede büyüme stratejisini güçlendirmek lazım. Ama bu yıl için küçülme söz konusu, OVP'de de yüzde 3,6'dan daha negatif bir rakam oluşacağı kesin. Ancak şunun teminatını verebilirim ki OVP'deki rakamlar kredibilitesi olan rakamlar olacak" dedi. Yılmaz, gelişmelere bağlı olarak revizyon yapılmasının da sağlıklı bir durum olarak değerlendirilmesini istedi.
İKİNCİ YARI VE 2010'DA MALİ DİSİPLİN ÖNDE
Ekonomi yönetiminin bundan sonraki süreçte izleyeceği yol haritası hakkında da bilgi veren Yılmaz, yılın ikinci yarısı ve 2010'da mali disiplinin öne çıkacağını söyledi. Güven ortamını artırıcı ve özel sektörü teşvik eden bir yapının esas olması gerektiğini söyleyen Yılmaz, "Özel sektörde yüzde 10'luk bir iyileşme, kamuda yüzde 70'lik iyileşmeye denk" dedi. Yılın ikinci yarısıyla birlikte bazı tedbirlerin gündeme gelebileceğini kaydeden Yılmaz, yapısal reformlar için de çalıştıklarını kaydetti. Yılmaz'ın verdiği bilgilere göre sağlık-sosyal güvenlik, tarım, kayıtdışılık yeni yapısal düzenleme alanları olacak.
ESNEKLİK OLMADAN İŞSİZLİK DÜŞMEZ
Krizle birlikte işsizliğin de önemli bir mesele olarak ortaya çıktığını kaydeden Yılmaz, esnekliğin sağlanamaması durumunda işsizliğin aşağıya çekilemeyeceğini söyledi. Özel istihdam bürolarıyla ilgili olarak hazırlanan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından kısmen veto edilen yasanın da bu amaca hizmet ettiğini söyleyen Yılmaz, "Maalesef o konuyu tekrar görüşmek zorunda kalacağız, yanlış anlaşıldık. Bir taraftan kayıtdışılığı azaltırken, diğer taraftan yeni istihdam alanları oluşturacak bir düzenleme söz konusuydu" dedi.
PAKETLER ÜRETİME DESTEK VERİYOR
Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, geçen hafta Türkiye Odalar Ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından gündeme getirilen üretim teşviki taleplerini de değerlendirdi. Hükümetin üretime de destek verdiğini belirten Yılmaz, "Açıkladığımız teşvik sistemiyle yatırımlara destek veriyoruz. Ama açıkladığımız vergi indirimleri, istihdam paketleri, Kredi Garanti Fonu uygulaması mevcut işletmeler için yapılan çalışmalardır. Biz hükümet olarak üretime de destek veriyoruz" dedi.
IMF İLE İLGİLİ TARTIŞMA SEMBOLİK
IMF ile ilişkiler konusunda şu noktada kesin bir şey söyleyemeyeceğini belirten Yılmaz, bu alandaki tartışmaların "fazla sembolik" olduğunu ifade etti. Fayda-zarar kıyaslaması sonrasında IMF ile ilişkilerin geleceğinin de netleşeceğini belirten Yılmaz, "Hangisini faydalı görürsek o yöne gideceğiz. Daha ucuz kaynak kullanabileceksek, akreditasyon kurumu olması nedeniyle Türkiye'ye daha çok fayda sağlayacaksa IMF'yle de devam ederiz" dedi.
'GAP'A KEŞKE YBABANCI İLGİSİ OLSA
Yılmaz, ana çalışma konularından biri olan GAP'taki son dönemdeki gelişmeleri de anlattı. GAP için önemli olan bölgesel ajansların hızla kurulduğunu vurgulayan Yılmaz, "Zaten kaynak aktarımları eylem planıyla uyumlu biçimde devam ediyor. Kalkınma ajanslarıyla da güçlü bir kurumsal yapı oluşacak. Şimdiye kadarki planlar, kurumsal sahiplenme olmadığı için istenilen noktaya gelmedi. Hem teşvikler hem GAP Eylem Planı hem de kalkınma ajansları birbirini tamamlayan parçalar" dedi. GAP'a yabancı ilgisiyle ilgili soruya da yanıt veren Yılmaz, "Bu konuda çok komplo teorisi var. Keşke çok fazla ilgi olsa..." diye konuştu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...