MHP BARAJI GEÇECEK Mİ? 

Vatan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Tayfun Devecioğlu yazdı... 

16 maddede Erdoğan, Batman ve Erzincan 

Okurlarımız bilir. VATAN, Başbakan’ın uçağının daimi davetlilerinden değildir. Yanlış anlaşılmasın, “Davet ederler ama gitmeyiz” demiyorum. Nadiren davet ederler, işimizin gereğidir icabet ederiz. Geçen yılın sonlarında Erdoğan’la ilk kez New York-Washington-Londra rotasında seyahat etmiştim. Cuma günü de Ankara Temsilcimiz Bilal Çetin ile birlikte Erdoğan’ın konuğu olarak Batman ve Erzincan mitinglerini izledik.

Pazar pazar sıkıcı siyasi laflar etmek yerine, yolculuk izlenimlerimi aktarmaya çalışacağım. (İtiraf edeyim, madde madde yazma düşüncesine bu stili çok iyi kullanan Ahmet Hakan’a imrendiğim için kapıldım.)

1- Başbakan’ın basın danışmanı Akif Beki, Ankara’da uçağa biner binmez yanımıza gelip dedi ki: “Öğle yemeğini uçakta yemeyin. Batman’da size kebap yedireceğim. Hava 50 dereceymiş. Bu sıcakta bir de kokmuş etten kebap bulursak, belki sizden kurtulurum.” İlk kez gördüğüm Batman hakikaten korkunç sıcaktı. Doğruca kebapçıya gittik. Kebap heyetinde Erdoğan’ın danışmanı Mücahit Arslan ile doktoru Koray Gürsel’in de olduğunu görünce “Akif Beki VATAN’ın bazı haberlerinden hoşlanmıyor olabilir ama bizi zehirlemeye niyeti yok galiba” düşünüp rahatladım. Zaten en çok kebabı da doktor yedi. Hesabı Mücahit Arslan ödedi.

2-Batman’daki ilk siyasi sondajı kebapçıda yaptık. Ateş gibi genç garsonlar, 4 sandalyenin ikisini AKP’nin, ikisini ise DTP’nin desteklediği bağımsızların kazanacağını söyledi. Bir garson “Yine bir film çevrilmezse AKP 3 alabilir” yorumunu yaptı. Derin devlet ve komplo anlamında... Anketleri ve il bazındaki seçim çalışmalarını adım adım izleyen Mücahit Arslan “Batman’da biz 2, bağımsızlar 2 çıkartır” diye lafı bağladı.

3- Batman’da 4-5 saat kaldık. İlginç bir kent. Diğer G.Doğu kentlerine göre daha gelişmiş. Birkaç kişiye “Burada insanlar neyle geçiniyor” diye soracak oldum. “Tarım, hayvancılık...” dışında üçüncü bir sektör sayan olmadı. Ha bir de petrol var ama o da devletin. İnsanlar ürkek, yabancılarla konuşmayı pek sevmiyorlar gibi. Hemen hemen tüm kadınların başı örtülü.

4-AKP mitinglerinde Erdoğan’dan önce platforma bir genç çıkıyor. Ses tonu, bazı kelimelerdeki vurgusu aynı Erdoğan. Güneşte 50 dereceyi bulan sıcak altında, meydana verdi coşkuyu. “Kimdir” diye sordum, AKP’nin bu işle görevlendirdiği bir profesyonelmiş. İsimleri lazım değil ama bazı parti liderlerinden bile daha başarılı.

5-50 derecelik Batman’dan sonra akşamüzeri saat 17.30’da vardığımız Erzincan’ın 25-26 derecelik havası ve hafif esen rüzgarı herkese iyi geldi. Erzincan Batman’a göre daha hareketli ve çok canlı bir kent. Miting alanının hemen yanındaki bir Turkcell bayii, kapının önüne sandalyeleri koyup ikrama başladı. Çay, bisküi derken “Buranın döneri meşhurdur” dediler. Tattık, müthişti. Döner ziyafetinde doktor da vardı. Hayatımda ilk kez “Kırmızı et iyidir, çekinmeden yiyin” diyen bir kardiyolog tanıdım. Osman Mütftüoğlu kadar ikna edici konuşuyor.

6-Biraz da siyasete girip Erdoğan’a bakalım: Son derece formda. Batman’a iner inmez öğle namazına gitti. Sonra Vilayet binasına gidip valiyi ziyaret etti. Ardından kürsüye çıkıp 1 saati aşkın konuştu. Oradan doğru Erzincan’a. Yine 1-1.5 saatlik miting. Sonra TOKİ konutlarının teslim töreni. Ardından iki evi ziyaret. Sonra hop yine uçağa. Yarım saat kadar bizimle konuştu. Ankara’ya indiğimizde saat 22.30’u geçiyordu. Gerçekten iyi performans gösteriyor.

7-Uçaktan iner inmez miting alanına otobüsle geçiliyor. Erdoğan ön kapının hemen yanında duruyor. Otobüste de eski deyişle bir “cazgır” var. “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve eşleri Sayın Emine Erdoğan siz sevgili hemşehrilerimizi selam ve sevgiyle kucaklıyor” tarzı anonslar yapıyor. Bu arkadaş da işinde oldukça başarılı.

8-Erdoğan yol boyunca otobüsü sık sık durduruyor. Özellikle de yol kenarında bekleşen çocukları görünce. Arkasına bile dönmeden “Araba”, “Bebek” veya “Ajanda” diye sesleniyor. Otobüsteki hemen her boşluğa yerleştirilmiş oyuncaklar ve ajandalar Erdoğan’a uzatılıyor. Erdoğan hediyeleri birer birer çocuklara uzatıyor.

9-Erzincan’da iki çocuğu, ikinci kez hediye isterken yakaladı. İlkini “Sen biraz önce aldın, bana numara yapma” diye savdı. İkincisini de “Seni uyanık” diye püskürttü. Dikkat ettim uzakta sessiz sessiz bekleyen çocuklar gördü mü otobüsü mutlaka durdurup hediyesini veriyor. Birkaç kez, evde balkonda oturan çocuklara polislerle hediye yolladı.

10-Otobüs hareket halindeyken, otobüsün hemen yanından koşturan çocuklara camdan oyuncak fırlatmasını ise açıkçası sevmedim. Bir kere çok tehlikeli. Koşuşturmada birbirlerine çarpıp yere düşen çocuklar vardı ki otobüsün altında kalmamaları tamamen tesadüftü. İkincisi de, yere düşen oyuncağın üzerine atlayan çocukları seyretmek içimi acıttı.

11-Batman’daki çocuklar Erzincanlılar’a göre çok daha çevik. Hem 100 metreci gibi koşup, hem de Mehmet Okur gibi ribaunta çıkabiliyorlar. Batman’da otobüsün yanında uzun süre koşan sakallı bir dedenin performansı da müthişti. Batman’ın atletizmle arası nasıl bilmem ama federasyon bir baksa belki faydası olur. Bu arada her iki ilde de Çevik Kuvvet polislerinin kondisyonu iyiydi. Otobüsün yanında bayağı koştular, hiç de geri kalmadılar.

12-Batman ve Erzincan’da miting alanında çok sayıda genç olması dikkatimi çekti. Özellikle başı örtülü genç kızlar. AKP yeni seçmenden fazla oy alamaz diyenler fena halde yanılabilir.

13-Otobüsün yanına yaklaşıp, Erdoğan’la bir iki kelime edebilenlerin gözleri parlıyordu. Yine özellikle genç kız ve kadınların. Şunu kabul etmek gerek: AKP’li seçmenler Erdoğan’a tapıyor. Diğer partilerin çoğunda “Oy vereceğiz tamam da, liderde sorun var” denirken AKP’de Erdoğan sevgisi, partinin tartışmasız çok önünde.

14-Erzincan’daki TOKİ mahallesi gerçekten çok etkileyiciydi. Deprem bölgesi olması nedeniyle binalar 4 katlı yapılmış. Mimari yapıları gayet estetik. Çevre düzenlemesi son derece modern. Evler hak sahiplerine 70 bin YTL civarında fiyatlarla verilmiş, üstelik taksitle. Aynı evsaftaki daireler İstanbul’un orta halli semtlerinde 200-250 bin dolara satılıyor. TOKİ iyi iş çıkartmış.

15-Unutmadan Erzincan’daki seçim tahminini de aktarayım. 3 sandalyeden 2’si garanti AKP’nin deniyor. Üçüncüsü için AKP ve CHP çekişiyor. Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın Erzincan’da büyük ağırlığı var. Seçim bürosu kentin tam merkezinde. Otobüse yaklaşıp iş isteyenlerin tamamına “Dört yoldaki büroya gel, halledelim” cevabını verdi.

16-Erdoğan’a uçakta seçim anketlerini sorduk. Daha doğrusu “Artık herkes MHP’nin barajı geçtiğine ikna oldu. Sizdeki sonuçlar da böyle mi” diye... Şimdiye dek hep “Anketlerden iki parti çıkıyor” diyen Erdoğan şu cevabı verdi: “Kararsızlar dağıtılınca MHP barajı geçiyor. Dağıtılmadan baraj altında kalıyor. Ben kararsızların dağıtılması yöntemini benimsemiyorum. Kararsızlar şu anda yüzde 17-18. Zaten her zeçimde bu orandaki seçmen sandığa gitmiyor.” Erdoğan bu sözlerle MHP’nin baraj altında kalabileceğini vurguluyor ama bir matematik hatası yapıyor. Şöyle hesap edelim: Diyelim ki MHP yüzde 8, kararsızlar da yüzde 20. Kararsızların tatamı sandığa gitmiyor. Ama seçim barajı geçerli oy sayısı üzerinden yapılıyor. 80’in 8’i yüzde 10 ediyor. Yani bu hesapla MHP baraj üzerine çıkıyor. Bir not daha: Erdoğan kararsızlar dağıtılmadan oyumuz yüzde 40 diyor. Bu hesaba göre 80’in 40’ı yüzde 50 ediyor. Bana göre AKP için yüzde 50 çok yüksek ama doğru hesaplama yöntemi bu.