Venezuela Devlet Başkanı Maduro, ekonomik krizle mücadele için asker ve polise daha geniş yetki tanıyan 60 günlük olağanüstü hal ilan etti.
Muhalif Capriles ise, yetkinin devlet başkanına anayasaya aykırı güçler tanıdığını savunuyor.
Capriles, Venezuela halkına kararı tanımamaları ve Çarşamba günü sokaklara dökülmeleri çağrısında bulundu.
Gazetecilere konuşan Capriles, "Biz Venezuelalılar, bu kararı tanımayacağız. Bu, Maduro’nın kendisini anayasadan üstün bir konuma getirmesidir" dedi.
Capriles, "Bunu yürürlüğe sokmak için, savaş tanklarını ve askeri jetlerini konuşlandırmaya hazır olsa iyi olur. Ve silahlı kuvvetlere şunu söylüyorum: Doğrunun yanında olma, anayasayla mı yoksa Maduro’yla mı olacağınıza karar verme vakti yaklaşıyor" diye konuştu.
Capriles, muhalefetin darbe çağrısı yapmadığını fakat Maduro’nun referandumla devrilmesi için yasal ve anayasal bir yol arayışında olduğunu söyledi.
Veneuzela'da 60 gün geçerli olacak olağanüstü hal durumu, 60 gün daha uzatılabilir.
Karar, Salı günü muhaliflerin kontrolündeki Ulusal Meclis'te reddedilmişti fakat Maduro, kararlarına uymayacağını ifade etti.
Caracas’ta yabancı gazetecilere konuşan Maduro da "Ulusal Meclis’in geçerliliğini kaybettiğini ve yok olmasının ise an meselesi olduğunu" kaydetti.
Referandum tartışması
Maduro, muhalefetin referandum için belirlenen süreyi geçirdiğini ve imzalarda sahtecilik yaptığını söyledi.
Muhalif siyasetçiler, iki hafta önce referandum süreci için başlattıkları dilekçede 1.85 milyon kişinin imzasını topladı. Bu rakam, sürecin başlaması için yeterli görülen seçmen sayısının altında, yüzde 1 oranında kalıyor.
Anayasaya göre devlet başkanı iktidarda kalırsa ve ikinci bir dilekçe yazılırsa, seçmenlerin yüzde 20’sinin, yani yaklaşık 4 milyon kişinin imzası gerekiyor.
Fakat hükümet referanduma gidilmeyeceği kararı aldı.
Maduro ABD'yi de ülkesine yabancı askerler konuşlandırma ve kendisini görevden uzaklaştırma planları yapmakla suçladı.
Maduro, ABD'ye ait bir askeri uçağın geçen hafta iki defa izin almadan Venezuela hava sahasına girdiğini söyledi.
Devlet başkanı, ülke dışındaki siyasetçilerin ve medyanın Venezuela’da müdahaleyi meşrulaştırmak için kaos olduğu izlenimi yaratmaya çalıştıklarını dile getirdi.
Maduro: Mücadele edeceğim
Maduro, "Tüm bu operasyonun bir merkezi var ve eksenleri var: Madrid, Miami ve Washington. Ama planlama, yönetim, lobi faaliyetleri, güç ve fonlar için de bir merkezi var. Bu merkez Washington’da" dedi.
Maduro, 'ülke içindeki huzurun kazanılması için' mücadeleye devam edeceği sözünü verdi.
Maduro ayrıca, Brezilya Devlet Başkanı Dilma Rousseff’in azil sürecine ve görevden alınmasına da atıfta bulunup süreci, "yabancı güçlerin desteklediği bir darbe süreci" olarak tanımladı.
Maduro, "Yönetemediğin yeri böl. Kaos yarattılar. Şimdi de Venezuela'nın peşindeler" diye konuştu.
Venezuela, yüksek enflasyon oranları, temel gıda sıkıntısıyla beraber ciddi bir ekonomik krizle karşı karşıya.
Maduro, ülkenin 'elitlerini, kendi siyasi amaçları için ekonomiyi boykot etmekle' suçluyor.
Muhalefet ise ekonomik krizin sorumlusunun Maduro ve selefi Hugo Chavez olduğu görüşünde.
Maduro, Chavez’in ölümünün ardından 2013 yılında, altı dönem görevde kalmak üzere devlet başkanı seçilmişti.
Milliyet
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...