Tekstilin Altın Yılı! 

Tekstil ve konfeksiyon sektörü, uzun bir aradan sonra yeni yıla olumlu beklentilerle giriyor. 2010'u kriz öncesi rakamların biraz gerisinde tamamlayan sektör, 2011'i "altın yıl" olarak görüyor.

Sektördeki olumlu beklentide, Merkez Bankası'nın aldığı kararlar ve Avrupalı alıcıların "Made in China" yerine, kalite ve niteliği ifade eden "Made in Turkey" etiketini görmek istemeleri etkili oldu.

Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Ünlütürk ile Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kızılgüneşler, düzenledikleri basın toplantısında sektörü değerlendirdi. Özellikle 2010 yılının son çeyreğinde sevindirici gelişmeler yaşandığını belirten Kızılgüneşler, "Avrupalı müşteriler Uzakdoğu'daki alıcılarıyla yaşadıkları kalite problemleri, küçük ölçekli sipariş yaptıramama, teslimlerin uzaması gibi nedenlerden dolayı Türk tekstil ve konfeksiyon firmalarına dönüş yaptı. Bugün Türkiye, üretimdeki kalitesi, hızlı teslim avantajı ve müşterinin talep ettiği sayılarda üretimiyle Avrupa pazarındaki konumunu güçlendirmektedir." dedi.

Merkez Bankası'nın, rekabetçiliği sağlayacak kur politikasının ilk işaretlerini vermesini olumlu bir gelişme olarak değerlendiren Kızılgüneşler, "Bu uygulama devam ettiği takdirde Türkiye 2011 yılını, 2010'dan daha parlak geçirecektir. Başka bir ifadeyle 2011, sektörlerimiz açısından altın yıl olacaktır." şeklinde konuştu.

Türk tekstil ve konfeksiyon sektörünün, 2010 yılını 22 milyar dolara yakın ihracatla geride bıraktığına dikkat çeken Emre Kızılgüneşler, "Küresel ekonomik kriz, Türk ekonomisini bilmeyiz ama Türk tekstil ve konfeksiyon sektörlerini teğet geçmiştir." dedi. Döviz kurunun gerçek değerini bulması halinde ihracatın 2011 yılında 26-28 milyar dolar aralığında olacağını kaydeden Kızılgüneşler, "Pazardaki hareketlilik ve müşterilerin talep artışı bize umut veriyor. Şu anda dünyada rüzgarlar Türkiye'den yana esiyor. Yakalanan rüzgarın sağladığı konjonktür çok iyi değerlendirilmelidir." uyarısında bulundu. Sektörün ikinci baharını yaşadığını vurgulayan Kızılgüneşler, dünya ticaretinin gerilediği bir dönemde Türk tekstil ve hazır giyim sektörünün yüzde 20 talep ve yüzde 12 ihracat artışı yaşadığını ifade etti: Çin başta olmak üzere Uzakdoğu ülkeleri, ucuz işgücünün sağladığı ihracat avantajında son noktaya geldi. Bu ülkelerinin iç pazarı ciddi tüketici oldu, artık Avrupa'ya ucuz mal verecek konumda değiller."

Ünlütürk ise Merkez Bankası'nın aldığı son kararların olumlu etkisine dikkat çekti. Bu kararlarla, "Fiyat istikrarının yanısıra finansal istikrarı da sağlarız." mesajı verdiğini vurgulayan Sabri Ünlütürk, sıcak paranın kontrol edilmesi durumunda 2011 ve sonraki yılların altın yıl olacağını belirtti. Alım taleplerinin sektördeki bütün dinamikleri harekete geçirdiğine dikkat çeken Ünlütürk, kriz döneminde kapanan fason atölyelerin yeniden açılmaya başladığını sözlerine ekledi.

HaberTürk