TOBB BAŞKANI HİSARCIKLIOĞLU'NDAN SERT UYARI: ANADOLU S.O.S VERİYOR 

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin yüzde 7'lik büyümenin altında büyümeyi kabul edemeyeceğini ve yüzde 7 altındaki büyümenin başarısızlık olduğunu söyledi. Bu oranda bir büyüme için siyasi ve ekonomik istikrara ihtiyaç olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, "2007-2008'de maalesef bütün Anadolu SOS veriyor" dedi.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, dün Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'ni (MÜSİAD) ziyaret etti. MÜSİAD üyelerine bir sunum yapan TOBB Başkanı, siyasetin ön plana çıktığı ve ekonominin ikinci, üçüncü plana atıldığı dönemlerde büyümede sorunlar yaşandığını vurguladı. Hisarcıklıoğlu, "2007 yılında maalesef bize selam veren yoktu" dedi.
Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin ortalama yüzde 7 büyümeyi muhafaza etmesi durumunda kişi başına düşen milli gelirde 2019 yılında AB ortalamasının yarısını yakalayacağını, 2033'te de eşit seviyeye ulaşacağını ancak yüzde 4,5'lik ortalamayla devam edilirse, 2050 yılında AB ortalamasının ancak yarısına ulaşılacağını aktardı.

İnşaat batma noktasında
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Türkiye yüzde 7'lik büyümenin altında büyümeyi kabul edemez ve yüzde 7 altındaki büyüme de başarısızlıktır. Bunun için de siyasi ve ekonomik istikrara ihtiyaç var. 2007-2008'de maalesef bütün Anadolu S.O.S veriyor, alarm veriyor" dedi.
Bu yılın ilk çeyreğinde beyaz eşya satışlarında yüzde 30'luk azalma gerçekleştiğini, inşaat alanında yapı ruhsatı alınan yüz ölçümünün 2007 yılında sadece yüzde 1 arttığını dile getiren Hisarcıklıoğlu, inşaat sektöründe demire ve çimentoya gelen artışlarla alarm zillerinin çaldığını, sektörün batma noktasına geldiğini ve iç piyasadaki durumun hızla ele alınması gerektiğini kaydetti.
Hisarcıklıoğlu, makine ve teçhizat yatırımlarında da 2007 yılında sadece yüzde 1'lik artış yaşandığına dikkat çekerek, "Biz yatırım yapacağız ki Türkiye'de işsizlik meselesi ortadan kalkacak. Stokta 2,5 milyon işsiz var. İlave her yılda 1 milyon kişi giriyor. Ama yüzde 1 makine, teçhizatyatırımı artışı ile iş bulabilmemiz mümkün değil" dedi. Bu yılın ilk çeyreğinde protesto edilen senet tutarının da yüzde 17 artış gösterdiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, "Bu rakamlar da bize gösteriyor ki, iç piyasa, Anadolu alarm veriyor" dedi.

Tekstilde yanlış yapmadık
Rifat Hisarcıklıoğlu, tekstil sektörüyle ilgili kamu bürokrasisinde ve siyasetçilerde yanlış bir algılama bulunduğunu belirterek, Türkiye'nin dünya pazarında en çok söz sahibi olduğu 2 sektörün tekstil ve hazır giyim olduğunu, bu alanlarda dünya pazarının yüzde 5'ine hakim olunduğunu dile getirdi. Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: "Türkiye için düşünüyorsanız kapasite fazlası var. Ama eğer dünya için düşünüyorsanız kapasitede noksanlık var. Şimdi bana diyorlar ki 'yanlış yatırım yapmışsın'. Bunu özel sektörü temsilen söylüyorum. Arkadaş ben kendim mi yaptım? 1995'te Gümrük Birliği'ne girerken geldiniz, bana teşviği verdiniz. 'Aman yatırım yap' dediniz. Herkes teşvik etti. 2003'te yine teşvik çıktı. Şimdi diyorlar ki 'Tekstilde yanlış yatırım yaptık'. Suç benim mi, beni teşvik edenin mi? Ben yanlış yatırım yapmadım. Sen beni teşvik ettin. Ben de ne yapmışım? Dünya pazarının yüzde 5'ine hakim olmuşum. Şimdi senin vizyonun bu sektörde dünyaya hakim olmaksa önümü aç, aç ki dünyada lider olayım."
Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin sanayi stratejisine ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, sanayicinin taşeron noktasına geldiğini, 100 dolarlık ihracat yapabilmek için 70 dolarlık ithalat yapmak mecburiyetinde kalındığını kaydetti. Hisarcıklıoğlu, ithal edilen kısmın içeride üretilmesi durumunda cari açığın azalacağını söyledi.

45 milyar dolar lazım
Önümüzdeki dönemde cari açık ve bütçe açığına dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, "2008'de (cari açık) yaklaşık 45 milyar dolara gelecek. Bütün krizlerin çıktığı yerde bu olmuş. Cari açık finanse edilemediği gün, kriz olmuş. Bu yıl krize girmemek için 45 milyar dolar bulmamız lazım. Çok şükür bu bulunuyor şimdi. Ama yarın uluslararası konjonktür ve içerideki konjonktür karşılıklı olarak bunu tetikleyebilir. O zaman Türkiye krize girer..." görüşünü aktardı. Enflasyon ve büyüme arasındaki ilişkiye de işaret eden Hisarcıklıoğlu, enflasyon kontrollü bir şekilde biraz artırıldığında büyümenin artacağı şeklinde yanlış bir anlayış bulunduğunu, aksine enflasyon düştükçe büyümenin arttığını kaydetti. Hisarcıklıoğlu, "Devlet ne kadar az harcarsa o kadar az enflasyon ve o kadar hızlı büyüme oluyor. Devlet harcadıkça bizden alınan vergi artıyor. Ne olur devletimize harcattırmayalım" dedi. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Bürokratlardan, siyasetçiden para pul istemiyoruz. Önümüzdeki engelleri kaldırın bize suni gündemler getirmeyin, ilgi odağımızı dağıtmayın, cambaza baktırmayın. Cambaza baktıkça, cepteki paralar gidiyor. Türkiye'nin tek gündemi olması lazım. Bu da ekonomi."

'İki fırtınaya tutulduk'
MÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan ise, Türkiye'de son 5 yılda yaşanan olumlu ekonomik atmosferin içeriden ve dışarıdan kaynaklanan çeşitli nedenlerle bozulduğunu ifade ederek, "Piyasa şartlarında oluşan bu durum, belirsizlik ve tereddütlere sebep olmaktadır. Buna bağlı olarak taleplerde azalma görülüyor ve gerçekleşen satışlar da karsız yapılıyor" dedi.
Ülke içerisinde siyasal sorunlar yaşanmıyor olsa, hükümetin sadece dünyadaki olumsuz ekonomik gelişmelerden kaynaklanan sorunlarla uğraşacağını ifade eden Vardan, "Ancak bugün öyle bir manzara ile karşı karşıya bulunmaktayız ki, birkaç ay içinde görevde olup olmayacağı tartışılan bir hükümetten, bu küresel sorunlar karşısında rasyonel bir çalışma yapmasını bekliyoruz. Maalesef bugün, iki türlü fırtınaya tutulmuş vaziyetteyiz" diye konuştu. Vardan, bu noktada hükümetten halkı ve işletmeleri rahatlatacak yeni bir kalkınma programına geçmesini ve alternatif araçlarla piyasaya ivme kazandırmasını beklediklerini belirtti.

Sanayici ne diyor

Yeni yatırıma hasretiz / Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci
Yüzde 7.5'in altındaki bir büyümenin Türkiye içi kabul edilebilir bir büyüme olmadığını düşünüyorum, bunun altındaki büyüme rakamı Türkiye'nin geri kalması anlamına gelecektir. Büyüme her şeyden önce üretimi ve istihdamı da beraber getirir. Denizli ve çevresinde 5 seneden beri yeni yatırıma hasret kaldık. Bölgemizde yatırımların olmaması ve üretimin artmaması daha önceki yıllara göre endişe vericidir. Bu durumu önemli bir krizin, kaosun habercisi olarak görüyorum.

İki yıldır kan kaybı var / Adana Sanayi Odası Başkanı Ümit Özgümüş
Adana sanayisinin birçok ile göre avantajları bulunuyor. Tüm bu avantajlara rağmen Adana sanayicisi son 2 yıldır çok ciddi kan kaybı yaşıyor. Bugün çok ciddi sıkıntılar var. Görüştüğümüz tüm firmalar ya küçülüyor, ya fabrikalarını kapatıyor ya da işçilerini çıkarmak zorunda kalıyorlar. İki yıldır krizin habercisi olan ön göstergeler ortaya çıkmaya başlamıştı. Bugün son noktadayız.

Piyasalar daralmış durumda / Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu Anadolu'daki sanayicilerden aldığı veriler ışığında değerlendirmelerde bulundu. Bunu tekrar yorumlamaya gerek yoktur. Şu an maliyet enflasyonu içerisindeyiz. Piyasa daralmış durumda.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, ekonomide kötü bir tablo yaşandığını belirterek, Anadolu'nun alarm verdiğini kaydetti. Siyasi sorunların ekonominin önüne... 

Referans