Sebahattin Önkibar/Yeniçağ
Tuncay Özkan'ın parti kurarım
restinin perde arkası...
Önceki gün.
Yer Zonguldak.
“Cumhuriyetimiz için ne yapılmalı” konulu bir konferansta konuşan gazeteci Tuncay Özkan, aynen şu sözü ediyor:
- “CHP kurultayda kendini yenilemez ve gençleştirme olmazsa, kurultaydan sonra parti kurarım.”
Bu ifadenin bir kaç anlamı var.
Birincisi bu bir mesaj.
Hem Deniz Baykal'a, hem de CHP ve sol kamuoyuna veriliyor.
Baykal'a söylenen şudur:
- “Beni ve bazı arkadaşlarımı kurultayda listene almaz, parti yönetimine sokmaz ve üst düzey bir görev vermezsen, kuracağım yeni parti ile CHP'yi bölerim.”
Baykal karşıtı olan CHP kütlesine verilen mesaj da şudur:
- “Hazır olun, kurultaydan sonra parti kuruyorum.”
Bazıları Tuncay Özkan'ın bu tutumuna tehdit, bazıları şantaj, bazıları da uyarı diyebilir.
Peki adı her ne ise, Özkan böyle bir yol ya da metotla sonuç alabilir mi?
Zor, çok zor.
Baykal'ın bu üslupla yapılan bir talebe boyun eğmesine zerre kadar ihtimal verilmiyor.
Nitekim Tuncay Özkan da bunu hissetmiş olacak ki yeni parti için sanki zemin inşa ediyor.
Duyumlarıma göre Deniz Bey, Tuncay Özkan'a sakıncalı muamelesini yapmayacak.
Tersine muhtemelen ona listeye girme teklifini de götürecek.
Ama Tuncay'ın istediği gibi ekipleşmeye izin verilmeyecek.
Dahası, Özkan'ın Genel Sekreter olma rüyası da asla gerçekleşmeyecek.
Dün dinlediğime göre Tuncay Özkan, CHP'ye omuz vermek için değil, partiyi ele geçirmek için gelmek istiyormuş. Bunun anlamı da parti içinde yeni bir kavga ve ayrışma demekmiş. Oysa bulunulan AKP dehşeti ikliminde CHP enerjisini parti içine değil, dışarıya vermeliymiş. Dolayısı ile buradan hareketle de Baykal'ın, Tuncay Özkan'ın bilinen hedef ya da projesine olur ya da onay vermesi asla ve kat'a mümkün değilmiş.
Peki Tuncay Özkan, kendine konacak sınırlar dahilinde ekip olarak değil de tek başına ve sadece parti meclisi üyesi olmak kaydıyla CHP'ye katılır mı?
Kafasına merkez solun liderliğini koyan Özkan'ın bunu kabullenmesine ihtimal verilmiyor.
Ancak Tuncay Özkan zorlukların da farkında.
Kuracağı yeni partinin, dernek ya da platformdan öte bir kimliğe bürünemeyeceğini o da görüyor ya da çevresinde az sayıda olan akil adamlardan bunu dinliyor.
Bu itibarla da Özkan habire ses bombaları patlatıp, aklınca Baykal'a korku verip sonuç almak istiyor ama onca arbede geçirmiş deneyimli Baykal ise haliyle böyle şeyleri takmıyor.
Sonuç: Tuncay özde samimi olmasına rağmen, yöntemde müthiş bir yanlış yapıyor ve siyaseten daha doğmadan adeta ilmiği kendi boğazına geçiriyor.
Oysa Özkan böbürlenmeyip Deniz Bey'e güven telkin edebilseydi, geleceği bağlamında önünü açabilirdi.
Maalesef bizim mesleğin en büyük handikapı, insana sınırsız bir özgüven vermesidir. Biz gazeteciler, çoğu zaman sütunlarımıza ve ekranlarımıza olan ilgiyi kendimize zannederiz. Oysa gerçek bu değildir.
Haksızlık yapmak istemem ama Tuncay'ın kuracağını söylediği parti, CHP'yi mini de olsa böleceğinden, sonuçta AKP'ye hizmet etmiş olacaktır.
Aman Tuncay dikkat!
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...