Türkiye Yeni Füze Sistemi Alacak 

*** Eğer bunca uçuşta askeri manada “bomba” kullanıyorlarsa, bombalandığı söylenen bölgede, bırakın canlı varlığı, artık ot bile bitmemeli değil miydi? Allah aşkına, kim kimi kandırıyor. 30 yıllık mücadelede, T.C. silahlı kuvvetleri bir şeylere mi alet ediliyor diye düşünmeden edemiyor insan. Dağlıca Baskınını düğünde eğlendiği için önleyemeyen Dağlıca Komutanı Yarbay Onur Dirik’i baskından 2 hafta sonra madalya ile taltif eden o zamanın 2. Ordu Komutanı, şimdinin Genelkurmay ikinci başkanı Orgeneral Sayın Hasan Iğsız nasıl açıklar, doğrusu merak ediyorum. İlk defa gün ortasında gerçekleştirilen Aktütün baskını ile ilgili sorulacak yüzlerce sorunun cevabı, dün yapılan açıklamada gizli. Verilen brifingde, “istihbarat zafiyeti yok” dendiğine göre geriye tek bir şey kalıyor adı konmayan oda “Komuta Zafiyeti”. Bunun dışında bir şey düşünmeye insanın gönlü elvermiyor, midesi kaldırmıyor.

** Ülkenin sivil yönetimi yanında Genelkurmay Başkanlığı, Hava ve Kara Kuvvetleri Komutanlıkları acımasızca eleştiriliyordu. Bu bağlamda, yapılan yolsuzluklara örnek olarak general, Kara Kuvvetleri’nin yaptığı 122 bin adet tanksavar roketle ilgili eleştiri en çarpıcı olanı. Kara Kuvvetlerini miadı dolmuş 122 bin tanksavar mermi almakla suçladıktan sonra çok ilginç bir tespitte bulunuyor: “Dünyada 122 bin tank yok ya. Bütün ülkelerin tanklarını topladığın zaman 122 bin sayısına ulaşamıyorsun.” Konuşmanın finalinde, Tümgenerale ait olduğu iddia edilen ses şöyle diyor: “Ben her zaman söylüyorum, Türkiye’de 4 kişiyi asacaksan bunlar; Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanıdır diyorum ya…” Şimdi bunuda hatırlayıp, yorumun başına döneyim. Bu jetler, nereyi bombalıyorlar, bomba olarak ne kullanıyorlar?

* Yeter artık, mızrak çuvala sığmıyor. Her seferinde jetlerimiz şurayı vurdu, burayı vurdu açıklamaları kimseyi inandırmıyor. Bu jetler, bunca sorti ile bomba değil, çakıl taşı atsaydı, terörist diye bir varlık kalmazdı o kamplarda dğil mi? 2 temmuzda Turktime siteside dahil basına düşen bir haber vardı, ”Türkiyede 4 Kişiyi Asacaksın!” başlığı ile. Ergenekon Operasyonu kapsamında emekli iki orgeneralin gözaltına alınmasının yankıları sürerken, internete bir ses kaydı düşmüş, Youtube paylaşım sitesinde yayınlanmıştı. O kayıtta, Hava Kuvvetleri’ne ait iki subay, Tümgeneral Erol Özgil, Albay Gürsel Tokmakoğlu konuşuyorlardı. Ses Kaydının Tümgeneral Erol Özgil'in Hava Kuvvetleri İstihbarat Başkanı olduğu dönemde çekildiği de belirtiliyordu. O ses kaydının bu konuya yansıyan cephesinde şunlar vardı.

Hanımefendi,Son üç yorumunuzada katılıyorum.Önemli olan Birlik ve bütünlüğümüze karşı gelişen hadiselere karşısında duyarlı olmak...

Yorumları okuyorum.Bazı yorumcular cidden umutsuz vaka.Neyin tezgahlandığından habersizler.Hala kısır bir siyasi yarış içindeler.Ayıp beyler ayıp.Sözüm hala birilerinin borazanlığını yapanlara.Olmayanlar üzerine alınmaz zaten.Eleştirmekle,yargılamak farklı davranışlar.TSK ya güvenin dibine kibrit suyu döktüğümüzde kimin başı göğe erecek merak ediyorum.Bunu bu sistemle başı hiç hoş olmamış bir insan olarak yazıyorum.Elimizdeki sistem şimdilik bu.Sorgulamak başka şey,hainlik başka.

Hasan Tahsin Bey, Google’da “Ermeniler ve Kürtler” yazdım, binlerce neşriyat ve makale çıktı. Çoğu da Ermenileri Kürtlerin katlettiği şeklindeydi.. Dersim isyanında, o zaman Anadolu’da olan Ermeniler de kendilerine yarayacağı için isyancı Kürtlere katılmıştır, bazı bölgelerde önderlik dahi etmiştir, bu doğru. Ama bu gün Anadolu’da böyle bir ermeni kitlesi kalmadı ki. Belki örgütte tek tük PKK’lı Ermeni vardır, Suriyeli, Iraklı, İranlı ve hatta Amerikalı olabileceği gibi..Ayrıca bu güne kadar binlerce PKK lı terörist ele geçirildi, bunların içinde bir tane bile Ermeni olan veya Ermenice konuşan duyulmadı. Hepsi de Kürt kökenli ve çok iyi Kürtçe konuşuyorlardı (TV de pek çoğunun itiraflarını da izleyip dinlemiştik). PKK örgütü’nün üyelerinin çoğu Ermeni ise, (pek çok Kürt kökenli vatandaşımız dahi Kürtçe bilmezken) nasıl oluyor da ele geçen PKK’lıların hepsi de çok iyi Kürtçe konuşup hiç Ermenice bilmiyorlar? Güneydoğu da harekâta katılmış pek çok Subay ve Astsubay dostum, yakınım var. Onlardan da böyle bir değerlendirme hiç duymadım..Dolayısı ile PKK’nın bir ermeni örgütü olduğu savı, halen bir komplo teorisi olmaktan öteye gidemiyor.

Bizim birbirimizi yemeyi bırakıp başımızı düzeltmemiz lazım.Ancak bugün suyun başını tutanlarda bu isteği,yeterliliği kısaca vatan sevgisini göremiyorum kusura bakmasınlar.Koltuklarını ve koltuklarının getirdiği imkanları Vatanlarından daha çok sevenlerle olmaz bu iş.Umutsuzda değilim.Biz küllerimizden doğduk ve tekrar doğarız.Dibi bulmadan çıkalım isterim ancak dibi de bulsak çıkacağımızı bilirim.Hamaset değil yapmaya çalıştığım.Biraz "iman" tazelemek.

Sn.Tahsin,Anadolu biliyorsunuz uygarlıklara beşiklik etmiş topraklar.Çok zengin bir tarihi mirasa sahibiz.Çeşitli etnik kimliğe de."Türkiye"de Türklere bırakılmayacak kadar önemli bir ülke".Bizim huzur bulmamız cidden çok zor.O huzuru bulmayalım diye sürekli senaryo yazıyor ve ellerini asla topraklarımızdan çekmiyorlar.Osmanlının son dönemindeki isimleri ve tarihleri değiştirdiğimde sanki bugünleri okuyorum.Tarih tekerrürden ibaretmiş diyorum.

Bu tür provakosyonları uygulamaya koymakta son derece mahir olan Ermenilerin oyunlarını Atatürk kurtuluş savaşında bertaraf etmesini bildi. Benzer oyunu Ermeniler,1937 de Dersimde uygulamaya koydular.Yine Atatürk ve İnönünün ince politikaları ile o tezgahta bertaraf edildi.Nedenini anlamadığı olay.Bu adamların Ermeni kökenli olduklarını resmi makamların açıklamayışıdır.Eski Tarih Kurumu Başkanının Görevden alınma sebebinin altında yatan neden ise bu meyanda yaptığı bilimsel araştırmalar.İlginç??

Sn Gülay hanım, tedirginliğiniz konusunda haklısınız.Etnik kökene dayalı siyaset ve politika çok tehlikeli ve de yersiz. Benimde dikkat çekmek istediğim husus şudur.ne yazık ki Ülkemizde Yüz yılı aşkın süredir Ermenilerin ve özellikle Kürt kılığına bürünmüş gizli ermenilerin körüklediği bir Türk-Kürt savaşı senaryosu var.ne yazıkki bu durum aşama aşama günümüze kadar taşındı.Kurtuluş savaşı sırasında da,birinci dünya savaşı sırasında da benzer organizasyonlar ermeniler tarafından yapıldı.