Cevdet Yılmaz'dan enflasyon açıklaması 

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2024 yılı sonu enflasyon oranının Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) tahmin aralığıyla uyumlu gerçekleşmesini beklediklerini ifade etti.

Meclis Genel Kurulu’nda 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi görüşmelerinde konuşan Yılmaz, enflasyon beklentileri ve ekonomik göstergelere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

"2025 ENFLASYONU BELİRLENEN HEDEFLERLE UYUMLU OLACAK"
Yılmaz, 2025 yılında enflasyonun Orta Vadeli Program (OVP) ve TCMB’nin enflasyon raporunda ilan edilen seviyelerle uyumlu gerçekleşmesini öngördüklerini belirtti. 2024 yılının son çeyreğinde, özellikle Aralık ayı fiyat gelişmelerinin bu uyumu destekleyeceğini ifade etti.

EKONOMİK GÖSTERGELER OVP İLE PARALEL İLERLİYOR
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, ekonomik göstergelerde belirlenen hedeflere yönelik ilerlemelerin sürdüğünü ve hükümetin enflasyonla mücadele kapsamında kararlı adımlar attığını vurguladı. Yılmaz, “Önümüzdeki dönemde enflasyonu kontrol altına alarak, ekonomik dengeleri daha sağlıklı bir yapıya kavuşturmayı amaçlıyoruz” dedi.

Yılmaz şu açıklamaları yaptı:

“Önümüzdeki dönemde bu eğilimin sürmesiyle birlikte, dezenflasyon sürecini başarıyla tamamlayarak, yeniden tek haneli enflasyon seviyelerini görmeyi ve böylece kalıcı fiyat istikrarı dönemine geçmeyi hedefliyoruz.

Küresel ekonomideki zorlu koşullara rağmen, ülkemiz 2023 yılında 255,6 milyar dolarlık rekor düzeyde ihracat ile dünya ihracatından aldığı payı yüzde 1,07 seviyesine çıkarmıştır. Bu dönemde dünya genelinde artan belirsizliklere, uygulanan daraltıcı ve dezenflasyonist politikalara ve bölgemizde artan jeopolitik gerginliklere rağmen ihracatımız güçlü bir performans sergilemektedir.

Eylül ayında toplam istihdam 33 milyonu aşmıştır. Dezenflasyon sürecinin ekonomiyi yavaşlatıcı etkisine rağmen 2024 yılının ilk üç çeyreğinde istihdamdaki ve iş gücüne katılımdaki artış devam etmiştir.

Temel politika belgelerimizde yer verdiğimiz üzere, istihdamın ve işgücüne katılımın artırılmasına yönelik adımlarla önümüzdeki üç yılda istihdamın yıllık ortalama 758 bin kişi artmasını ve işgücüne katılım oranının yüzde 56’ya ulaşmasını hedefliyoruz.

29 Kasım tarihli verilere göre KKM’nin toplam mevduat içindeki payı geçen yıl en yüksek seviyesi olan yüzde 26,2 oranından yüzde 6,6’ya gerilerken Türk Lirası mevduatın payı yüzde 57,3’e yükselmiştir. Mevduat dolarizasyonu ise yüzde 36,1’e gerileyerek 2015’ten bu yana en düşük seviyesine inmiştir.

Türkiye’nin kredi temerrüt takası (CDS) primi gerileme yönündeki hareketini 2024 yılı içerisinde de sürdürerek Şubat 2020 seviyelerine kadar inmiştir."