ABD yönetimi, Çinli e-ticaret platformlarından yapılan ithalatı hedef aldı 

Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, özellikle Çin tarafından kurulan e-ticaret platformları tarafından, "de minimis" olarak bilinen küçük miktarlara uygulanan muafiyetin önemli ölçüde artan kötüye kullanımını nedeniyle yeni adımlar atıldığı bildirildi.

Son 10 yılda, muafiyet talep edilen sevkiyat sayısının yılda yaklaşık 140 milyondan 1 milyarın üzerine çıktığına dikkat çekilen açıklamada, bu artışın ABD'nin ticaret yasalarını, sağlık ve güvenlik gerekliliklerini, fikri mülkiyet haklarını, tüketici koruma kurallarını uygulamayı ve ülkeye gelen yasa dışı veya güvenli olmayan gönderileri engellemeyi zorlaştırdığı kaydedildi.

Açıklamada, "ABD'ye giren ve de minimis muafiyeti talep eden gönderilerin çoğu, Çin'de kurulmuş birkaç e-ticaret platformundan kaynaklanıyor." ifadesine yer verildi.

Bunun da ülkedeki tüketicileri riske attığı, işçileri ve işletmeleri zayıflattığı ve tekstil ile giyim gibi düşük değerli ürünlerin büyük hacimlerde ABD pazarına gümrüksüz ithal edilmesiyle sonuçlandığı belirtilen açıklamada, 800 dolardan az olan paketlerin muafiyet kapsamında ABD'ye diğer ithalatlardan daha az incelemeyle girdiği ve vergi ile harçlara tabi olmadığı anımsatıldı.

Açıklamada, de minimis muafiyetinin kötüye kullanılmasını durdurmak için yürütme yetkisinin kullanıldığı kaydedilerek, ABD Kongresine söz konusu muafiyeti yeniden düzenlenmesi için çağrıda bulunuldu.

De minimis ithalat hacimlerini azaltmak ve bu sevkiyatlarda hesap verilebilirliği artırmak amacıyla yeni kuralların yayımlanacağı kaydedilen açıklamada, böylelikle bazı ürünlere gümrüksüz satış muafiyeti uygulanmayacağı aktarıldı.

Açıklamada ayrıca Kongre'ye tekstil ve giyim ürünleri de dahil ithalata duyarlı ürünlerin minimis muafiyetinden hariç tutulması için harekete geçme çağrısı yapıldı.

Türkiye de harekete geçmişti

Türkiye'de de geçen ay, yurt dışından posta veya hızlı kargo taşımacılığı yoluyla Türkiye'de gerçek bir kişiye gelen ticari olmayan eşyalar için uygulanan 150 avro kıymet bedeli 30 avro olarak güncellenmişti.

Ticaret Bakanlığından konuya ilişkin yapılan açıklamada, ilgili bakanlıklar, esnaf, ticaret ve sanayi odaları ile tüketici kuruluşlarıyla yapılan yoğun istişareler sonucunda bu kararın alındığına işaret edilerek, "Son aylarda yurt dışından posta veya hızlı kargo yoluyla ülkemize gelen, gerçekte ticari faaliyet amaçlı eşyalarda gerek kalite düşüklüğü nedeniyle tüketicilerden, gerekse de bu ithalatın çok hızlı artması nedeniyle imalatçı, satıcı, esnaf, tacir ve KOBİ'ler, esnaf, ticaret ve sanayi odalarından satış, üretim ve istihdam kaybı şeklinde yoğun şikayetler gelmesi üzerine bu konuda aksiyon alınması gereği doğmuştur." ifadeleri kullanılmıştı.

Ticaret Bakanı Ömer Bolat da söz konusu düzenlemenin üreticilerin, esnaf, KOBİ, tacir, mağaza sahibi gibi paydaşların yoğun bir şekilde pazar ve istihdam kaybı yaşaması ile döviz kaybı gibi olumsuz etkilerin azaltılması amacıyla yapıldığını bildirmişti.