Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Kamboçya Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Uluslararası İşbirliği Bakanı Sok Chenda Sophea ile Ankara'da ortak basın toplantısı düzenledi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
İnsanlık dışı faaliyetleri sürekli sürdürmekte, yürüttüğü bu soykırımın elbette cezasız kalmayacağı hem insanlık vicdanında hem uluslararası hukuk tarafından da gerekli muameleyi göreceğine yürekten inanıyoruz.
"ABD'NİN DESTEĞİ OLMASA SOYKIRIM OLMAZDI"
Bu konudaki çalışmalarımıza da devam edeceğiz. Bazı başta Amerika olmak üzere Batılı ülkelerin kayıtsız, şartsız İsrail'e olan bu desteği olmasa İsrail'in bölgede yaptığı soykırımın ne başlaması ne de devam etmesi mümkün değildi.
"VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
İsrail'in güvenli savunması adına başka bir milletin soykırımını sürdürmek kabul edilebilir bir bahane değildir. Bu elbette ki sebepleriyle birlikte uluslararası topluma bir maliyet üretecektir. Biz Gazze'de işlenen katliamların durdurulması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
ŞEHİT EDİLEN MISIRLI ASKERLER
"Başından beri bu savaşın durdurulmaması halinde büyük bir yayılma riski taşıdığını hep ifade etmiştik. Biliyorsunuz Kızıldeniz'deki olaylar daha sonra bölgede gelişen diğer gelişmeler yayılma riskini hep gündemde tuttu. Dün itibarıyla da Refah Sınır Kapısı'nda bir Mısırlı askerin İsrailliler tarafından şehit edilmesi yayılma tehlikesinin ne kadar cari bir tehlike olduğunu bir kez daha göstermekte. Ben bu vesileyle Mısır hükümetine ve devletine başsağlığı diliyorum. Şehit olan asker kardeşimize Allah'tan rahmet diliyorum, ailesine de başsağlığı dileklerimizi hem şahsım hem de devletim adına buradan iletiyorum."
Bakan Fidan, Filistin'i resmen devlet olarak tanıyan ülkelerle ilgili de şu değerlendirmeleri yaptı:
Filistin'in devlet olarak tanınması yönündeki çalışmalarımız da son sürat devam etmekte. Bu konuda sistemli bir çalışma sürdürmekteyiz. Uluslararası toplu bu konuda ağır ve geç hareket etmekte. Fakat şuan olmadığı şekliyle Filistin davasını destekleyen Filistinlilerin devletleşme yolundaki çabalarını haklı gören bir atmosfer oluşmuş durumda. Biz bu atmosferin daha yapısal bir duruma evrilmesi için çalışıyoruz. Son olarak 3 ülkenin resmen tanıdığını açıklaması ve 1 ülkenin de tanıma yolunda olduğunu söylemesi fevkalade önemli bir gelişme. Bu konudaki çalışmalarımıza devam edeceğiz.
"DEVLET OLARAK TANINMASI ÖNEMLİ"
"Evvelsi gün Brüksel'de yapılan toplantılarda şöyle bir husus gündeme getirildi. Artık 150'ye yakın ülke Filistin'i devlet olarak tanıyor. Bundan sonra ne yapılmalı?
Çünkü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) bu tanıma hala kabul edilmiş değil 1 ülkeden dolayı. Bu diğer ülkelerin Filistin'le devlet ilişkisi kurmasının önünde engel değil. Her tanıyan ülke Filistinle Türkiye'nin yaptığı gibi kurabilir.
Devam eden işgal var. İşgal şartlarının elverdiği ölçüde Filistin'in devlet olarak tanınması ve ona göre iş birliği yapılması fevkalade önemli. Çünkü giderek İsrail özellikle illegal yerleşimciler yoluyla Filistin devletinin elindeki toprakları alıyor ve Filistin'e yaşayacakları alan bırakmama yönündeki projesini devam ettiriyor.
Bu insanlık vicdanını derinden yaralayan planı uygulamanın artık sonuna gelindi. Ne insanlık vicdanı ne kamuoyu bunu taşımıyor.
Yıllardır gerek propaganda yoluyla gerek diğer anlatılar yoluyla insanlıkla oluşturdukları ilüzyonla mevzi kazandılar. Artık bu ilüzyon dağıldı, insanlık maalesef Gazze'de şehit olanların kanı üzerinden yeni bir Filistin gerçeğine 2024 yılında gözünü açtı.
Bu Filistin gerçekliği daha önce de ifade ettik sadece Filistin halkının özgürlüğünü ve egemenliğini ifade etmiyor aynı zamanda uluslararası sistemin on yıllardır oluşturduğu yalan imparatorluğunun da bir anlamda çökmesi için bir başlangıcı teşkil ediyor."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |